Son bir haftadır İBB Görevlileri Silivri’de ölçüm ve tespit çalışmaları yapıyor. 

İBB Görevlileri neyi ölçüp biçiyor? 

Tabii ki sahil şeridinde bulunan kafe, bar ve çay bahçelerini. 

Kıyı kenar çizgisinde yani İBB’nin yetki sınırları içinde olan kaçak yapılar bir bir tespit ediliyor. 

Yıllardır yılan hikâyesine dönen ve bir türlü yıkılmayan bu yapılar için sanırım artık hazin son yaklaşıyor. 

Yıkılsın demiyorum ama, yıkılmayacaksa da ikide bir gelip insanları da huzursuz etmeyin be anacım.  

Kime neyi ispat etmeye çalışıyorsunuz siz? 

3 ayda bir Silivri’de kendinizi gösterip siz bu millete aba altından sopa mı gösteriyorsunuz?

Tamam anladık kuyruğumuz İBB’ye bağlı. 

Astını, üstünü tanımayan bir Belediye Başkanımız da var. 

Normalde İBB yetki sınırlarında olan bir alana bir şey yapılacaksa Silivri Belediyesi izin alması gerekiyor, ama almıyor. 

Lakin sizlerin bu siyasi tartışmalarınız ve egolarınız yüzünden olan Silivri halkına ve esnafına oluyor. 

Yukarıda da dediğim gibi ya gelin yıkacaksanız yıkın, yada çekin elinizi Silivri’nin üzerinden.  

Silivri halkı da bende sıkıldım artık şu yılan hikâyesine dönen yıkım tehditlerinizden. 

Bu yaptığınız Psikolojik işkenceden başka bir şey değil.
 

İBB Başkanı Kadir Topbaş Silivri’ye yaptığı hizmetlerin karşılığını seçimlerde görememiş olabilir. 

Sırf bu yüzden de Silivri’yi cezalandırmak istiyor da olabilir. 

Haksız da sayılmaz, ancak cezalandırması gerek Silivri halkı değil, kendi teşkilatıdır. 

Kimse kusura bakmasın ama teşkilat İBB’nin yaptığı hizmetleri Silivrililere iyi anlatamadıysa bunun sorumlusu da kendileridir. 

Diyeceğim odur ki; Silivri yıkıma hazır ol! 

Çünkü İBB yıkıma hazırlanıyor. 

Not; Aslında bu gün, “ Üst geçitler kim için yapılıyor” diye bir yazı kaleme alacaktım ama yıkım mevzusu daha bir önem arz ediyor.  Üst geçitlerle ilgili yazımı yarın kaçırmayın!!! 

Kalın sağlıcakla…