Seçime bir hafta kala siyasi partilerin seçim programları projeleri vaatleri meydan toplantıları, partilerin topluma inandırıcı mesajlar verip veremedikleri, mitinglerdeki kalabalıkların coşkusunun seçim sonuçlarına etkisinin nasıl olacağı, çalışanların emeklilerin esnafın çiftçinin açıklanan projelerin inandırıcılığına göre oy kullanıp kullanmayacakları, yıllardan beri özellikle Güney doğuda cemaat ve tarikat okul ve yurtları sayısı artırılan imam hatip okulları kuran kurslarındaki sistemli beyin yıkanması o bölgede yaşayan Kürtlerin etnik kimlik eksenli düşünmek yerine din eksenli düşünüp AKP’ye oy verdiği ve bağımsız adaylarla seçime giren HDP çizgisindeki partilerin çıkaracağı millet vekillerini AKP’nin aldığı gibi bir çok faktörün ışığında bu güne gelirsek bu seçimin G.doğuda farklı yansımaları olacağı bunun Türkiye’nin genel yapısını etkileyeceğini değerlendiriyorum.

2015 de kaba bir hesapla G.doğuda ki Kürt seçmen sayısına göre HDP’nin barajı geçmesi için %55-60 oranı ile  3  milyon oy alması gerekir. G.doğudan sayılan Gaziantep hariç BDP diğer illerde bu seçimlerde %65-70 oranına ulaşacaktır. Zira yıllardan beri inanç eksenli oy kullanan büyük bir kesim Kürt seçmen bu gün etnik kimlik eksenli oy kullanacaktır.

BDP 2009 yerel yönetimler seçimlerinde G.doğu bölgesi dışında 750 bin oy almıştır. Bu gün İstanbul Ankara İzmir Adana Bursa Mersin gibi yüksek oranda G.doğudan göç alan bu illerde 1,5 milyon oy almakta zorlanmayacaktır. Rakamları toplarsak BDP ülke genelinde alacağı 4,5 milyon oyla barajı rahatlıkla geçecektir.

Yıllardan beri HDP gibi partilerin baraj altında kalması dolaysıyla G.doğuda hak etmediği sayıda milletvekili kazanan AKP bu defa sükutu hayale uğrayacaktır.

Ülke geneline baktığımız zaman ise görünen odur ki cumhurbaşkanının siyaset sahnesine çıkmasının artıları yanında eksilerinin de olacağı CHP’nin asgari ücret emeklilere iki maaş ikramiye mazotun 1,5 TL. olacağı gibi vaatlerinin fanatik AKP’liler ile din üzerinden yapılan siyasetin kıskacından kendini kurtaramayanlar ve AKP döneminde büyük rantlar sağlayanlar hariç ekmek kavgasındaki büyük bir kesimin AKP’nin hamaset nutuklarına olmayan uçak ve otomobil fabrikaları palavrasının sofrasına bir ekmek katmayacağı, yaşamına yeni bir soluk getirmeyeceği, ekonomik hiçbir projesinin olmadığına inananların oranının yüksekliği CHP’nin seçimdeki başarısını belirleyecektir.

CHP’nin ise bu ekonomik vaatlerini doğru inanılır bir şekilde anlatabilmesi neticeye tesir edecek en önemli argümandır. 

Ancak bu konuda kişisel olarak fazla iyimser olduğumu söylemekte zorlandığımı itiraf etmeliyim. Sonuç olarak AKP de derin bir yara ve kan kaybı olacağı kesindir. CHP ve MHP de yükseliş olacağı açık olmakla birlikte sonucu ne derece etkileyeceği tartışılabilir.

Bana göre bu seçimin galibi barajı geçerek meclise girecek HDP olacaktır.

TBMM temsil edilen HDP kalıcı barışın demokratik yoldan tesisi için güvencedir. Şiddeti terörü silahlı mücadeleyi bitirecek olan legal siyaset alanıdır.

Ülke gerçekleri dünyadaki örneklerde dikkate alınarak Kürt sorununa demokratik yönden kalıcı çözüm bulunacaktır.

Artık bu ülkede yaşayan herkes şunu bilmelidir ki ok yaydan çıkmıştır. Bu aşamaya ülkeyi getiren AKP’nin ayrımcı oyalayıcı politikaları ve terör örgütü ile yaptığı pazarlıklardır.

Bu günden sonra silahlı mücadele ile bir 30 yıl daha kaybetmeye bu ülkenin tahammülü yoktur. Kaldı ki dünyanın hiçbir ülkesinde özgürlük mücadeleleri silahla susturulmamıştır.

Seçimden sonra partiler hamaset nutuklarını bırakıp barış içinde herkesin etnik kimliğine dinine inançlarına mezhebine saygı duyarak ayrıştırmadan oyalamadan tek devlet anlayışı ile yola çıkarak büyük Türkiye ye ulaşma gayreti içinde olmalıdır.