Bir dahaki gelişimiz acı olacak!

27 Temmuz 2015 tarihinde İstanbul Kocasinan Merkez Mah. Taç Sokak’ta Alevi yurttaşlarımızın evlerinin kapısının ellerinde listeler olan “aşırı uzun sakallı, haki yeşil gömlekli, biri şişman, biri zayıf” iki kişi tarafından çalınması ve ardından “Bu gelişimiz sessiz. Diğer gelişimiz acı olacak” denilerek tehdit edilmesi ve evlerinin zillerinin işaretlenmesi konusunu ilgili TBMM’ye İçişleri Bakanı Sabahattin Öztürk’ün yanıtlaması isteğiyle soru önergesi verildi.

Ali Şeker’in soru önergesi şöyle:

“27 Temmuz 2015 tarihinde, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı 2015/74428 soruşturma nosu ile kayıtlara geçen, İstanbul Milletvekili Eren Erdem ile olay yerinde yaptığımız incelemeler ve aileyle yaptığımız görüşmelere göre; İstanbul Bahçelievler Kocasinan Merkez Mahallesi Taç Sokak’ta bulunan bir apartmanda yaşayan Alevi bir yurttaşımız, çöplerini kapı önüne çıkardığı sırada üst kattaki Alevi bir komşusunun kapısı çalınmış, kapının açılmaması üzerine alt kata yönelen “aşırı uzun sakallı, haki yeşil gömlekli, biri zayıf, biri kilolu iki kişi”den zayıf olanı elindeki listeye bakıp isim vererek “A.A.’nın evi burası mı?” diye sormuş, “evet” yanıtını alınca “Bu gelişimiz sessiz oldu. Diğer gelişimiz çok acı olacak.“ diyerek bina dışına yönelmiş; çıkarken kendi aralarında “burada iki, yan binada da iki daire var” diye konuştukları duyulan şahıslar, yandaki binanın dış kapı zilleri işaretleyip, Efeler sokaktan yukarı doğru çıkarak bölgeden uzaklaşmıştır. Olaydan tedirgin olan ailelerden iki ailenin, daire iç kapılarının zillerinin sarı boya ile çarpı işareti konularak işaretlendiği tespit edilmiştir. Aileler, yaklaşık bir ay önce bölgedeki binaların tanımadıkları kişiler tarafından dışarıdan fotoğraflandığını da belirtmişlerdir.

Olay ulusal basında ve internet medyasında yer almıştır. Bu çerçeveden hareketle;

Son 2 yıl içerisinde bakanlığınıza ve ailelerin tehdit edilmesi hakkında kaç olay yansımıştır? Bu olaylardan kaçı ciddiye alınmış, inceleme yapılmıştır? Failleri yakalanan olay var mıdır?

Bakanlığınıza yansımış “apartmanların içine girildiği, Alevi yurttaşların dairelerinin belirlendiği, kapısının çalındığı, isim verilerek tehdit edildiği” başka bir olay var mıdır?

Bölgede sokağı ve olayın geçtiği apartmanı gören mobese kameralarının olmaması, varolanların da çalışmamasının nedeni nedir? Tehdit olayının mobese kameralarının olmadığı ve olanlarında çalışmadığı bir sokakta gerçekleşmiş olması tesadüf müdür?

Son yıllarda neredeyse bir devlet politikası olarak yürütülen ayrıştırıcı, ötekileştirici, mezhepçi politikalar bu olayların artmasına ve Alevi yurttaşların tehdit edilmesine yol açmış mıdır?

Bakanlık olarak ırkçı nefret söylemi içeren saldırıların önlenmesine ilişkin yasal bir çalışma başlatmayı düşünüyor musunuz?”

Ali Şeker'den 'işaretlenme' önergesi...

Bir dahaki gelişimiz acı olacak!