Fatma Sarıbıyık Yıldırım

Fatma Sarıbıyık Yıldırım

Bir rüzgâr gülü hikâyesi

Bir rüzgâr gülü hikâyesi


Silivri’de bir rüzgar gülü hikayesi başladı. Köylünün tapulu arazisine özel firmalar tarafından rüzgar gülleri konulmak isteniyor. Köylü bu duruma tepkili.  Peki bu özel firmalara köylünün tapulu malına rüzgar gülü koyma iznini kim veriyor? Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı. Kendi enerjimizi üretmenin dışında başka hangi nedenlerden dolayı Bakanlık bu özel firmalara izin veriyor? Orası meçhul! Dün Fener köyünde rüzgar gülleriyle ilgili toplantı düzenlendi.  Ben her ne kadar o toplantıya katılmamış olsam da aynı dert benim doğup büyüdüğüm Çanta köyümde de var ve konuya gayet vakıfım.  Fener Köyde düzenlenen toplantıya Enerji Piyasa Düzenleme Kurulu Daire Başkanı Osman Birgin beyefendi bilgi vermek için katılmış. Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar ve Fenerköy Muhtarı Muharrem Eren, Köy Muhtarları ile arazilerine rüzgâr gülleri konulacak mağdur vatandaşlar da katılmış. 
Oldukça hararetli tartışmaların yaşandığı toplantıda konuşma yapan Enerji Piyasa Düzenleme Kurulu Daire Başkanı Osman Birgin; “  Biz buraya genel sorunlar nelerdir? Sizin tepki gösterdiğiniz konuları öğrenmeye ve sorularınızı yanıtlamaya geldik. Sizleri ikna etme gibi bir zorunluluğumuz yok. Biz kanuna uymak zorundayız. İşinize gelmiyorsa, mahkemeye başvurun” demiş. Sayın Birgin’e Silivri Belediye Başkanımız Özcan Işıklar ve Fener Köyü Muhtarı Muharrem Eren gerekli cevabı vermiş ve köylünün yanında olduklarını açık açık ifade etmişler. Işıklar ve Eren’in konuşmasını haberde detaylıca okuyabilirsiniz. Ancak benimde Sayın Birgin beyefendiye buradan soracaklarım var. Köylüye sormadan, izin almadan köylünün tapulu malı olan tarlasının ortasına nasıl koyacaksınız o rüzgâr güllerini? Sizi ikna etme gibi bir zorunluluğumuz yok derken siz köylü vatandaşı yok mu sayıyorsunuz? Biz kanunu uygulamak zorundayız demişsiniz. Hangi kanundan bahsediyorsunuz siz kuzum?  Siz köylü vatandaşın tepkisine rağmen hangi kanunu uygulayacaksınız? İşinize gelmiyorsa mahkemeye gidin demekte neyin nesi? 
Bu arada köylü vatandaşlarımızın talepleri ve tepkileri gayet net ve açık. Ya vatandaşların rızasını alacaksınız yada bu işten vaz geçeceksiniz. Aksi halde Silivri size bunun  hesabını sandıkta keser. Benden söylemesi… Ayrıca nedir bu AK Parti Hükümetinin köylüyle alıp veremediği anacım. Köyleri kapatıp mahalleye döndürdü. Vatandaşa sormadan istediği yeri kamulaştırıyor. Yine Silivri halkına sormadan planlama yapılıyor. Neymiş? Kanun böyleymiş. Kanunlara göre değil vatandaşın taleplerine göre hizmet edin. Bakın o zaman vatandaş karşı çıkıyor mu? Birilerini zengin etmek için köylüyü, kentliyi siz ezerseniz, bunun altında sizde ezilirsiniz. Demedi demeyin!  
Başkanlardan örnek davranış
Silivri ve Beldelerinde görev yapan eski Belediye Başkanları ikinci kez bir araya geldi. Eski Başkanların bir araya gelip yemek yemesi bazı kişiler tarafından farklı algılanabilir ve farklı yorumlanabilir. Ama bana göre farklı siyasi partilerde görev yapmış, zaman zaman karşı karşıya gelmiş olmalarına rağmen eski başkanların aynı masada oturabilmeleri örnek alınması gereken bir davranıştır. Her birinin Silivri’ye kattığı bir değer ve kendilerine has önemli hizmetleri var. Eski Başkanların eski günlerini yad etmelerinden tutunda bir birleriyle şakalaşmaları, espri yapmaları bana göre kendilerine olan özgüveni ortaya koyuyor. Kim bilir beklide seçim zamanında yine karşı karşıya gelecekler ve tatlı bir rekabet içinde olacaklardır.  Silivri Belediyesi eski Başkanı Hüseyin Turan’ın öncülük ettiği bu yemekli buluşmaların diğer ilçelerde örnek olmasını diliyorum. Her ne kadar Değirmenköy eski Belediye Başkanı Mümin Tuğlu ikinci buluşmaya katılmayarak fire vermiş olsa da eski Başkanların geleneksel hale getirdikleri bu yemekli buluşmaların devamını temenni ediyorum… 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fatma Sarıbıyık Yıldırım Arşivi