Acısıyla tatlısıyla bir bayramı daha geride bıraktık. 

Silivri’de her bayram olduğu gibi bu bayramda protokol ve siyasiler geleneği bozmadı. 

Değişen bir şey yoktu. 

Belediye Başkanı ve siyasi partiler önce protokol ile daha sonrada halkla bayramlaştı.
 

Protokol bayramlaşmasında tek değişiklik Kaymakam’dı. 

İlçemize yeni atanan Kaymakam Faruk Bekarlar, Silivrililer ile ilk bayram merasimini geçirmiş oldu. 

Onun dışında trafik kazaları, Meşhur Boğluca deresine düşen genç kızımız ve canını kurtarmak için kaçan kurbanlık dananın otobanda trafiği alt üst etmesi de bayramdan geriye kalanlar arasında hafızalarımıza kazındı. 

Belediye Başkanımız bu bayramda yurt dışına çıktı.

 Ama bu kez Sosyal Demokrat Belediyelerin düzenlemiş olduğu bir toplantıya katılmak içindi Başkan Işıklar’ın yurtdışı ziyareti. 

Bizim ilçemize ne faydası var bu toplantının bilemiyorum ama bizim başkan gezip, gördüğü yerlerden ilçemize birer proje uygulasa Silivri’miz daha bi Avrupai olur diye düşünüyorum. 

Yani ilçemize ziyarete gelen yerli ve yabancı turistlerde gezip-görecek ve fotoğraf çekilebilecek güzellikler bulur bizim güzide Silivri’mizde. 

Cezaevi, bir türlü ıslah çalışması tamamlanmayan Boğluca deresi, Trafik ve Otopark sorunu, plajı olamayan denizi ile anılmasın artık Silivri. 

Üniversite yerleri ayrıldı ama bir türlü üniversitenin kendisi gelemedi. 

İnşallah bu dönem bir üniversite’ye de kavuşur Silivri. 

İlçemizin gelişmesi ve güzelleşmesi için atılan her adıma siyasi çelmeler atılmasın artık. 

Çok mu şey istiyoruz bilemiyorum ama bunlar istenilse yapılabilecek şeyler.  

Tabi biz ilçemiz için bu güzellikleri isterken, Ülkemizin dört bir yanını Kobane ateşinin sarmış olması da yüreklerimizi yakıyor.

 

İŞİD’in  Kobene’ye girmesiyle ülkemizde başlayan olaylar ve vatan hainlerinin düzenlemiş olduğu milletin ve devletin malına zarar veren eylemler, ister istemez hepimizi olumsuz yönde etkiliyor.

Hal böyle olunca da yazılan gündelik haberler benim nazarımda anlamını yitiriyor. 

Cennet vatanımızın dört bir yanında başlayan eylemlere karşı elimiz kolumuz bağlı bekliyoruz. 

Yine İŞİD canisinin Kobane’ye başlattığı saldırıya karşı elimiz kolumuz bağlı bekliyoruz. 

O Tezkere neden geçti çok merak ediyorum doğrusu. 

Türkiye olarak neden pasif kalıyoruz Kobane’de yaşanan vahşete karşı?

Türkiye neden İŞİD cellâdına karşı sessiz ve pasif? 

Masum çocukların ve kadınların suçu ne? 

Bugün Kobane’ye giren İŞİD, yarın Türkiye’ye girme cesaretini gösterecektir. 

Biz güçlü bir ülkeyiz. 

Ve İŞİD’e de İŞİD gibi terörist olanlara da haddini bildirmek için daha ne bekliyoruz? 

Dediğim gibi ben masum çocuk ve kadınların katledilmemesinden yanayım. 

Teröristler bir birini gebertiyormuş umurumda bile değil doğrusu. 

Yeter ki çocuklar, kadınlar ve masum insanlar ölmesin. 

Bu arada Savaş ve şiddet yanlısı değilim ancak hak edene haddinin bildirilmesinden yanayım. 

TÜRKİYE CUMHURİYETİ SAHİPSİZ DEĞİLDİR!... 

BUNU TARİHTE TOPRAKLARIMIZA GÖZ DİKEN DÜŞMANLARIMIZ İYİ BİLİR! 

Kalın sağlıcakla…