CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu
Birlik olmak, beraber olmak ve sağlıklı tutarlı çözüm üretmek hepimizin görevi. Herkesin inanmasını istiyorum. Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Türkiye huzuru, bereketi, birlikteliği getirmek mümkündür. Bunun tek yolu vardır Cumhuriyet

Biz görüşü, kimliği, inancı, yaşam tarzı ne olursa olsun vatandaşlarımızı seviyoruz. Biz devletin bütçesine talip değil, vatandaşın sorunlarını çözmeye talibiz.

14 Mart Tıp Bayramı

Bütün sağlık çalışanlarına yürekten teşekkür ediyorum. Onların talepleri göz ardı edildi biliyoruz. Bir insanın hayatını kurtarmak için hayatını feda eden kişiye sağlık çalışanı denir.

Biz bütün sağlık çalışanlarına minnet borçluyuz. Onların en büyük zevki tedavi ettikleri hastanın yürüyerek hastaneden çıkmasıdır. Salgın sürecinde yaşamını yitiren sağlık çalışanlarıma Allahtan rahmet diliyoruz.

Onlar bunun meslek hastalığı sayılmasını istedi. İktidar izin vermiyor. Bizim bu konuda verdiğimiz mücadele ise ne yazık ki sayımızın eksikliği sebebiyle gerçekleşmedi ilk seçimde iktidar olunca gerçekleştireceğiz.

Dertsiz bir kişiyi bile görmedim

Uşak, Manisa ve İzmir'i ziyaret ettim. Herkesin derdi var. Dertsiz bir kişiyi bile görmedim. Onlara umut vermeye çalıştım. Bunu düzelteceğimizi söyledim. Muhtarlarla da ayrı bir toplantı yaptık.

Muhtarların aldıkları ödenekten tutun, kaldıkları yere kadar  bir çok sorunu dile getirdim. Ben, "Muhtarlara birer personel verilmeli bu kadar işsizlik varken" dediğim zaman dalga geçmeye başladılar.

Bunu da bütün muhtarlara havale ediyorum. Bizim bazı belediyelerimiz bunu zaten yapıyor ama gönül ister bu yasa olarak gündeme gelsin. Onların bütün sorunlarını çözeceğiz.

11 bin 500 kişi işsiz kalacak

Ege Bölgesi Yurt İşletmeciler ile bir araya geldik. 2020' yılın Mart'ından beri 1 lira bile kazanmış değiller. Öğrenciler dışında buraları kullanmak mümkün değil.

Çalışanlar var zorunlu olarak onlara Kısa Çalışma Ödeneği veriliyor onlar da kesilecek. Söyledikleri, 11 bin 500 kişi işsiz kalacak. 13 Mart itibariyle 435 yurdun kapatıldığını söylediler.

Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın kapılarının kendilerine kapalı olduklarını dile getirdiler. Çözüm üretmeyeceklerini biliyorum ama en azından en yetkili kişilere dertlerini anlatsınlar.

Bir kısım arkadaşım da Van'daydı. Sorunların bir benzeri de orada. Sınır kapısının kapalı olmasının büyük sorun olduğunu söylediler.

Salgın dolayısıyla kapalı ise Habur neden açık? Kapıkule açık? Neden İran'la olan ilişkilerimizde sınır kapısı kapalı? Vanlılar, acaba hükümet bilinçli olarak mı kapatıyor diye düşünüyor.

Biz de uğraşacağız, eğer açamazsak bu düşünceyi düşüneceğiz. Yarın sandık gelecek, o sınır kapısını açmayan iktidara ders vererek oy kullanacaksınız.

Sertifikalı Tarım Danışmanlığı

Sertifikalı Tarım Danışmanlığı, Tarım kanunu 9.maddesine göre var. Talepleri var. Çiftçiler ile yapılan sözleşme ile bizlerle yapılan sözleşmenin eşit olması lazım diyorlar.

Asgari ücretin altında bir aylık alıyorlar. Bu parayı asgari ücret belirledikten sonra belirleyin diyorlar. Şu anda 2 bin 520 lira aylık alıyorlar. Bunlar mühendis arkadaşlar.

Koltuğu haczedilen belediye başkanı

Aramızda Bozkurt Belediye Başkanımız var. Belediyeye bir haciz uygulandı. Olay, kendisi belediye başkanı olmadan önce bir kişi kolunu kaybediyor dava açılıyor ve davayı kazanıyor.

600 bin lira tazminat kazanıyor. 100 bin lira peşin vereyim devamı için sözleşme yapalım diyorlar. Sonra bir avukat devreye giriyor tamamını vereceksin diye haciz uyguluyorlar, duvardaki Atatürk posterini de istiyorlar. "O posteri bizden alamazsınız" diyor ve onu vermiyor.

Bozkurt ilçesinde yaşanan depremden sonra konutlar yapıldı. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanımızın desteği ile. Bu belediye başkanımıza haciz geliyor.
Danıştay'ın Andımız kararı

Danıştay bir karar verdi ortalık karıştı. 2013 yılında iktidar yani Erdoğan, bölücü terör örgütü ile masaya oturdu. Onların şartı neydi? "Andımızı kaldıracaksınız" Milli Eğitim Bakanlığı da talimat üzerine andımızı kaldırdı. Türk Eğitim Sen ise bir dava açarak yönetmelikte yapılan değişikliğin iptalini istedi. Danıştay ise değişikliği iptal etti.

Bunun üzerine bana soruldu. Yaptığım açıklama, o zaman tarafsız yayın yaptığına inandığım bir televizyon kanalı "Erdoğan'ın Danıştay hakimlerini aşağılayarak, azarlayarak meydan okuması insanın ağrına gidiyor.

Hakim konuşamaz, kararları ile konuşur. Danıştay kararını vermiştir, o kadara uyulması yani Andımız'ın okunması gerek. Danıştay Genel Kurulu'nda Erdoğan'ın istediği şekilde karar çıkacaktır. Bunu bir kenara yazın" diyorum 2018 yılında. 2 yıl geçti, bir karar alındı. 4 tane hakim tayin edildi. Andımızın okunması evet yasaklanmalıdır denildi.

Andımız konusu, doğruluğu, sevgiyi, saygıyı çocuklara anlatır. Ben o zaman Erdoğan'a sormuştum. Andımızın hangi cümlesinden rahatsızsın çık millete anlat demiştim.

Bunu dedim 2013 yılında geldik 2021 yılına bu soruma cevap alamadım. Şimdi vatanını, milletini seven ve AK Parti'ye oy veren, parantez içinde Sayın Bahçeli'ye de soruyorum. Sayın Erdoğan, Andımız'ın hangi cümlesinden rahatsızdır, çıksın açıklasın.

Kararı ben tahmin ettiğime göre kamuda uzun yıllar hocalık yapan Sayın Bahçeli'nin de tahmin etmiş olması lazım. Andımızı, Cumhur İttifakı kaldırdı. Sayın Bahçeli, Erdoğan'ı değil Danıştay'ı muhattap alıyorsa, yanlıştır. Hakimi atayan kim, kumpası ayarlayan kim? Erdoğan. Sen Erdoğan'ı değil Danıştay'ı suçluyorsun. Muhattap alacaksan Erdoğan'ı al.

Andımız'ın okunması istiyorsan, Erdoğan'ı ararsın, "Bu ant okunmadan biz bir daha bir araya gelemeyiz. Andımın okunmasını istiyorum" dersin. Yapar mı? Göreceğiz.

Herkes farkında ekonomik krizin

Ekonomi felaket. 2018' yılın 11 Ağustos'unda bir basın toplantısı yaptım. O zaman kriz ile karşı karşıyaydık. Ekonomik krizden nasıl atlatırız diye 13 madde açıkladım.

Kimseyi eleştirmedik bunların yapılması gerek dedik. Hiçbirine uyulmadı. O zaman bizi suçladılar. Şimdi herkes farkında ekonomik krizin. 2020' yılında bir buhranın içine düştük.

18 Mayıs 2020' yılında ekonomik buhrandan nasıl çıkarız diye bir basın toplantısı yaptım, 16 madde. Yine kimseyi suçlamadım. Tık yok, herhangi bir yorum da yok.

En son 12 Mart 2021'de Erdoğan ekonomi reformları tanıtım toplantısı yaptı. Herkes bekliyor hangi reformlar yapılacak ki buhrandan çıkılacak diye. Dağ fare doğurdu.

Kimsede heyecan yaratmadı. Yapamayacaklarını biliyordum. 2002' yılından beri 26'sı istihdamda teşvik olmak üzere toplam 23 reform paketi açıkladılar. Açıklanan her paketten sonra işsizlik arttı.

Bunlar yapamazlar. Türkiye'nin sorununu bunlar çözemezler. Kapasiteleri yok. Bunlar kontrolü kaybetmiş vaziyetteler. Eski Kalkınma Planlarından cümleleri kopyalamışlar. Böyle düzelmez ekonomi.

Kılıçdaroğlu'ndan ekonomi reçetesi

Haklı olarak bize soruyorlar, sen ne yapacağını anlat diye. Şimdi bunu anlatacağım.

1. Kamuda israfa derhal son vereceğiz.

Bakanlıklar ve bazı kamu kuruluşları kiralıklarda duruyor. Neden kira ödüyoruz? Bütün bakanlıklar ve kamu kuruluşları kendi binalarında oturacak.

Araba saltanatına son vereceğiz. Döviz garantili işler ivedilikle Türk lirasına çevrilecek. Yolsuzlukların üzerine kararlılıkla gideceğiz. Kamu ihalelerini canlı yayınlayacağız.

İsrafın ve yolsuzluğun kaynağı olan Kamu İhale Kanunu'nu değiştireceğiz. Kamu Özel işletmelerini kamulaştıracağız. Yapım ve maliyeti 85 milyon lira olan bir havalimanı 2044 yılına kadar bu şirkete 208 milyon 131 bin 332 euro para ödeyeceğiz.

Kimin sırtından ödenecek? Tüyü bitmemiş yetimin sırtından. Bunun adı yasal soygundur. CHP buna göz yummaz. Milletvekili sayısını da düşüreceğiz. 600 milletvekilinin yarısı el kaldırıp indirmekle meşgul.

Bunlara ben dünyanın parasını fakir fukaranın sırtından mı ödeyeceğim?Saraylardaki lükse son vereceğiz. Devleti yöneten adam örnek olacak topluma. 50 bin Euro'luk çanta ile gezerseniz güven vermezsiniz.

2.Herkesin can ve mal güvenliğini sağlayacağız.

Yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığını sağlayacağız. Kişiler farklı düşündü diye sabahın köründe kapısı kırılarak insanlar gözaltına alınmayacak. Demokrasiyi getireceğiz. Seçimle gelen, seçimle gidecek.

3. Devlet yönetiminde liyakat olacak.

İş ehline verilecek. Rüşvet alandan büyükelçi olmaz. Hırsızdan büyükelçi mi olur? Siz de hiç onur, şeref yok mu? Sahte diploma ile banka yönetim kuruluna üye olunmaz. Biz bitireceğiz bunları.

4. Kuruluş kanunlarına göre bağımsız olan kurumlara müdahale olmayacak.

Bu kurumlar iktidarın izlediği ekonomi politikasının gerekliliği yerine getirecekler. 128 milyar doların satışı hangi yöntem ile yapıldı? Cevabını istiyoruz. Hangi tarihlerde yapıldı. Hangi kurdan ne kadar döviz satıldı, bunun alıcıları kimlerdir? Kimlerin satış işleminde imzası vardır? Devlet soyuldu ya.

5. Devleti yönetenlerin iç borçlanmada işledikleri ilk günah bizim iktidarımız döneminde olmayacaktır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde kendi vatandaşınızdan dolar ile borçlanırsanız bunun adı ilk günahtır. İşsizin, apartman görevlisinin sırtına biniyor.

6. Ekonomik ve Sosyal Konseye işlev kazandıracağız.

Bunu kaldırıyorlar. Anayasal kurum ama çalıştırmıyorlar. "Ekonomi Koordinasyon Kurulu kurulacak" diyor. E zaten var bu kurul, haberleri yok.

7. Bütçe disiplinini tam sağlayacağız.

Türkiye Varlık Fonu dahil tamamını bütçe içine koyacağız. Borçlar Genel Müdürlüğü'nü kapatacağız. İnsan utanır bu müdürlüğü kurmaktan. Kaldıracağız bunu. Kasasındaki parayı bilmeyen devlet, devlet olmaz.

8. TBMM'de Kesin Hesap Komisyonu kuracağız.

İktidar olduğumuzda TBMM'de bu komisyon kurulacak. Geçen yılın bütçesinin hesaplarını muhalefet partisine vereceğiz. 5 kuruşun hesabını vermek onur olacak.

9. Ulusal Vergi Konseyi kuracağız.

Vergide adaleti sağlayacağız. Asgari ücret vergi mi öder ya adı üstünde asgari ücret. Faiz baronları dünyanın parasını götürüyorlar. Bu ayın Ocak ayında 624 milyon dolar dış borç faizi ödedik. Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığı risk altındadır bunun için söylüyoruz. İster dolar yükselsin ister faiz vurgunu onlar vuruyor.

Para bulamadılar, kuyumculara yarım kilo altın vereceksiniz diyorlar. Gücü kuyumcuya yetiyor. Sen saraydan tasarruf et kuyumcuları kurtar. Londra'daki tefecileri kuyumcular mı besledi?

10. Sayıştay'ın evrensel ölçütlerde denetim yapmasını sağlayacağız.

11. Stratejik Planlama Teşkilatı kuracağız.

Bunlar Devlet Planlama Teşkilatını kapattılar. Elin oğlu 50 yılı, 30 yılı, 40 yılı planlıyor. Var olan kaynaklar en verimli ve en çok kalkınmamıza hizmet edecek alanlarda kullanılacaktır.

83 milyon kişi plansızlıktan Londra'daki bir avuç tefeciye hizmet eder hale gelmiştir. Türkiye'nin geleceğini tehlikeye atıyorlar.

Paris İklim Sözleşmesi imzalamıyoruz. Parlamentodan geçirmiyoruz. Avrupa Yeşil Mutabakatı imzalamıyoruz. Bundan 2 yıl sonra bunu imzalamadığınız süre zarfından Avrupa'ya gönderdiğiniz her şey için vergi ödeyeceksiniz.

Bunu ben görüyorum, biz görüyoruz onlar görmüyor. Bunu düşünen var mı Saray'da? Yok. Bunlar dağılmış vaziyetteler. Devleti yönetemiyorlar. Bilgileri tamamen dumura uğramış.

12. Siyasi Ahlak Yasası'nı mutlaka çıkaracağız

Türkiye siyasetini kirlilikten arındıracağız. İhale takipçisi milletvekili olmaz. Siyasi Ahlak Yasası'nı mutlaka ama mutlaka çıkaracağız. Siyasetçi yalan söylemeyecek milletine, doğruları söyleyecek. Ahlakı egemen kılacağız siyasette.

13. Kavgacı ve ihvancı dış politikayı tamamen kaldıracağız

Kavga etmediğimiz kimse kalmadı. Kim zarar görüyor? İmalatçı, ihracatçı, esnaf, çiftçi hepsi zarar görüyor. Mısır'la niye kavga ettin? Mısır'ın içişlerine karışmak senin neyine? Şimdi de dönmüş yalvarıyorsun barışalım diye.

Bunlar devlet yönetmesini bilmiyor. Kinle, intikam duygusundan devlet yönetilmez.

Biraz da gülelim

Erdoğan gençlik kolları kurultayına katılmış. Konusu, "Bay Kemal". Türkiye'de işsizlik varmış umurunda değil. "Hayatı korku ile geçmiş, korkaksın, bitkinsin, senin öyle bir derdin yok" cümle biraz garip ama yine promterdan kopmuş anlaşılan.

Ben AK Parti Gençlik Kolları'ndaki gençlere şunu söylemek isterim. Erdoğan kimseden korkmaz sanıyorsunuz ama Erdoğan benden korkuyor. Çünkü, Erdoğan onun televizyon kanalında bile karşıma çıkmaya cesaret edemiyor. Çünkü o çok iyi biliyor ki onu madara edeceğim.

Kaynak: Halk TV

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.