Fatma Sarıbıyık Yıldırım

Fatma Sarıbıyık Yıldırım

HAZİNE ARAZİLERİ KÖYLÜYE SATILSIN

HAZİNE ARAZİLERİ KÖYLÜYE SATILSIN

Başlıkta da dediğim gibi, hazine arazileri köylüye satılsın. 

Gerçi şu anda hazine arazilerinin satışında İstanbul bu uygulamanın dışında tutuluyor. 

Ama ille de satılacaksa öncelikli olarak köylüye hak tanınsın. 

Özelleştirme adı altında başkalarına satılmasın. 

Silivrili muhtarlarında istediği bu yönde. 

Ve sırf köylünün bu taleplerini iletmek için önce ki gün iktidar partisi ilçe başkanını ziyarete gittiler. 

Gerçi bu mevzu ilçe başkanını da aşar ama en azından Milletvekillerini devreye sokar. 

Nitekim de önümüzdeki Pazartesi günü Milletvekillerinin de katılacağı bir toplantı organize edilmiş. 

O toplantının sonucunda ne çıkar bilinmez ama ben köylünün malı köylüye kalmasından yanayım. 

Hükümet özelleştirme yoluna gider. 

Yerel belediyemiz köylünün malını, köylü dururken kendi canının istediğine kiralar. 

Köylü vatandaşta doğal olarak muhtarların tepesine biner. 

Muhtarlar ne yapsın. 

Yetkileri elinden alınmış sadece ikametgâh ve nüfus suretine mühür basmaktan başka ne kaldı ellerinde. 

Muhtarlar kime dert yansa nafile.

Genel ve Yerel İktidarın baskısına rağmen yinede köyündeki, mahallesinde ki vatandaşlar için bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. 

Aslında şu dönem muhtarlık yapılacak dönem değil ama seçilmişler bir kere. 

Muhtarları bu hale düşüren AK Parti hükümetine mi kafa tutalım, yoksa “dosyalarınız bende. Kapayın çenenizi” diyen CHP’li Belediye Başkanına mı?

Yada köylünün malına göz diken çakallara mı? 



CİĞERLERİMİZİN ORTASINA TAŞ OTURTTULAR! 

Silivri’nin bir sürü ormanlık alanı var. 

Silivri Merkezde tek bir yeşil alan kalmasa da köyleri tam bir doğa harikası. 

Ama oralara da sanırım birileri göz dikti. 

Özellikle de orman arazilerinin içine taş ocağı ruhsatı veren yetkiler, resmen ciğerimize taş oturttular. 

Güzelim ormanın tam ortası taş ocakları tarafından talan edilmiş durumda. 

Köylü bu durumdan şikâyetçi. 

Ama ne fayda. 

Bakanlıkta ki adamın ise umurunda bile değil köylünün ormanı. 

O bakıyor attığı imzaya karşı aldığı paraya. 

Taş ocağı sahibi yukarıdan kapı gibi iznim var diyor.

Yani ormanı istediğim gibi talan ederim kimsede sesini çıkartamaz demek istiyor. 

Kısacası birileri köylünün ormanından para kazanıyor, birileri de buna çanak tutuyor.
  
 Hal böyle olunca da köylüye ciğerine taş basmak kalıyor.

Kalın sağlıcakla… 
  

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fatma Sarıbıyık Yıldırım Arşivi