Bunlar her konuyu siyaset malzemesi yapıyor.Siyaset alanına çekilmemesi gereken konuları istismar etmeyi,onlardan kendi lehlerine sonuç çıkarmayı siyaset yapmak olarak görüyor.Başkaları buna yeltendiğinde onlara,”bu konuda siyaset yapılmaz” diyerek ambargo koyuyor.Yani kendileri için mübah gördüklerini diğerlerine yasaklıyorlar.

Tutarsızlıktır bu.Çıkarcılıktır.Şark kurnazlığıdır.Sözde dindar olan bu tayfa,dini de öyle hoyratça,öyle kabaca,pervasızca kullanıyorlar ki başkaları bunu yaptığında,o anda dinin kutsallığını anımsayarak fetvaya başlıyorlar.Çıkarları söz konusu olduğunda Her konuyu istismar etmede,çarpıtmada  sınır tanımıyorlar.Tarihi,sosyolojiyi çarpıtıyorlar.

Matematiği bile ters yüz ediyorlar.Milletin hatta dünyanın gözünün içine baka baka bunu yapıyorlar.

Son günlerde dillerine doladıkları istismar konusu Dersim.Dersim isyanı sırasında ölenlerin yakınlarından CHP özür dilesin diye tepiniyorlar.76 yıl önce Dersim’de ölenlerin acılarını bugün içlerinde hissettiklerinden dolayı yapmıyorlar bunu.Gündemi değiştirmek,CHP ile Kürt kardeşlerimizin özellikle Alevi yurttaşlarımızın arasını açmak için uğraşıyorlar.Yani siyasi rant için bu konuyu da kullanıyorlar.

1938’de Dersim’de derebeyleri,genç Cumhuriyete başkaldırdı.Uluslaşmaya isyan etti.İsyanın bastırılışında insanlar öldü.Haksız yere öldürülenlerin yakınlarından devlet özür dileyebilir.

Çünkü olayın muhatabı devlettir.Ama 76 yıl aradan sonra bu konuyu kaşıyanların amacı acıları dindirmek,devletle yöre halkını barıştırmak değil yarayı kaşımak,uluslaşmayı baltalamak,CHP ile bölge halkını düşman etmektir.Sünni olmayan insanlarımızı CHP’den koparmaktır.Oysa bugünkü CHP,Genel Başkanını ve Genel Başkan Yardımcısını bu bölge insanından seçerek barıştan,kardeşlikten,kaynaşmaktan  yana olduğunu göstermiş,yöre insanına kucak açmıştır.

Ey, CHP’yi 76 yıl önce yaşanmış müessif bir olaydan dolayı yöre halkından özür dilemeye çağıranlar.

Peki 12 yıldır siz ne yaptınız? Bu zaman zarfında bölge insanına acıdan başka ne verdiniz? Roboski’de öldürülen 34 yurttaşımızın acılı yakınlarından özür dilediniz mi? Maden ocağı dediğiniz ölüm çukurlarında yanarak,boğularak yok olup giden işçilerimizin yetim çocuklarından;kaçak inşaatların asansörlerinden yere çakılarak parçalanan emekçilerin ailelerinden;kendi topraklarında ekip-biçme haklarından mahrum bırakarak yoksulluğa terk ettiğiniz çiftçilerimizden;on yıldır atanamayan öğretmenlerden;aç yaşamak zorunda bıraktığınız emeklilerden;iş bulamayan gençlerden;kumpasa düşürülerek ömürlerinin son dönemlerini zindanlarda geçiren askerlerden,öğretim üyelerinden,aydınlardan;işlerinden atılan gazetecilerden…

Velhasıl 12 yıldır perişan ettiğiniz,hayata küstürdüğünüz yüz binlerce insanımızdan siz özür dilediniz mi?