Mehmet Mert

Mehmet Mert

Ülkücülük bu olmamalı!

Ülkücülük bu olmamalı!

 Milliyetçi Hareket Partisi Büyükçekmece İlçe Başkanlığı yapanları hatırladığım kadarıyla sıralamaya çalışayım.
Nejat Durmuş galiba 1995 yılına kadar ilçe başkanlığı yaptı.
Habip Kızılöz de galiba 1998 yılında bu görevi Alaattin Yavuz Güneş'e devretti.
Güneş ise uzun süre taşıdığı koltuğu en sonunda 2014 yerel seçimleri sonrası bırakarak 2015 genel seçimlerinde milletvekili aday adayı oldu.
Av. Tuğba Küçükhan ise yaklaşık bir yıl Milliyetçi Hareket Partisi Büyükçekmece İlçe Başkanlığı koltuğunu taşıdıktan sonra görevden alınınca 2015 Ağustos ayı içerisinde bu göreve MHP İstanbul İl Yönetim Kurulu üyesi Erdem Aydın getirildi.

*

Geride bıraktığımız Mart ayında Av. Tuğba Küçükhan'ın görevden alınması için kendi yönetiminde bulunanların imza kampanyası başlattığını yazdığımda Tuğba Hanım benim yalan yazdığımı ve mahkemeye başvuracağını söylemişti. Gerçi ben haber kaynaklarıma güvendiğim için bu eleştiriyi fazla önemsemesem de yeri gelmişken bu durumu hatırlatmak istedim. Görüldüğü üzere biz Mart'ta yazdık, genel seçim sonrası yazdıklarımız gerçekleşmiş oldu.

*

Gelelim çiçeği burnunda yeni ilçe başkanı Erdem Aydın'a.
Edindiğim bilgilere bakılırsa Eren Aydın en son M. Bülent Karataş'ın listesinden MHP İstanbul İl Yönetim Kurulu görevinde bulunmuş.
Bağcılar'dan bölgemize geldiği de söyleniyor.
Yakında evini Büyükçekmece'ye taşıyacakmış.
Meslek olarak pek fazla bilgi sahibi olamasam da ciddi bir firmada yönetici olduğu bilgisine ulaştım.
Neden ulaştım, edindim falan diyorum biliyor musunuz?
İşte bu yazıyı yazmama sebep aslında biraz da o konu!

*

Bakın anlatayım.
Yaklaşık 15 gün önce Milliyetçi Hareket Partisi Büyükçekmece İlçe Başkanlığı’ndan, yeni yönetimin yerel basın ile tanışma kahvaltısı daveti aldık.
Davete gazetemizden iki arkadaşı görevlendirdik.
Ertesi gün haber gazetemizde ve web sitelerimizde yayınlandı.
Ardından aynı daveti yapan MHP Büyükçekmece'nin yeni yöneticilerinden (yıllardır tanışıyoruz zaten) Hayati Bey ve Zeki Bey yeni ilçe başkanı Erdem Aydın'ın gazete merkezini ziyaret edeceğini ve bizimle görüşmek istediklerini söylediler.
Buyurun gelin dedik.
Biz olmasak da gazetemizde en az 8-10 çalışma arkadaşımız sizleri ağırlar merak etmeyin dedik.

*

Abartmıyorum en az 3-4 defa Hayati Bey.
En az 3-4 defa Zeki Bey aynı taleplerini ilettiler.
Her defasında buyurun gelin dedik.
En son dün (salı günü) Zeki Bey arayarak bugün saat 12.30'da gazete merkezine geleceklerini söylediklerinde tepem attı.
Gelmeyin kardeşim gelseniz de ben yerimde yokum. Bu kadar olmaz ki!
En az 7-8 defa randevu istiyorsunuz, buyurun gelin diyoruz, sonra tekrar tekrar durun bir bakalım diye dönüyorsunuz.
Bu yaptığınız hareket ülkücülüğün hangi bölümünde yer alıyor bilmiyorum.

*

Altı üstü 5-10 metrelik bir uzaklıkta 3-5 dakika ziyaret gerçekleştireceksiniz.
10-15 günde bir yerel gazete merkezine ziyarete gidemeyen/gelemeyen bir İlçe Başkanı MHP Büyükçekmece'de yeni kan olarak atanmasına rağmen ilçe teşkilatına nasıl kan verecek?
Nasıl parti üyelerini harekete geçirecek?
Onu da bilmiyorum.
Bildiğim tek şey şu.
Allah'tan böyleleri ilçe başkanlığı görevlerinde bulunuyorlar.
Alimallah daha üst mevki sahibi olsalar kim bilir neler yaparlar!

*

Yine söylüyorum ben Erdem Aydın'ı tanımam etmem.
Belki de adamın fazla suçu yoktur, orası beni ilgilendirmez.
Madem koskoca MHP Büyükçekmece Teşkilatı’ndan bir ilçe başkanlığı yapacak kişi çıkmamış.
Madem MHP üst yönetimi Bağcılar'dan bu güzel ilçemize Erdem Aydın'ı atamış.
Demek ki bu isim boş isim değil.
Demek ki bu isimden önemli başarılar bekleniyor.
Demek ki  MHP üst yönetimi MHP Büyükçekmece'yi masaya yatırmış.
Gündemine almış.
Görev değişikliğine gitmiş.
O zaman bize düşen hem yeni yönetime başarı dilemek hem de daha yolun başında uyarmak.

*

Size belki basit konu gibi gelebilir.
Ufak tefek konu gibi gelebilir.
Yapmayın.
Büyük konular işte bu ufak tefek gibi görünen konulardan yola çıkar.
Bakın mesela, Dokuz Işık Doktrini'nin bir ilkesi olan 'ülkücülük' kavramının öncüsü Başbuğ Alparslan Türkeş'in bu sözlerine.
O zaman beni daha iyi anlayacaksınız.
... Türk töresinin bir diğer şartı da haddini bilmektir. Haddini bilmek... Ne kendinizi dev aynasında göreceksiniz. Herkese yukarıdan bakacaksınız, ne de kendinizi aşağıdan göreceksiniz, aşağıdan bakacaksınız.
Ülkücüler, insanlık âlemi içinde ne uşak olmayı, ne de başkalarını uşak olarak kullanmayı kabul etmeyen şerefli bir bayrağın taşıyıcısıdır.

*

'Ülkücülük; bir kimliktir, bir karakterdir, bir duruştur, bir davadır, erdemliktir.'
Bu sözler bana ait değil.
Bizzat Erdem Aydın'a ait.
Sosyal medya hesabından bir fotoğrafının üzerine yazmış bu sözleri Erdem Aydın.
Bu sözlerin sahibine ben sadece şunu söylüyorum.
Bizim dünyamızda insanlar bulundukları mevki ve makamlara göre değil sadece ve sadece birey olup olmamalarına göre değerlendirilir.
İlçe başkanlığı.
İl başkanlığı.
Milletvekilliği.
Bakanlık.
Başbakanlık.
Cumhurbaşkanlığı...
Bugün var yarın yok.
Hiç önemli değil.
Oysa bir insani davranış, bir erdemli davranış.
Bütün makamların üstündedir...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Mert Arşivi