‘HAYAT’ devam ediyor…

‘HAYAT’ devam ediyor…
Silivride 3 yılı aşkın süredir faaliyette olan Özel Silivri Hayat Hastanesi hakkında battı iflas etti şeklinde çıkan haber aynı gazetede tekzip edilince olayın arka planını ve yaşanılan sürecin doğrusunu Hastane Yönetim Kurulu Başkanı Uz. Dr. M.Hakan Y
Bu yapılan asılsız haberlerin  ne maksatla kimler tarafından yazdırıldığı herkes tarafından zaten biliniyor, diyen Hayat Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaztürk ‘ Silivri Hayat Hastanesi’nin verdiği kaliteli ve güvenilir   hizmet boyutunu yakalayamayanların bizi yıpratma çalışmalarının ahlaki olmayan  biçimi ve  skandallarla dolu geçmişleri  bu tarzı vizyonlarına ve misyonlarına eklediklerinin de delili olmuştur’ dedi.

İşte HAYAT HASTANELER GRUBU gerçeği Hayat Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Uz. Dr. M.HakanYımaztürk’ün anlattıkları:
HABERDAR: Yönetim kurulu Başkanlığını Yaptığınız HAYAT HASTANELER GRUBU hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz?
Uz. Dr. M.HakanYımaztürk: Hayat Hastaneler Grubu 20 yıllık bir geçmiş ve birikime sahip olmanın verdiği onur ve gururla hizmet vermeye devam etmektedir. Hayat Grubu (Silivri Hayat Hastanesi, Esenler Hayat Hastanesi, Silivri Hayat Diyaliz Merkezi, ÇekmeköyHayat  Diyaliz Merkezi,  Sultangazi Hayat Diyaliz Merkezi ve Esenler Hayat Diyaliz Merkezi )  olarak  faaliyette bulunduğu bu hizmet sürecinde  insan sağlığına  yaklaşım ilkemiz;  insani değerler, hasta hakları  ve   etik değerler  çerçevesinde   hastalar için gerekli olan sağlık yaklaşımı ne ise  bunun  sağlanması  şeklinde olmuştur.
Hayat Hastaneler  Grubu  bu ilkeler temelinde teknolojiye ve  insana yapılan doğru yatırımlarıyla  kendini yenileyen denetleyen ve sürecini analiz eden;  sürekli araştıran farklılaşma yolunda gerekli atılımları yapan, yenilikçi, alanında uzman  kadrolarla dün olduğu gibi yarın da kaliteli ve hasta odaklı sağlık  hizmeti sunmaya devam edecektir.
Son yıllarda artan sağlık yatırımları ve ülkemizde son 10 yıldır uygulanan “Sağlıkta Dönüşüm Programı” bu alandaki rekabeti  de artırmıştır. Ülkemizin yaşadığı ekonomik krizler, sağlık alanında değişimler ve gelişmeler de bir takım sorunları beraberinde getirmiştir. Bu   nedenle  hizmet maliyetlerinin sürekli gözden geçirilmesi, süreç analizi ve takibi, etkin hasta ilişkileri yönetimi noktalarında kendimizi geliştirmeye çalışıyoruz.

HABERDAR:
HAYAT HASTANELER GRUBU hakkında son dönemde Silivri bölgesinde olumsuz haber ve dedikodularla yıpratılmaya çalışıldı bu konuda neler söyleyeceksiniz?
Uz. Dr. M.HakanYımaztürk: 2007 yılında tadilatına başladığımız Silivri Hayat Hastanesi , Mayıs 2009’da Silivri Halkının hizmetine sunuldu. Bu hastanemizde kullanılan teknoloji  özellikle 1.5 Tesla  MR ve Multislice Bilgisayarlı Tomografi  başta olmak üzere  General Electric üretimi 2009 model cihazlarla donatılmıştır. Aynı şekilde, bölge hastaları için hayati önem taşıyan erişkin yoğun bakım, yenidoğan yoğun bakım ve  ameliyathanelerDraeger  marka son teknolojik  cihazlarla sıfırdan kurulmuş 2. el hiçbir teknolojik cihaz hastaneye sokulmamıştır.
Bu yatırımın büyüklüğüyle ve özenle seçilen hekim ve  çalışan kadrosuyla  Silivri’de  sağlık alanında temiz bir sayfa açmaya çalışan Silivri Hayat Hastanesi hakkında  bu dedikodular daha öncede gündeme geldi.

İlk yıpratma çalışması hastanenin satılacağı şeklinde dedikodu ve gazete haberleriyle yapıldı. Oysa biz başta Silivri olmak üzere tüm Trakya’da sağlık hizmeti veren kuruluşlar arasında teknolojik yatırım ve sistem güvenirliliği açısından öncü olduk ve bu yatırımı planlarken satmayı hiç mi hiç düşünmedik. Aynı şekilde, özellikle Silivri ve Çatalca da halkımızın sağlık sorunların yanında,  elimizden geldiğince  her türlü sosyal sorumluluk  projesinde de yer almaya çalıştık. Bu yönümüzle belediye başkanlarımızdan, siyasi parti yöneticilerimizden, sivil toplum örgütlerimizden, muhtarlarımızdan  esnafımızdan sayısız takdirler aldık. Tüm bu süreçlerin sonunda Özel Sağlık Sektörü’nün ülkemizde yaşadığı sıkıntılardan biz de etkilendik.
Bildiğiniz gibi Ülkemizdeki bir çok özel hastane grubu bu sürece dayanamayarak, ya el değiştirmiş ya da yabancı fonlarla ortaklık yapısı kurmaya başlamıştır. Biz ise bu süreçte yıpransak da yolumuza yabancı ortak olmaksızın devam ediyoruz.
Bizi ikinci yıpratma çalışması ise battığımız iflas ettiğimiz şeklindeki dedikodu yayılması  ve yerel basın haberleri yoluyla denendi. Artık, bu arkadaşlarımız bizi asılsız ve mesnetsiz söylemleriyle yıpratamayacaklarını anlamalılar. Onlar yazmaya devam edecekler ama mahkeme kararlarıyla tekziplerimizi  ellerine aldıklarında mecburen  doğruları da yazacaklar.

Bu yapılan asılsız haberlerin  ne maksatla kimler tarafından yazdırıldığı herkes tarafından zaten biliniyor. Silivri Hayat Hastanesi’nin verdiği kaliteli ve güvenilir   hizmet boyutunu yakalayamayanların bizi yıpratma çalışmalarının ahlaki olmayan  biçimi ve  skandallarla dolu geçmişleri  bu tarzı vizyonlarına ve misyonlarına eklediklerinin de delili olmuştur. Ancak bu çevrelerin olumsuzluktan beslenme  şeklindeki  yaşam ve çalışma tarzına Silivri  ve Çatalca Halkı eminim ki gereken cevabı verecektir.
Bizim açımızdan yaşanılan sürecin ne olduğunu çalışanlarımız ve kamuoyuyla zaten paylaştık. Sizin aracılığınızla kamuoyunun yeniden bilgilendirilmesi sağlamak  bizim için  çok önemli ve bu noktadaki  yaklaşımıznız  için ayrıca teşekkür ederim.
Ülkemizde yaşanan Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın Özel Sağlık Sektörü’nü olumsuz yönde etkilediği herkes tarafından bilinen bir gerçek. Ayrıca Silivri Özelinde yaşanan ortaklık yapımızın  değişmesi  ve bunun sonucunda yatırım maliyetlerinin tamamının üzerimize kalması nedeniyle  bir ekonomik  sıkıntı döneminden geçtik. Bu dönem bizi karar alma süreçlerinde önemli bir yol ayrımına  sürükledi. Sosyal Güvenlik Kurumu  alacaklarımız ve borçlarımız arasındaki bozulan denge insan sermayemizi oluşturan çalışanlarımızı etkilemeye başlayınca yatırım sürecinden kaynaklı banka kredileri, leasing vb. borçlarımızı yeni Türk Ticaret Kanunu’nun sağladığı yasal düzenlemelerle yeniden yapılandırma kararı aldık. Burada ki temel gerekçe ve  amaç bin bir emekle  bir araya getirdiğimiz İnsan kaynağımızı, insan sermayemizi korumak ve kollamak olmuştur. Neden? diye sorulursa,  sağlık sektöründe teknolojik yatırım boyutunda ne kadar ileri ve büyük olursanız olun bilgi ve tecrübe ile yoğunlaşmış  insan kaynağınız olmadığı sürece bir anlam ifade etmez ve teknolojik yatırım bu anlamıyla geri planda kalır. İşte yaşanılan süreçte doğru tercihimiz olduğuna inandığım   bu insan kaynağımızdan  aldığımız  güçle inanıyorum ki bölge halkımızın sağlık sorunlarına çözüm olma noktasında daha bir çok başarıya imza atacağız.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
7 Yorum