Başkan Kara, “Kabullenmeyin, isyan edin, çığlığınızı duyurun”

Başkan Kara, “Kabullenmeyin, isyan edin, çığlığınızı duyurun”
Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara, Çatalca Belediyesi’nde görevli kadın personeli aracılığıyla tüm kadınlara seslendi. Kadın istismarına şiddetle karşı çıkan Başkan Kara, “Kabullenmeyin, isyan edin, çığlığınızı duyurun” şeklinde konuştu.

Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Çatalca Belediyesi’nde görevli kadın personel ile bir araya geldi. Başkan Kara yaptığı konuşmada kadınların sorunlarına dikkat çekti. Alkışlar arasında sürdürdüğü konuşmasının sonunda Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara, belediye bünyesinde çalışan kadın personele 8 Mart’ta idari izinli olduklarının da müjdesini verdi.

Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara konuşmasında şu sözlere yer verdi;

 “Bugün burada yarın, “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olması nedeniyle bir araya geldik. Biz bu yıl belediye olarak Kadınlar Günü kutlama programlarımızın tamamını iptal ettik. O nedenle mesajımızı burada, siz belediyemiz çalışanları üzerinden bütün Çatalcalı hemşerilerimize, ülkemize vermek istedik. Söyleşi, konferans, ikram ve hediye dağıtımı şeklinde gerçekleştireceğimiz etkinliklerimizi iptal etmemizin gerekçesi hepinizce malumdur. Suriye’de, Afrin’de Türk Ordusu teröristlere karşı bir mücadele veriyor. Bu haklı mücadelede hiç arzu etmesek de şehitlerimiz oluyor.  Bizde bu yıl Kadınlar Günü’nde yapacağımız masrafı yapmayarak kadınlar günü için harcayacağımız miktarı şehit ve gazilerimizin ailelerine, yakınlarına verilmek üzere Mehmetçik Vakfı’na bağış yapma kararı aldık.  Çatalca’da yaşayan ve sizin de içinde bulunduğunuz çok değerli kadınlarımızın bu düşüncemizi ve projemizi destekleyeceklerini biliyor ve inanıyorum. Umut ediyorum ki bundan sonraki süreçte sınırlarımızda terör olayları tamamıyla biter ve hem ülkemizde gerçek anlamda barış ve kardeşliği, hem de dünya milletlerinin barış ve kardeşliğini gerçekleştirmiş oluruz.

Çocuklarımız, analarımız ağlamasın; kadınlarımız eşsiz, çocuklarımız babasız kalmasın. Hep bunu diliyoruz. Sadece ülkemize değil bütün dünya milletlerine barış diliyoruz, kardeşlik diliyoruz. Ama emperyalizm böyle bir şey. Denizlerde nasıl büyük balıklar egemense ve daha küçükleri yok ediyorsa, maalesef dünyada da güçlü devletler kendilerini zenginleştirmek için daha az gelişmiş ülkeleri kullanıyor. Dünya var olduğundan bugüne dek, bu böyle gelmiş. Herkes barış ve kardeşlik diyor ama gerçek yaşamın içerisinde, dünya nimetlerinden daha çok pay almak, daha çok zenginleşmek var. Adaleti yakalamadığımız müddetçe maalesef ülkemizde de, dünyada da bu böyle devam edecek gibi görünüyor. Sizlere ve çocuklarımıza daha iyi bir ülke, daha iyi bir dünya bırakmak isterdik, bunu başaramadık. Bunu başarmak için mücadele veriyoruz. Umarım ki bizden devraldığınız bu bayrakla bunu dünyada sizler tesis edersiniz.

Bütün Kadınlar Emekçidir

Kadının üretimi, kadının emekçiliği hiçbir zaman bitmez. Kadın hem iş hayatında, sanayi sektöründe, kamu sektöründe, tarımda, hayvancılıkta, çiftçilikte, erkeğin yanında olmuştur, hem de ülkenin kurtuluş mücadelesinde, savaşta, cephede. Kadın hem günlük yaşam içerisinde ev işlerini yerine getirmiş, hem de ailenin ekonomisine katkı sunma mücadelesini vermiştir. O nedenle, bugün herhangi bir işte çalışmadığını düşünen bütün kadınlarımızda bu emekçilik sıfatının içerisinde yer almaktadır. Evde yapılan iş dışında daha büyük bir işçilik var mı?

 Tacize, tecavüze, kötü söze uğrayan hep kadın

Her fırsatta söylüyorum, biz erkekler hep işin kolaycılığına kaçıyoruz. Sabah işe gidiyoruz, akşam döndüğümüzde de her şeyin hazır olmasını istiyoruz. Bütün görevleri siz kadınlarımıza yıkmışız, sizde kabullenmişsiniz. Kaç tane erkeği, cam silerken, halı silkelerken, çamaşır asarken, mutfakta önlükle gördünüz?  Bugün buradan gidince evde yemek hazırlamasanız acaba o yemeği kim yapacak? Ben açık ve net söyleyeyim, ben mutfağa girerim, bulaşıkları da yıkarım, yemekte yaparım, sofrayı da hazırlarım. Hepimizin yaşlıları var, onlara bakmakla yükümlüyüz.  Biz erkekler ne kadar bakıyoruz? Bu konuda da sorumluluk kadınlarımızda,  böyle benimsenmiş. Birde bunların üzerine sizlere ‘Allah sizi başımızdan eksik etmesin, iyi ki varsınız, ne güzel yemek yapmışsın, çok yorulmuşsun gibi’ sözler yerine, tam tersini söylüyoruz. Kaba söz var, küfür var, dayak var, sokakta, sağda-solda saçından çekmek var, tokat var, bıçaklama var, kurşun sıkma var. Yani tacize de, tecavüze de, darp edilmeye de, kötü söze de uğrayan yine hep kadın.

 Hak verilmiyor, alınıyor

Bizler bunu tasvip etmeyen, bunlar olmasın diye haykıran insanlarız. Ne cinsel istismar olsun, ne taciz olsun, ne dayak olsun, ne küfür olsun, ne hakaret olsun, ne ağır söz olsun. Sizlerde bunu kabullenmeyin, isyan edin. Çığlığınızı duyurun. Hak verilmiyor, hak mücadeleyle alınıyor. Bu ülkenin kadını, ileri gitmiş Avrupa toplumlarından çok daha önce, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk sayesinde, birçok haklar elde etmiştir. Bu millet, birçok milletten önce seçme seçilme hakkından başlayarak pek çok hakkı elde etmiştir.

Kadınların yanında olmaya devam edeceğiz

Dünya Emekçi Kadınlar Gününde tıpkı, 24 Kasım Öğretmenler Günü, 14 Mart Tıp Bayramı, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 30 Ağustos Zafer Bayramı ve diğer özel günlerde olduğu gibi, en azından bir gün dahi olsa kadın dayanışmasını bir kez daha ortaya koymak, kadınların varlıklarını hissettirmek, toplumda daha çok söz sahibi olmalarını sağlamak amacıyla,  Dünya Kadınlar Günü kutlanıyor. Ama bu kutlanan günde siz gene görev başındasınız, siz gene mutfaktasınız, siz gene darp edilen, dayak yiyen, horlanan bir durumdasınız. Bizler sosyal demokrat, özgürlüklerden yana, demokrasiden yana, insan haklarından yana anlayışta olan insanlar olarak, kadın haklarının alınmasında hep kadınların yanında olduk ve olmaya devam edeceğiz. Siyasi parti ve dünya görüşümüz bu şekilde olmasına rağmen bizler yasa yapamıyoruz, mecliste çoğunluğumuz yok. Şu anda toplandığımız yerel meclisimizin de böyle bir yetkisi yok. Buna rağmen kadınlarımızın daha çok hak elde edebilmesi için, en azından Kadınlar Gününde kadınlarımızın birer ikramiye ile ödüllendirilmesi için, kadınlar gününün bütün ülkede kadınlar için tatil ilan edilmesi ve bunun dışında kadınların iş hayatına daha çok katılabilmesi için çalışma yapıyoruz. Ayrıca mutlaka kamuda ve özel sektörde de kota olması gerekmektedir.  Bunu devlet yapabilir. İş yaşamında kadınlarımız için belirli oranda kota koyabilir. Böylece kadın daha çok iş yaşamında olur. Kocasının eline bakmaktan kurtulur.

Biz böyle bir ülkeyi hayal ediyoruz, bunu savunuyoruz. 1923’ten bugüne kadar cumhuriyetle alınan yol küçümsenecek bir yol değildir ama biz erkeklere sorarsanız alınan bu yolda yeterli değildir. İş hayatında da, ekonomide de kadın her alanda erkeklerle eşit olabilmelidir.

Seneye ikramiye sözü veriyorum

Sözlerimin sonunda buradan, sizlerin, bütün annelerin, kadınların ellerinden öpüyor, hürmet ve saygılarımı iletiyorum. Bugün CHP’li 14 belediye başkanı olarak İl Başkanımızın başkanlığında bir açıklama yaptık. Yarın Kadınlar Günü münasebetiyle kadınlarımıza bir gün idari izin veriyoruz. Yarın için kadınlarımız memur, kadrolu, taşeron demeksizin bir gün idari izinlidir. İnşallah önümüzdeki yıldan başlamak üzere ikramiye de vereceğiz.  Sendika sözleşmesinde olmadığı için böyle bir ikramiyeyi şu anda verebilme şansımız yok. Ama önümüzdeki yıl 8 Mart’ta hem izninizi devam ettireceğiz, hem de ikramiye vereceğiz. Bu da benim sizlere buradan verilmiş bir sözümdür. Herkesin bir kez daha 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyorum.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.