Mehmet Mert

Mehmet Mert

Askerlerimiz Suriye'de....

Askerlerimiz Suriye'de....

 Dün sabaha karşı Mehmetçik Suriye'de IŞİD kontrolündeki, Suriye'nin Halep kentine bağlı Cerablus'a operasyon başlattı.

IŞİD veya DEAŞ.

Irak ve Şam İslam Devleti anlamını taşıyan bu dört harften oluşan terör örgütü 2014 yılından bu yana Türkiye'nin başına bela oldu.

Şehir merkezinde canlı bomba patlamaları.

Hücre evlerinde yetiştirilen teröristler.

Yetmedi son günlerde de uzaktan atılan top mermileri ve bombalar.

*

Kilis, Antep ve bölgedeki şehirlere aylardır birbiri ardına atılan top mermilerinde FETÖ kalkışması öncesi nereden atıldığı bilgisi de basına verilmiyordu.

Nihayet galiba emin olundu ki bu sabah net bir operasyon başlatıldı.

Kararlılığın bir başka göstergelerinden birisi de dün İstanbul'un, Pendik, Sancaktepe, Ümraniye ve Üsküdar gibi bir çok ilçesinde gerçekleşen IŞİD baskınlarında daha önceki alışkanlıkların dışına çıkılması oldu.

*

Geçtiğimiz aylarda gazetemizi ziyaret eden, CHP Milletvekili Eren Erdem ve Dr. Ali Şeker de bahsetmişti.

Birçok hücre evlerine IŞİD baskını yapıldığını ancak maalesef bu baskınlar sonucu birçok şüphelinin serbest bırakıldığını ısrarla söylemişlerdi bu vekiller.

Oysa dün gözaltına alınanlara aynı muamelelerin yapılmadığı kaydedildi.

Bu durum da maalesef akıllara dün o baskınları yapan güvenlik güçlerinin FETÖ'cü olma ihtimallerini getirmiş oldu.

*

Hasan Cemal dün yazısında şunlardan bahsetmiş; 'Yer yuvarlağında Türkiye’nin bulunduğu bölge cayır cayır yanıyor, kan gölü her geçen gün büyüyor.

İsrail, Gazze’yi yeniden bombalamaya başladı.

Çoktan beri Kürtler, Şiiler ve Sünniler arasında fiilen bölünmüş olan Irak’ta bu bölünmüşlük derinleşiyor.

Suriye de bölünme yolunda.

2011’den beri yaşanmakta olan iç savaş Suriye’yi kan ve ateşle paramparça ediyor.

Etnik, dinsel, mezhepsel açılardan rengârenk toplumları -ya da 72 milletten oluşan bizim gibi ülkeleri- demokrasi ve hukuktan uzak diktalar eliyle yönetmeye kalkışmanın -veya böyle ülkeleri dıştan müdahaleyle, savaşla Amerika gibi dönüştürmeye kalkışmanın- hazin sonu buydu.

Tıpkı Irak gibi Suriye’yi de bu saatten sonra, örneğin bir federasyon çatısı altında bile, tek parça halinde tutmak çok güçtü.

*

Hasan Cemal aslında bu satırları 2014'de yazdığı kitaptan alıntı yaparak paylaşmış ama aradan geçen bu sürede hiçbir değişiklik olmadığı için yazı güncelliğini korumaktaydı.

Bu sürede değişen tek şey dün iddia edilen FETÖ'nün bugün somut olarak gerçek yüzünü göstermesi oldu.

Ve bizler de doğal olarak bu durumdan dolayı daha fazla umutlanmak istiyoruz.

Daha fazla emin olmak istiyoruz.

Daha fazla karamsarlığa girmek istemiyoruz.

*

Düşünsenize PKK, Trükiey'ye savaş açmış ve IŞİD'e karşı mücadele veriyor.

Türkiye IŞİD, PKK, PYD ve FETÖ terörleri ile uğraşıyor.

FETÖ ve IŞİD arada bir PKK'ya karşı da birleşebiliyor, Türkiye'ye karşı da.

Türkiye ile PKK kırk yıldır savaşıyor.

FETÖ kırk yıldır devlete sızarak, sinsi savaşıyormuş iğrenç yüzünü yeni gösterdi.

IŞİD Suriye'deki boşluktan istifade buldu 2-3 yıldır Türkiye'nin başına bela oldu.

Doğumuzda Rusya, batımızda ABD bütün bu terör örgütlerini sadece izlemekle yetiniyor.

Zira az da olsa güç kaybedecek Türkiye ikisinin de işine geliyor.

Peki hepsinin amacı ne derseniz.

İran, İrak, Suriye ve Mısır gibi Türkiye'nin de parçalanması, zayıflaması, küçülmesi.

*

Anlayacağınız açmışlar ağızlarını bizim yapacağımız hataları bekliyorlar.

Ondört yıldır Türkiye'yi yöneten Adalet ve Kalkınma Partisi ise bir çok alanda başarılı olmasına rağmen ne yazık ki terör ve dost kaybedip düşman kazanma konusunda zaafiyet gösterdi.

Az da olsa şerden hayır çıktı da FETÖ gerçeği ile bir çok gerçek su yüzüne çıktı.

15 Temmuz sonrası aslında önemli manevralar atıldı.

En azından birçok hatalar farkedildi.

Dostların artılması düşmanların azalması için az da olsa adımlar atıldı.

İçerde ciddi bir birlik ve beraberlik havası esti.

Dışarda Rusya ile hemen sular ısındı ABD ile önce bir sert giriş yapıldı son günlerde bu ülkeye karşı da ılımlı yaklaşmalar gösterildi.

*

Ahmet Davutoğlu başbakanlığı bıraktığında birçok AK Parti'li gözyaşlarına boğulmuştu ama bugün Binali Yıldırım kısa sürede o ağlayanları mahçup etmeyi başardı.

Kim bilir belki de Davutoğlu başbakanlığında darbe kalkışması olsaydı daha fazla zararlı çıkabilirdi Türkiye.

Neyse tahminleri bırakıp gerçeklere gelelim.

Askerimiz Suriye'de.

Operasyon 70-80 kmlik alanın teöristlerden temizlenene kadar ve bir daha bu alana girmelerini engelleyene kadar sürecekmiş.

En az bir hafta öngörülürken ne kadar uzun sürmesi kestirilemiyor şimdilik.

*

Bizlere düşen; duyarlı yurttaşlar olarak gelişmeleri anı anına takip etmek.

Türkiye'nin ve mehmetçiğin başarısı için dua etmek.

Yöneticilerimizin ve devlet büyüklerimizin başarılı olmaları için, hata yapmamaları için, doğru adım atmaları için, ülkemizin daha müreffeh yarınlara ulaşması için de hem dua etmek hem uyarılarda bulunmak.

Halkımızın gerçekleri çok daha belirgin anlamaları için yardımcı olmak.

El ele vererek bütün bu zorlukların üstesinden gelmek için umutsuzluğa kapılmamak ve Türkiye'nin hala çok güçlü bir ülke olduğunu hiçbir zaman unutmamak...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Mert Arşivi