İHANET EDENLERE EMANET VERİLMEZ

İHANET EDENLERE EMANET VERİLMEZ
'İstanbul'da Hayatı Kolaylaştıracak Çözümler Toplantısı'nda yerli ve yabancı basın mensubuyla bir araya gelen Ekrem İmamoğlu, "İsraf düzenini yaratanlardan, gençlerimizi işsizlik sıkıntısı ile başbaşa bırakanlardan, İBB'yi borç sa
 Seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Taksim'de bir otelde basın mensuplarıyla, "İstanbul'da Hayatı Kolaylaştıracak Çözümler Toplantısı"nda bir araya geldi.

"Demokrasiyi, adaleti, haysiyeti, hakkı yok sayan bir avuç insanın çıkarı yüzünden ülkenin, şehrin, insanımızın zamanı heba ediliyor" diyen İmamoğlu, "16 milyonu mağdur eden bu haksızlık, 16 milyonu hizmetten mahrum bırakan bu israf düzeni inanıyorum ki, 2 hafta sonra artık son bulacak. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde israf düzeni son bulacak. Kayırmacılık, verimsizlik bitecek. Adil, akılcı ve hakça bir yönetim anlayışı ile İstanbul'u ayağa kaldıracak seferberlikleri başlatacağız" şeklinde konuştu.

Kopyala yapıştır kampanyası

"Bizim aylar öncesinden ortaya koyduğumuz projelerimize önce 'Belediyenin işi değil' diyenler, şimdi kopya ediyorlar" saptamasında bulunan İmamoğlu, "Karşımızda tam bir kopyala yapıştır kampanyası var. 25 yıl sonra gelebildikleri yer, haksızlık ve kopyala yapıştırcılık. Bunları görünce, inanın seviniyorum. Kopyala yapıştır yoluyla bile olsa, halkın gerçek sorunlarını, gerçek ihtiyaçlarını o kibirli gözlere gösterebildiğim için seviniyorum. Ama seçim için yapılan tüm gayri ahlaki manevraları, İstanbul halkının gayet net olarak gördüğünü de iyi biliyorum. Bu her yeri tel tel dökülen israf düzenini yaratanlardan, gençlerimizi işsizlik sıkıntısı ile başbaşa bırakanlardan, İBB'yi borç sarmalının içerisine sokanlardan artık kimseye bir fayda yok. İstanbul'a ihanet edenlere artık bu kent emanet edilemez'' dedi.

Tanzim satışlar nerede?

31 Mart seçimi öncesinde kurulan, sonrasında bir bir kaldırılan ''tanzim satış'' uygulamasını eleştiren İmamoğlu, ''Soruyorum şimdi sizlere. Peki ne oldu da kimse tanzim satışları ağzına bile almıyor? Kışın soğuğunda, 16 milyonluk İstanbul'da 55 tane yer açıp, insanları kuyruğa dizip afişe ederek, bir de adına "varlık kuyruğu" diyip adeta milletle dalga geçtiğiniz bu seçim yatırımı, neyi çözdü de apar topar kaldırmaya başladınız? Bir de İGDAŞ indirimi diye bir şeyden bahsediyor. Sanki dertleri vatandaşın derdine çare olmakmış gibi, yazın ortasında doğal gaza indirim yapacaklarmış. İnsan buna gülmez mi Allah aşkına. Bitti mi pahalılık? Bitti mi vatandaşın tenceresini kaynatma derdi? Değdi mi esnafı, pazarcıyı 'terörist' ilan etmenize? Bu şehrin kaynakları sadece bir avuç insana peşkeş çekiliyor. İşte ben, o bu şehrin ailelerinin haklarını savunmaya geliyorum. Çocuklarımızın, gençlerimizin 'Ekrem Abisi', büyüklerimizin övünç duyacakları evladı olmaya geliyorum" diye konuştu.

Beka dediler unuttular

"31 Mart seçimleriyle birlikte çok önemli bir değişiklik yaşanıyor" diyen İmamoğlu, "Artık yoksulluğu, işsizliği, vatandaşın mutluluğunu, çocuklarımızın geleceğini konuşuyoruz. Hiç kimse bundan kaçamıyor. Bunları konuşmaktan korkanlar, bu konulardaki başarısızlıkları görünmesin isteyenlerdir. Onlar her seçimde, dikkati başka yöne çekmek için farklı gündemler yaratmak isterler. 31 Mart öncesinde 'beka' dediler mesela. 'Seçimde işimize yarar, bize oy getirir' diye ortaya attıkları bir konuydu, işlerine yaramadığı için unuttular. Şimdi de yeni numaralar peşindeler. Onların tüm derdi, suni gündemler yaratarak düzenlerini devam ettirmek. Onların tüm çabası, israf düzenine İstanbul'un kaynaklarının akmaya devam etmesini sağlamak. Oysa 23 Haziran, milletin duruma el koyduğu bir tarih olacak. 23 Haziran, İstanbulluların yeni ve sahici bir siyaset istediğinin ilanı olacak" açıklamasını yaptı.

Biraz rakamlarla oynuyorlar

''Daha önceden kimin parasını kime veriyorsun diyenler, görüyorum ki son dönemde yayınladığımız proje kitapçığını iyi incelemişler" diyen İmamoğlu, ''Neredeyse cümleleri bile değiştirmeden, kendi seçim vaatleriymiş gibi sıralıyorlar. Belki biraz rakamlarla oynuyorlar. Ama biliyorsunuz ki, topluma birşeyler vaat etmek ciddiyet ister. Ben, bugüne kadar ne kimseye yalan söyledim ne de tutamayacağım sözler verdim. 31 Mart öncesinde, kamuoyu ile detaylı olarak paylaştığım gibi, yapacağımız tüm projelerin bütçelerini, maliyetlerini detaylı olarak çalıştık. Uzun dönemli tasarruf programları ile kalem kalem nasıl kaynak yaratacağımızı belirledik" ifadelerini kullandı.

Hak yerini bulacak

Kenti çocuklar, gençler, kadınlar, engelliler ve tüm sakinleri için yaşanılabilir bir şehir haline getireceklerini vurgulayan İmamoğlu, "Yoksulları 'Daha ne istiyorsun' diyerek aşağılayanlara, işsizleri elinin tersiyle itenlere, İstanbullular çok güzel, çok zarif, çok anlamlı bir uyarıda bulunacak. 23 Haziran'dan sonra hiç kimse, vatandaşın dertlerini görmezden gelerek, kibirle siyaset yapamayacak. Burada huzurunuzda ilan ediyorum ki 23 Haziran'da hak yerini bulacak. 16 milyon İstanbullu için, İstanbul'un güzel yürekli, alnı açık, vicdanı temiz aileleri, güzel kalpli insanları için... Her şey çok güzel olacak. Her şey çok güzel olacak. Her şey çok güzel olacak" dedi.

12 yaş altına ücretsiz ulaşım

İstanbul için vaatlerini de sıralayan İmamoğlu, "12 yaş altı tüm çocuklara ulaşımı ücretsiz yapacağız. 0-4 yaş arası çocuğu olan annelere ulaşımı ücretsiz olacak. İlk yarım saat içerisinde yapılan tüm aktarmaları ücretsiz hale getireceğiz. İstanbullu ailelerin ucuz ve sağlıklı gıdaya erişebilmesi en öncelikli konularımızdan biri olacak. Üretimden tüketime kadar, tarladan sofraya gelinceye dek, doğru işleyen bir organizasyon kuracağız. İstanbul'da 150 adet kırsal nitelikli mahallemizi de analiz ettik. Buralarda organik tarımı teşvik edeceğiz. Köy pazarları ile üreticiden tüketiciye doğrudan satış sağlayacağız. Ev kadınlarını, evlerinde ya da mahallede oluşturulacak üretim alanlarında, ekonomik bir sistemin içerisine dahil edeceğiz. 0-4 yaş arası çocuğu olan anneler, yani ücretsiz ulaşım kartı olan kadınlar İBB'nin sosyal tesislerinden de yüzde 40 indirimli olarak faydalanabilecek. Bununla birlikte, İstanbul İmar Yönetmeliği'ne getireceğimiz yeni düzenleme ile 10 bin metrekare üzerindeki parsellerde yapılacak site tipi konut projelerinde, kamu-özel ortaklığı ile 100 çocuklu kreş yapmak zorunlu hale getirilecek. İstanbul'un çocukları için oluşturulacak dayanışma ağı ile 'İstanbul Çocuk Fonu' kurulacak. İBB Bünyesinde 'Çocuk Politikaları Daire Başkanlığı'nı kuracağız. Çocukların mahalle düzeyinde eğitim, sağlık, barınma ve sosyal destek ihtiyaçlarını karşılayacağız" dedi.

Veren el alan eli asla bilmeyecek

İstanbul Büyükşehir Belediyesini gençlerle birlikte yöneteceğini ifade eden İmamoğlu, "İstanbul'un tüm ilçelerinde 'Dünya Dilleri Merkezleri' açacağız. Gençlerimize bu merkezlerde ucuz ve hatta ücretsiz, dünyanın farklı dillerini öğrenme fırsatı sunacak, dil sınavlarını onlar için birer kâbus olmaktan çıkaracağız. 'Genç Kart' projemiz sayesinde, gençlerimiz mahallelerinden dışarı çıkabilecek, sosyal yaşama katılabilecek. Sadece İstanbul'da okuyan öğrencilere değil aynı zamanda ailesi İstanbul'da yaşayıp şehir dışında okuyan gençlerimiz de burslardan faydalanacak. İstanbul'un gelecek vizyonunu gençlerle birlikte büyütmek ve geliştirmek için 'İstanbul Küresel Kent Akademisi'ni kuracak, "İstanbul'un Bilgi"sini açığa çıkarıp, tüm dünya ile paylaşacağız. İSMEK'ler kapatılmayacak, daha yaygın hale gelecek. Sosyal yardımları 5 kat artıracağız. Verel el, alan eli bilmeyecek" diye konuştu.


İBB bünyesinde
Mülteci Birimi kurulacak

İstanbul'un mülteciler sorununa da değinen Ekrem İmaoğlu, "Bu sorun, bugün artık İstanbul'un en yakıcı konularından biri haline gelmiştir. Yerel, ulusal, uluslararası düzlemlerde ele alınması gereken büyük bir sorundur. Bu soruna siyasi polemiklerin ötesinde kalıcı ve bütünlüklü çözümler geliştirmeliyiz. İstanbul'da, 1 milyon civarında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan insan yaşıyor. Resmi rakamlara göre, kayıtlı 547 bin Suriyeli göçmen var. Yani toplam il nüfusunun yüzde 4'üne yaklaşan bir oran. Esenyurt, Sultanbeyli, Esenler, Küçükçekmece, Bağcılar gibi göçmenlerin yoğun olarak yaşadığı birçok ilçede çatışmalar yaşanmaya başladı. Türkiye'nin her yerinden gelip, İstanbul'da tutunmaya çalışan vatandaşlarımızla göçmenler arasında gerginlik ve huzursuzluğun arttığını görüyoruz. Mahallelerimizin yaşam biçimlerinin, sokak dokusunun ve huzurunun korunması gerekiyor. Maalesef ki, İBB'nin ne bir sözü ne de kalıcı bir eylemi olmuştur. Göreve gelir gelmez bu konuda İBB bünyesinde 'Mülteciler Birimi' kuracağız. Öncelikle İstanbul'da yaşayan göçmenlerin nerede, nasıl, hangi koşullarda yaşadığına ilişkin ayrıntılı bir envanter çalışması yapacağız. Sorunları net olarak tespit edeceğiz. Özellikle çocuk ve kadın mültecilere ilişkin sağlık, beslenme, istismar, gayri insani barınma koşulları gibi akut sorunları devletin ilgili birimleri, ilçe belediyeleri ve sivil toplum kuruluşlarının koordinasyonu ile çözümleyecek önlemler alacağız. Ardından konuyu kesinlikle ulusal ve uluslararası düzleme taşıyacağı" dedi.





HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.