ARŞİV:

2016

0

0

0

0

Röportaj: Mehmet Mert

Mehmet Mert'e konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat CHP'li belediyelerde yaşanan sorunlar hakkında önemli açıklamalar yaptı. CHP'li de olsa, "Hata yapanın gözünün yaşına bakmam" uyarısını yapan Canpolat, Avcılar'da yaşanan işçi krizi ile ilgili, "Belediye başkanlarımız bizden bağımsız işlere giremezler. Anında müdahalemi yaparım. Avcılar olsun diğer belediyelerimizde olsun çok ciddi problemler yok" ifadelerini kullandı.

Albatros belediyenin mülkü
CHP'nin yönettiği Büyükçekmece'de yaşanan Albatros eylemleri ve tartışmalarını da değerlendiren Canpolat, "Burası Büyükçekmece Belediyesi'ne ait Albatros Parkı'nın dışında olan bir mülk" diye konuştu. Albatros konusunda kamuoyunun yanlış yönlendirildiğini, CHP'nin hiçbir yerde yeşil alanı imara açmayacağını savunan Canpolat, CHP Milletvekili Ali Şeker ve Belediye Başkanı Hasan Akgün arasında yaşanan polemik hakkında ise yorum yapmadı.

İşte Canpolat'ın söyleşisi:

Türkiye kritik bir süreçten geçiyor. CHP olarak erken seçim beklentiniz var mı?

AKP'nin erken seçim yapacak gücü yok. AKP kendi değerleriyle çelişecek, bütün söylemlerinin tersini yapmaya başladı. AKP inanç özgürlüğü mağdurluğuna yattı. Söylediklerinin bir kısmında haklılık payı vardı. Biz o dönem yanlış yaptık. Başörtüsünde yanlışlık yaptık. Birçok alanda yanlışlarımız var. Ama bu yanlışlar AKP'nin iktidar olmasının önünü açtı. AKP ise iktidara geldikten sonra bunları misliyle yapmaya başladı, ülkeyi böldü. Ülkeyi ayrıştırıp kendisinden olmayan herkesi ötekileştirdi. Kendisinden olmayan herkesi terörist olma noktasına getirdi. Yapılan anketler gösteriyor ki, artık o dönem bitti. Söylenilenlerin hangisi doğru uygulanmış ki AKP birinci parti olsun? AKP Türkiye'de önceden İsrail karşıtı bir politika yürüttü, şimdi ise diz çöktü. Rusya meselesinde uçağı ben düşürdüm diye meydan okudu, şimdi meydan okuyanlar diz çöktü. Rusya'nın dediği şartlar kabul gördü. 'İsrail'i ben tanımıyorum' dedi meydan okudu şimdi onlarla birlikte.  AKP ne dediyse hepsinin tersini yaptı. CHP ne dediyse AKP o noktaya geldi. AKP'nin bugün yürüttüğü dış politika CHP'nin son 14 yıldır üzerinde durduğu politikadır. Tam 14 yıl sonra bu noktaya gelindi. Yani onların ufku ancak CHP'nin 14 yıl sonra görebileceği ufuktur. AKP'nin hangi alanda söylediği uygulandı. Kürt meselesi dedi, bugün Kürt meselesini silahla, vurarak, döverek ıslah etmeye çalışıyor. Hangi meseleyi çözdü? Şimdi Doğu'ya Güneydoğu'ya polissiz girebilir mi? Türkiye'nin güvenliğini barışını askere teslim etti. Türkiye'nin içerde kendilerinin güvenliğini de artık tek başına gidemeyecek noktada olduğu süreçte onu da polise havale etti. Bütün söylediklerini kendileri yalanladılar. Şimdi CHP'nin söylediği noktaya geldiler. 

Eylülde biz eylemdeyiz

Bütün bunları halka anlatmanın bir sorumluluğu var ve CHP'de bunu yaşıyor. Bunları halka nasıl anlatmayı düşünüyorsunuz?

Şu anda 958 mahallede örgütlendik. 958 mahallede gençlik örgütlerimizi, kadın örgütlerimizi tamamlamak üzereyiz. Parti olarak 958 mahalledeki temsilcilerimizi hazırladık. Eylülde biz eylemdeyiz; Bu kadar net. Bütün üniversitelerle bağımız var. İstanbul'da 45 tane üniversitenin 45'inde örgütlendik. Eylülde hangi alanda örgütlü olduğumuzu  kamuoyuyla paylaşmış olacağız. 
Şimdi biz hedef koyduk. Önümüzdeki süreçte CHP, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı yalancılardan, talancılardan, haramilerden alacaktır. 11 ilçeyi pilot bölge seçtik. Bugün seçim olsa 11 ilçeden 8'ini alıyoruz. 

11'ide AK Parti'nin mi?

Evet. 11'inden 8'ini alıyoruz. Ve bunu mevcut belediye başkanlarımızı korumak koşuluyla üzerine 11 ekleyeceğiz. Mevcut olan yerlerimizde ufak tefek sorunlarımız var. Bunları hem gidereceğiz, hem de yeni projelerle, planlarla geleceğiz. Kimsenin kişisel söylemlerine CHP'nin söylemlerini teslim edemeyiz. CHP herkesin üstündedir. Dünyanın şu anda ayakta kalan 3 büyük partiden biridir. CHP'nin köklerinde cumhuriyetçilik, ilericilik, devrimleşme, çağdaşlaşma her şey var. Başka yerlerde aramaya gerek yok. CHP'nin köklerinde aranan bütün özellikler var. 4 tarafı işgal edilmiş, 7 düvele karşı savaşmış bir partinin geleneğinden geliyoruz. Bu parti ne sıkıntılar gördü. AKP kendisini baskıyla, zorbalıkla, zulümle ayakta tutmaya çalışıyor. Şu anda AKP'yi koruyan tek şey tehdittir, kendisi gibi düşünmeyeni içeri atmaktır, kendisi gibi düşünmeyen yargıyı al aşağı etmektir. Kısaca, yürütmeyi, yargıyı, polisi, askeri, jandarmayı herkesi ben koruyacağım, onlarda beni koruyacak diyor. Bununla dünyada hiç kimse ayakta kalmamıştır. Dünyanın en büyük diktatörleri, karamsarları, baskıcı rejimleri dahil hiçbirisi bu anlayışla ayakta kalamamıştır. AKP artık son dönemlerini oynuyor. Son dönemlerini oynarken medyayla, anketçilerle, parayla, polisle ayakta kalmaya çalışıyor. Hiçbir güç halkın gücünden üstün olamaz.

CHP yönetimine bakıyoruz; az da olsa Kemal Kılıçdaroğlu'na karşıt bazı sesler yükseliyor. Mesela Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu'nun yapma demesine rağmen birtakım mitingler, toplantılar yapıyor. Bu konuda görüşünüz nedir?

CHP herkesin düşüncesini özgürce söylediği, herkesin ideolojisini, farklılığını anlatabildiği, Türkiye'de demokrasiyle yönetilen tek partidir. Bunların bir tanesini AKP'de yapmanız mümkün mü? AKP'de birinin kalkıp Cumhurbaşkanı'nı Başbakan'ı eleştirmesi mümkün mü? Eleştirinin, farklılığın olmadığı bir yerde demokrasiden bahsedilebilir mi? CHP demokrasiyi kendi içinde kurumsallaştıran, bu ülkeye demokrasi getiren partidir. 58 Müslüman ülke içerisinde tek parti olduğu, istediğini yaptığı dönemde, kendisinin iktidardan gitmesini göze alarak demokrasiyi, seçme seçilme hakkını, çok partili dönemi getiren bir partiden geliyoruz biz. 

Farklı düşüncelerin olması doğal

Muharrem İnce veya o tür ses çıkaranlara karşı bu söyleminiz aynı zamanda bir şey yapılmayacağı anlamına mı geliyor? 

Öyle bir şey demiyorum. Muharrem İnce'nin düşüncelerinin farklı olması gayet doğaldır. CHP'de çok farklı düşüncelerin de olması doğaldır. CHP'den çok farklı adayların çıkması da doğaldır. Zaten çok aday çıkmıyorsa orda sorun vardır. Bizde ne kadar çok aday, ne kadar çok farklı düşünce çıkarsa CHP o kadar etkili, o kadar gelişmeye açık bir parti olduğunu gösterir.

Bu durum önümüzdeki kurultayı nasıl etkileyebilir? Sanırım il-ilçe seçimleri olmayacak... 

Şu anda henüz kurultayın ne zaman yapılacağı belli değil. Kurultayın yeni yapılmış olması da bir sorun teşkil etmez. 

Elbette eksiklerimiz var

Bizim yaygın haber ağı Beylikdüzü-Büyükçekmece-Silivri-Avcılar-Çatalca civarında. Bu ilçeleri CHP yönetiyor. CHP'li bazı belediyelerde de sorunlar söz konusu. Büyükçekmece'de Albatros sorunu, Avcılar'da ihale sorunu, Silivri'de ona benzer başkanın kişisel yaşamıyla ilgili sorunlar var. CHP İstanbul İl Başkanı olarak bu söylediklerime bakış açınız nedir? Yaptırımlarınız ne olacak? 

CHP belediyeler İstanbul'da birçok alanda başarılı belediyelerdir. Eksiklerimiz elbette var. Çünkü iktidar desteği, Büyükşehir desteği almayan bir parti. Sizden şu soruyu beklerdim; İstanbul Büyükşehir Belediyesi İstanbul halkını cezalandırıyor mu, cezalandırmıyor mu? İBB CHP'li belediyeleri cezalandırıyor. Desteği, yardımı, katkıyı sadece AKP'li belediyelere sunup, CHP'li belediyelere destek vermeden Büyükşehir sürecini tamamladı. Kadir Topbaş ve ekibi İstanbul halkını bölmüş bir belediye başkanıdır. Büyükşehir Belediyesi sadece AKP'li belediyeler ait değildir. CHP'li belediyeler tarafsız davranmak zorundadır. Buna hesabını soracağız. Esenyurt Belediyesi'ne gelelim;  Esenyurt adı üstünde, rüzgarın estiği, İstanbul'un oksijen doposu olan bir alan. Bu alanı betonyurt haline dönüştürdü. Esenyurt betonşehir haline geldi. Esenyurt'ta 3-5 katlı binaların 50 kata kadar çıktığını duymayan var mı? Burada dönen rantın hesabını biz soracağız. Esenyurt'ta dönen yolsuzluğun, rüşvetin hesabını soracağız. Esenyurt'u çekilmez hale getirip, bu kenti katledenlere, başta İstanbul'daki gökdelenler olmak üzere 1994'ten beri 222 milyar dolar parayı çarçur edenlere hesabını soracağız. İstanbul Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere şu anki şirketlerin büyük bir kısmı zarar ediyor. Nereye gidiyor bu para? Yandaşlara. Tek tek inceliyorum. Önümüzdeki günlerde o kadar çok üzerinde duracağımız konu var ki; her hafta birinin ipliğini pazara çıkaracağız. Bizim belediyeler de yanlış yapmış olsa taviz vermeyeceğiz. Şu ana kadar kendi belediyelerimizle ilgili sosyal belediyecilik projeleri ağırlıklı olmak üzere derhal yeni bir uygulamaya başlattık. Asgari ücret bin 500 TL olacak dedik, sadece CHP'li belediyeler asgari ücreti bin 500 TL. CHP belediyeler sadece sosyal belediyecilik anlayışını öne çıkartıyoruz. Önümüzdeki günlerde göreceksiniz. İşsiz olan yurttaşlarımıza her türlü katkının sunulduğu bir dönemde CHP'li belediyelerde biz bunu uygulamaya başlayacağız. Eksik olan belediyelerde de önümüzdeki günlerde uygulamaya başlayacağız. 

Her zaman emekten yana olduk

Avcılar'da işçilerle Belediye Başkanı'nın temizlik işçileri büyük bir sorunu var. Bildiğimiz kadarıyla Avcılar'ı da ziyaret ettiniz. Bu sorunlara nasıl bakıyorsunuz? 

Biz geldiğimiz günden beri, asgari ücret bin 500 TL olacak dedik, tercihimizi emekten yana yaptık. İstanbul'da ilk kez 21 tane sendika başkanı olan sendika çalışma komisyonu oluşturduk. Geldiğimiz gün 1 Mayıs'a binlerce kişiyle birlikte sendikalılardan daha güçlü bir şekilde katıldık, destek verdik. Bizim dışımızdaki bütün emek örgütleriyle dirsek temasımız var. Gönül ister ki; bu sadece CHP'li belediyelerde olmasın. Büyükşehir'de internet üzerinde Cumhurbaşkanı ve Başbakan eleştirildi diye 41 kişi işten atıldı. Gönül ister ki sendikalar gidip Büyükşehir Belediye Başkanı'nın önünde eylem yapsınlar, biz de destek verelim. Bizim belediyelerimiz yapılacak hiçbir yanlışa evet demiyor. Hangi belediyemiz olursa olsun. Ama işçi sınıfı da et çalan adamın mücadelesini sınıf mücadelesi olarak önümüze koymayacak. İşçi sınıfının gerçek mücadelesini yürütecek. Biz CHP olarak işçi sınıfının yürüttüğü haklı mücadelede yanında oluruz. Bu bizim belediye de olsa başka belediye de olsa aynı şey. Avcılar belediye başkanımızla görüştüm doğrudur. Ben göreve geldiğim gün açıkladım. Belediye başkanlarımız bizden bağımsız işlere giremezler. Hata yapanın gözünün yaşına bakmam. Anında müdahalemi yaparım. Avcılar olsun diğer belediyelerimizde olsun çok ciddi problemler yok. Aile içi görüşmelerimiz bizde saklı kalsın. Merak etmeyin gerekli müdahalemizi yaparız ama belediye başkanalrımızın haklarını da korumasını biliriz. 

Albatros konusunda kamuoyu yanlış bilgilendiriliyor

CHP Gezi'de ağaçların kesilmemesi gerektiği yönünde tavır ortaya koydu. Aynı zamanda Büyükçekmece'ce Albatros Park'ı var. Park üzerinden büyük bir tartışma yürümesine rağmen CHP İBB Grubu AKP'yle de anlaşarak o parka inşaat izni verdi. Buna ne diyeceksiniz? 

Bilgi doğru bilgi değil. Burasının Büyükçekmece'deki Albatros Parkı'yla bir ilişkisi yok. Burası Büyükçekmece Belediyesi'ne ait Albatros Parkı'nın dışında olan bir mülk. Büyükçekmece Belediyesi'ne ait olan bu mülk için daha önce Büyükşehir Belediyesi'ne çıkan bir imar planı var. 98 bin metrekare imar 45 bin metrekareye indirilmiş oldu. Yani Büyükçekmece Belediyesi kendi mülkünün imarı yüksek diye girişimde bulundu, 95 bin metrekarelik inşaat alanını 45 bin metrekareye indirdi. Kamuoyundaki bilgiler doğru değil. Üstelik bu mülk şimdi değil, bizden önce de Büyükçekmece Belediyesi'nin mülküdür. Kamunun mülküdür. Hiç kimsenin orda bir çıkar elde etmesi mümkün değil. Kamuoyundaki bu tür uygulamalar CHP'ni gereksiz bir şekilde tartışmaya açılmasıdır. CHP hiçbir yerde yeşil alana imar açtırmaz. Albatros'taki olay öyle değil. 

Milletvekiliniz oranın yeşil alan olduğunu iddia ediyor

Kişisel şeylere girmem. Ben CHP İstanbul İl başkanıyım. Bana gelip bilgileri verdiler. 95 bin metrekarelik inşaat alanını 45 bin metrekareye indirdiler. Yeni bir imar değil burası. Bu kamunun yeri kimsenin özel şahsi yeri değil. Kimse özel bir çıkar elde edemez. Belediyeye ait olan bir yerin imarı da düşmüş oldu. Bu haber 13 Temmuz 2016 Çarşamba 18:45 tarihinde eklenmiştir.