Getirtmeyin beni oraya!
Kulak çeken gazeteci denince hiç kuşkusuz akla gelen ilk isim Ahmet Vardar’dır.
2010 yılında vefat eden Vardar kendine has üslubuyla gazetecilikte başka bir çığır açmıştı.
Sabah Gazetesi’nde “Alo Sabah” köşesiyle gündem oluşturan Ahmet Vardar, kimi zaman sert, kimi zaman babacan uslubuyla okurlarına sesleniyordu.
Buradaki köşesinde halktan gelen şikâyetleri ve ihbarları duyuran Ahmet Vardar, “Getirme beni oraya… Çekerim kulaklarını…” diye diye kamu kurumlarının kendilerine çeki düzen vermesini sağlıyordu.
Bu köşede şu terimleri duymaya alışmıştık: “.. PS 26 plakalı Doğan’ın sürücüsü, tabakhaneye mi yetişiyorsun?...”, “Necdet Altunbudak, nemaları ne zaman ödeyeceksin?”, “Salih Akkılıç, sen ne biçim su arıtma cihazı satıyorsun be adam!”, “Bioenerji uzmanı Esin Terzi, bu yaptığın tokatçılıktır.”
***
Sonraları Sabah, Vatan ve Star gazetesinin Erdal Bilallar de benzer yazılar yazmaya başlasa da Ahmet Vardar kadar etkili olamadı.
Tabi bir de benim çok değerli gazeteci ağabeyim Yalçın Bayer yıllardır benzer yazılar yazar. ALO VATANDAŞ, VATANDAŞ SORUYOR ve şimdilerde de SÖZ MİLLETİN başlığı altında yıllardır Hürriyet’in en çok okunan yazarlarından olan Yalçın Bayer bölgemizi de en sık köşesinde işleyen yazar olarak tanınmakta.
***
Tam da bu usta kalemler kadar olmasa da müsaadenizle ben de bundan böyle sık sık sizler adına, vatandaş adına, yurttaş adına, hesap soran yazarınız olarak anılmak isterim.
Köşemde yer alan mail yoluyla, gazetelerimizin telefonunu arayarak, faks çekerek, hatta cep telefonumdan ulaşarak söyleyin bana derdinizi ben sizler adına araştırayım, yazayım, çizeyim hesap soralım hep beraber.
***
Gün gelir GETİRTMEYİN BENİ ORAYA!
Gün gelir ÇEKERİM KULAĞINIZI HAAA!
Gün gelir SEN NE UTANMAZ ARLANMAZ ADAMMIŞSIN BE!
De deriz.
Gün gelir AFERİN SANA
Gün gelir ELİ ÖPÜLESİ ADAM
Gün gelir İŞTE SENİN GİBİLER SAYESİNDE BU DÜNYA GÜZELLEŞECE.
Deriz.
İyi ve kötüyü.
Doğru ve yanlışı.
Güzel ve çirkini.
Hep beraber ayırt edelim.
Kulak çeken gazeteci!
Tek isteğimiz herkes görevini yapsın.
Kimse haksızlığa uğramasın.
Haksızlık yapan cezasını ödesin.
Hakkı yenen hakkına kavuşsun.
Haklının hakkını yiyen bizim pardon haksızlığa uğrattığı kişinin şeyini yesin!
Bunları yemeği göze alana elbet bir çift sözümüz olacaktır.
Biz sadece onu dile getireceğiz.
Sesiniz gözünüz kulağınız olacağız.
Başka da bir derdimiz tasamız yok.
Hadi bakalım GAZAMIZ MÜBAREK OLA!
Eğitim camiasının yüz karaları!
İşte ilk kulağı çekilecekleri buradan yazıyoruz.
Gazete İstanbul’un dünkü manşetinde yer alan haberi okursanız, bu haberde sorumlu olanlar için çok rahatlıkla eğitim camiasının yüz karası diyebilirsiniz.
Daha on yaşındaki çocukları bu tür olaylara itenleri, cinsel istismarlık gösterenleri değil eğitim camiasından uzaklaştırmak ömür boyu ağırlaştırılmış ceza ile cezalandırsak yeridir.
Bu olayın gazete olarak üzerine gideceğimizin bilinmesini istiyorum.
Olay açığa çıkana kadar kapatılmayacak ve sorumlular kimlerse ceza almaları için gerekli kurumları harekete geçireceğiz.
Okullarımızda bile bu tür istismarlar oluyorsa diğer kurumları düşünemiyorum bile…
twitter.com/MehmetMert1
