Ekrem İmamoğlu: Bana saldıranların malzemesi olmayacağım!

Ekrem İmamoğlu: Bana saldıranların malzemesi olmayacağım!
CHP'nin İBB başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Kartal'da, şehit yakınları, gaziler ve engelli vatandaşlarla buluştu.
CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, Kartal'da, şehit yakınları, gaziler ve engelli vatandaşlarla buluştu.

''Milli değerlerimiz, bakışımız, inancımız, kutsallarımız hiç kimsenin tekelinde değil'' diyen Ekrem İmamoğlu, ''Televizyona çıkıyorlar, Allah, bağırıp çağırıyorlar. 'Sen milli değilsin, ben milliyim. Sen şöylesin, ben böyleyim.' Hiç birinin malzemesi olmayacağız arkadaşlar. Hiç kimseye de prim tanımayın'' şeklinde konuştu. İşitme engelli vatandaşlar, CHP adayına, ''İmamoğlu''nun nasıl tercüme edileceğini öğretti.

 CHP İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) başkan adayı Ekrem İmamoğlu, 31 Mart yerel seçim çalışmaları kapsamında, Kartal'da, şehit yakınları, gaziler ve engelli vatandaşlarla buluştu.


İmamoğlu'na, CHP Kartal Belediye başkan adayı Gökhan Yüksel eşlik etti. Toplantıda ilk konuşmayı Yüksel yaptı. Konuşmalar, işaret diliyle işitme engelli katılımcılara tercüme edildi.

Yüksel'in ardından mikrofonu alan İmamoğlu, konuşmasını, otizmli bir kız çocuğuna sarılarak yaptı. İmamoğlu, çocuğun terini silmesi üzerine, ''Asistanımı buldum. Pendik'teki arkadaşım'' diyerek espri yaptı. ''Toplumun borçlu olduğu kesimlerle bir aradayız'' diyen İmamoğlu, ''Savaş, terör dünyanın hiçbir yerinde olmasın. Yeni Zelanda'da yaşadık son olarak terörü. Terörün birkaç çeşidiyle mücadele ediyoruz. Mücadele ederken toplumsal barış ve hukukumuzu büyütmeliyiz. Şehit ailelerimiz bizimdir. Evlatları bizim evlatlarımız. Anneleri babaları bizim anne babalarımız. Gazilerimiz de aynı. Engelliler, bir şehirde hayata katılamıyorsa, dahil olamıyorsa, yöneticiler olarak başarısız olmuşuzdur. İstanbul'da bu alan, bizim de özel alanımız olacak. Dezavantajlı grup bırakmamak lazım. Herkes engelli adayı. Beni ilgilendirmiyor diyen hassasiyet göstermeyen hiçbir yönetici başarılı değildir. Sizler, bizim başımızın tacısınız. Şehit ailelerimiz, gazilerimiz ve de engellilerimiz, sizler bizim sorumluluğumuzsunuz. Sorumluluğumuzu yerine getireceğiz. Sizlere layık birer belediye başkanı olacağız. Hepinizin huzurunda buna söz veriyorum'' diye konuştu.

''Kutsallarımız kimsenin tekelinde değil''
''Dünyanın ve ülkemizin ihtiyacı olan şey, en başta huzur, birlik ve beraberlik'' diyen İmamoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

- Ne yazık ki son günlerde, insanların dilinde en hassas konularda ve özellikle değerlerimiz üzerinden birbirini test etme, hatta ve hatta haddi olmayarak, neredeyse birilerinin, sanki elinin altındaymış gibi tüm maneviyatımızı ölçecek bir aletleri varmış gibi konuşmaları hepimizi derinden üzüyor. Daha net söylersem, milli değerlerimiz, bakışımız, inancımız, kutsallarımız hiç kimsenin tekelinde değil, herkesin özelinde. Bu salonda bulunan, bulunmayan hiç kimsenin maneviyatını, hayata bakışını ve de milli duygularını ölçme kabiliyetine sahip değilim ki. Olamam da. Haddime değil. Aynı şekilde hiç kimsenin bu dil üzerinden, şu anda bir yarışın içinde olduğum için, şahsıma dair bir takım değerlerimi sorgulayacak ya da bu kavramlar üzerinden beni yargılayacak, ne kabiliyete sahip ne de hakka sahip. Henüz öyle bir insan dünyaya gelmedi. Ne beni ne de sizi yargılayacak insan dünyaya gelmedi. Böyle bir kabiliyeti olan insan da yok. Toplumun buna müsaade etmemesi lazım. Etmeyin.''

''Anne vicdanına güveniyorum''
- Birbirimizi kırmayalım. Televizyona çıkıyorlar, Allah, bağırıp çağırıyorlar. 'Sen milli değilsin, ben milliyim. Sen şöylesin, ben böyleyim.' Hiç birinin malzemesi olmayacağız arkadaşlar. Hiç kimseye de prim tanımayın. En başta, güzel hanımefendilere, annelere sesleniyorum. Büyük bedeller ödemiş şehit ailelerimize ve gazilerimize sesleniyorum. Bu konuda çok hassas davranmalısınız. Özellikle anne vicdanı, kadın vicdanı bence, bazen toplumun çok daha önünde gider ve tehditleri, tehlikeleri önceden sezinler. Bunlara müsaade etmeyin. Sizler, bu duygularınızla aslında çok siyaset üstü kavramlarsınız. O bakımdan, bu dili kullananlar, ne yazık ki ülkenin mevcut durumuna bence yanlış yapıyorlar. Hatta biraz ileri gideyim, ihanet ediyorlar. Yapmasınlar.

''Akıldan ve bilimden yana olmalıyız''
- Asıl konulara dönelim. Bakın, yerel seçim arifesindeyiz. Burada bulunan vatandaşlarımızın sıkıntılarını ve onlara dönük ilgimizi ve çözümlerimizi anlatmaya çalıştım. Akıldan ve bilimden yana olmalıyız. Dünyanın çağdaş unsurlarını yakalamalıyız. Ortak akılla mücadele vermeliyiz. Hamasi duygularla, popülizmle insanlığı ve ülkemizi meşgul etmemeliyiz. Bazen birisi bir kötü söz söylüyor, aramızdan birisi bundan kötü etkileniyor. Bir bakıyoruz, gidiyor birinin kalbini kırıyor, kin duyuyor, nefret duyuyor. O kadar üzülüyorum ki. Ben de diyorum ki, kucaklaşalım be kardeşim. Oturalım, toplumun çıkarına konuşalım. Kol kola olalım. Fikirlerimiz ayrı olabilir. Bazen saldırılar oluyor, konuşmalar oluyor, ondan sonra daha fazla herkesi kucaklayasım geliyor. Benim insanım ya. Kim engel olabilir ki. Sevgiye ve saygıya öncelik tanıyalım, akıldan ve bilimden asla ayrılmayalım. Hayatımızdan huzur eksik olmasın.

İşitme engelli vatandaşlar, CHP adayına, ''İmamoğlu''nun nasıl tercüme edileceğini öğretti. Harp Malulleri ve Gaziler Derneği de İmamoğlu'na rozet taktı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.