Genel Merkez ve İl Başkanlığı tarafından mevcut ilçe başkanı Dilek Demiral’in yeniden ilçe başkanı olması için karar kılındı. 

Genel Merkez ve İl Başkanlığı Dilek Demiral ismi üzerinde karar kılarken, Silivri Teşkilatı için bulunan bazı meclis üyeleri ve partililerin başka bir aday arayışı içine girmesi ve Demiral’in önünü kesmek için türlü türlü entrikalar çevirmesi akıl alır gibi değil. 

Bu kişilerin isimlerini tek tek buradan zikretmeyeceğim.

Çünkü hem Demiral o isimlerin kimler olduğunu çok iyi biliyor, hem de o entrikaları çevirenler kendilerinin kim olduklarını çok iyi biliyorlar. 

Neymiş efendim, Demiral dün Metin Karakaş’ın adamıymış, bugün Hüseyin Turan’ın adamı olmuş. 

2014 Yerel seçimlerinde de Belediye Başkan adayı Tahir Sert’in adamı olmakla suçlandı Demiral. 

Sizce Dilek Demiral’in birilerinin adamı olmaya ihtiyacı var mı? 

Demiral, Tülay Kaynarca sayesinde siyasete atılmış olabilir, Metin Karakaş’ın desteğiyle İlçe başkanı olmuş olabilir, ama birilerinin güdümünde hareket edecek veya birilerinin adamı olamayacak  kadar da zeki, eğitimli, tecrübeli  ve kişilik sahibi birisidir. 

Yahu Demiral ilçe Başkanı, Tahir Sert’te o partinin Belediye Başkan adayı. Demiral seçimlerde Tahir Sert’in yanında durmayıp ta ne yapacaktı?! 

Ya da ilçe başkanı Dilek Demiral değil de, başka bir isim olsaydı durum daha mı farklı olacaktı? 

Bırakın bu ucuz siyaseti beyler! 

Tamam direk yukarıdan isim belirtilerek, kongrede tek aday çıkartılması parti içi demokrasiye aykırı, ama sizlerin çevirdiği entrikalar, ürettiği dedikodular ise düpedüz hainliktir. 

Aynı gemide olmanıza rağmen, bedavadan meclis üyeliği koltuğuna oturmanıza rağmen, üstelik asıl göreviniz Silivri’nin ve Silivri halkının çıkarlarını korumak için rakibinize muhalefet etme göreviniz varken, siz tutmuş  aynı davanın içinde mücadele ettiğiniz İlçe Başkanınızı nasıl alaşağı ederizin hesaplarını yapıyorsunuz. 

Ayıp beyler, ayıp… 

Madem siz daha iyi biliyorsunuz bu siyaseti o zaman sağda solda dedikodu yapacağınıza, çıkın siz aday olun. 

Ama öyle bedavadan değil, elinizi taşın altına koyarak talip olun göreve.

 

Bir arkadaşımız köşe yazısına dip not düşmüş ve üstüne vazife olmadığı halde bazı siyasi partilerin de Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar’ın basına koyduğu kriter gibi kriter koyacağından bahsetmiş. 

Bence de kriter koysunlar. 

Ama ilk önce toplumun sorunlarına duyarsız kalıp, işi ticarete döken gazetecilere koyulsun o kriterler. 

Belediyeden üç kuruşluk ilan alacağım diye 3 maymunu oynayan arkadaşlara koysunlar kriter. 

İlçesinde uyuşturucu okullara kadar girmiş ama tek kalem oynatmayanlara koyulsun kriter. 

Milletin kafasını magazin haberleriyle dolduranlara koyulsun kriter. 

Bu örnekleri çoğaltabiliriz…

Velhasıl yaşadığı ilçenin sorunlarına değinmeyen, sorgulamayan, toplumsal olaylara duyarsız kalan bütün gazetecilere koyulsun kriter. 

Uyuşturucu illeti Silivri’de günden gençleri zehirlemeye devam ediyor. 

Sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler uyuşturucuya karşı bilgilendirme toplantıları düzenliyor, broşür dağıtıyor. 

Ama bir türlü uyuşturucu illetinin önün geçilemiyor. Önce ki gün meslektaşım Cem Güner bir okulun deposunda uyuşturucu sakladığı haberini skandal başlığıyla gündeme getirdi.  

Çokta güzel ve önemli bir habere imza attı Cem Güner. 

Kutluyorum kendisini… 

Ama bu olay skandaldan da öte tam bir rezillik bana göre. 

Okulun deposu uyuşturucu deposuna çevrilmişse, bu ilçede kimse Asayiş Berkemal demesin bana. 

Kusura bakmasınlar ama emniyet güçleri de yetersiz bu konuda. 

Anneler -babalar herkesten önce iş size düşüyor bu uyuşturucuyla mücadele etme mevzusunda. 

Lütfen önce siz sahip çıkın evlatlarınıza. 

Çünkü Silivri eski Silivri değil!

Kalın sağlıcakla…