Mehmet Mert

Mehmet Mert

Her bahar bir seçim yaşayabiliriz

Her bahar bir seçim yaşayabiliriz

 AK Parti İstanbul Milletvekili Tülay Kaynarca, dün birlikte kurucu üyesi olduğumuz İstanbul Yerel Gazeteciler Derneği'ni (İYGAD) ziyaret etti.

2002 yılında amma kafa yorarak ve uğraş vererek kurmuştuk İYGAD'ı.

Aradan geçen sürede dernek de görevinin başında bizler de elimizden geldiğince mesleğimizi icra ediyoruz.

Sevgili vekilimiz de mecliste iki dönemdir önemli çalışmalar gösteriyor.

Bir nezaket ziyaretinde ‘off the record’ konuşmaların yazılmayacağını söylememe gerek var mı bilmiyorum ama oftirikort dışı bazı bilgileri aktarmam gerektiğini de belirtmeliyim.

*

Öncelikle hepimizin merak ettiği seçimler, başkanlık sistemi, referandum, yerel seçimler, genel seçimler, cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda bir Ak Parti milletvekili bile maalesef net olarak zamanlamayı kestiremiyor.

Ülke olarak zaten hep bam güm gider olduk ya son yıllarda da bu bam gümler devam ediyor.

Daha önce beş yılda bir yapılan genel seçimler bildiğiniz gibi dört yıla indirilmişti.

Cumhurbaşkanlığı görev süresi 7 yıldan beş yıla düşürülmüş ve ayrıca TBMM yerine halkın oylarıyla seçilmesine karar verilmişti.

Bir tek yerel seçimler büyük bir ihtimal ile hep normal zamanlarında yapıldı.

Çünkü bu konuda Anayasa'nın ilgili maddesinin değiştirilmesi gerekiyor ki bu durumdan dolayı da yerel yöneticilerimiz önünü en fazla net gören siyasilerimiz olarak biliniyor.

*

Şimdi önümüzde bu tablo varken üstüne üstlük bir de başkanlık sistemi geldi karşımıza.

Anlayacağımız;

Başkanlık için referandum.

Referandumdan evet çıkarsa, başkanlık seçimleri.

Cumhurbaşkanlığı seçimi.

Genel seçim.

Yerel seçimler.

Ve bütün bu seçimlerin; 2017 ile 2019 yılları arasında yapılması yüksek ihtimal.

Ve yine bütün bu seçimler gerçekleşirse büyük bir ihtimal ile 3 ayda bir seçim yaşayacağız.

*

Tabi bunlar benim yorumlarım.

Sevgili meslektaşımız milletvekili Tülay Kaynarca'nın ağzından bir şeyler aldık tabi.

Dedik ya ‘off the record’ prensibine saygımızdan bizde saklı kalsın.

Ancak şu kadarını söyleyelim ki önümüzdeki iki yılda sandıktan sandığa koşabiliriz.

Peki ‘başkanlık’ sistemi ne aşamada diye bir soru gelse bu soruyu nasıl cevaplarız aktarayım.

Öncelikle MHP Lideri Devlet Bahçeli'siz bu işin netleşmesi zor gibi görülüyor.

Bahçeli öneri meclise gelirse ne diyecek.

Daha doğrusu öneri meclise gelmeden Bahçeli öneride her istediğini ekletmede, ne kadar etkin olacak.

Hadi öneri meclise geldi, meclisten onay alarak halka gitti, Bahçeli 'evet' için mi bastıracak 'hayır' için mi?

Bana öyle geliyor ki; her defasında Ak Parti'nin imdadına koşan Devlet Bahçeli yine bu görevine devam edecek.

Zira zaten az daha koltuğunu kaybedecek olan Bahçeli'nin imdadına Ak Parti yetişti de MHP'de lider değişikliği yaşanmadı.

*

Veya şöyle söyleyelim; 2018 Nisan'ında kurultay yaşayacak olan MHP'de o tarihe kadar koltuğunu sağlama alan Bahçeli de biliyor ki ilk kongrede koltuk tehlikede.

O halde ne yapmak lazım.

Başkanlık sitemi Türkiye'ye getirilirse tarihe geçecek olan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte MHP Lideri olarak kritik bir süreçte onunla birlikte hareket ederek tarihe geçen bir kişi olarak anılmak mı?

Yoksa bu tarihi değişikliği engelleyen kişi olarak anılmak mı?

Bence Devlet Bahçeli en çok bu ikilem içerisinde kalmış durumda.

*

Bizim bu yorumumuza Ak Parti'liler de farklı bakmıyordur tahminimce.

Onların da gözü Bahçeli'nin iki dudağı arasında kalmıştır.

Mecliste ne diyecek, teklif meclisten çıkarsa referandumda kararı ne olacak!

AK Parti'lileri korkutan bir ihtimal ise Devlet Bahçeli'nin getirilecek başkanlık teklifine mecliste evet diyerek referandum sürecinde bir konuyu bahane ederek anında taslağı kötüleyip seçmenlerini hayıra yönlendirmesi ve böylece teklifin referanduma takılması.

Böyle olunca ne mi olur.

Ak Parti büyük bir ihtimal ile parçalanır, zayıflar, hüsrana uğrar.

Bu durum diğer bütün seçimleri de etkileyeceği için bir başka değişle Ak Parti'yi ANAP benzeri bir son bekler.

Aksi de olursa zaten malumunuz.

Bugün Recep tayyip Erdoğan başkan.

Ak Parti en az 10 yıl yine iktidar.

*

Kısaca sevgili dostlar; 2017 ilk baharında referandum.

Refernadumda halk başkanlık sistemine evet derse; 2017 son baharında 'başkan' seçimi.

2018 ilk baharında genel seçimler.

2018 son baharında yerel seçimler.

2019'a girerken yeni bir Türkiye.

Yeni bir sistem.

Yeni milletvekilleri.

Yeni belediye başkanları.

Yine yeni yeniden bir Türkiye...

Açıkçası bir taraftan bu tarihi değişiklik gerçekleşirse bu süreci yaşayan bir yurttaş olarak; hem meraklı, hem heyecanlı hem de endişeli bir şekilde, Türkiye'nin bu sürecini izlemekteyiz...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Mert Arşivi