Aslında günler öncesinden sadece Silivri ve Trakya tarım programı vardı ama son anda Beylikdüzü ve Büyükçekmece'de programa eklenince az da olsa Silivri ve tarım mesajları sekteye uğradı.

Kılıçdaroğlu önce Silivri'de tarım ve üretim konusunda önemli mesajlar vererek TÜRAM projesine övgüler yağdırdı, Özcan Işıklar'ı kutladı ve “Bu proje madem Silivri'de, İstanbul'da hayata geçiyor o zaman Türkiye'nin her yerinde hayata geçebilir. Bunu da ancak CHP'li belediyeler gerçekleşir” dedi.

*

Daha buradan yeşil ve tarım konusunda mesajlar vermeye başlayan Kılıçdaroğlu, Beylikdüzü'nde de bunu devam ettirerek Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu ironik olarak katılımcılara tanıttı ve önce ‘Belediye başkanınız oldukça genç ve yakışıklı bir belediye başkanı’ dedikten hemen sonra ise şöyle seslendi:

Ancak belediye başkanınızın kötü bir huyu var. Bu başkan birmilyon metrekare alanı müteahhitlere vermek, beton yığınına çevirmek yerine yeşil alan olarak ilan ediyor. Senin aklın mı yok kardeşim neden böyle bir şey yapıyorsun.

Bu şekilde ironik olarak rantçı ve yeşil alanları inşaat yığınına çeviren belediye başkanlarına göndermelerde bulunan Kılıçdaroğlu bu konuşmayı yaptığında aslında müteahhit belediye başkanı Ekrem İmamoğlu'nu bir anlamda kendisi ile ilgili kamuyoundan yakıştırılmaya çalışılan eleştirileri aklarken bir başka belediye başkanlarına da göndermelerde bulunuyordu.

*
Doğrusu ben bu konuşma yapılırken en çok Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün'ün neler düşündüğünü merak ettim.

Her ne kadar Albatros olarak bilinen alanın ısrarla belediyenin tapulu malı olduğunu ve burayı ister satarım ister yaparım diye düşünse de Akgün, bugünlerde tekrar bu alanın ihaleye çıkartılması, satılıp satılmayacağı ve buranın akıbetinin bir türlü netlik kazanmaması eminim Akgün'ün de aklına gelmiştir.

Gerçi işin bir başka boyutu da burası ile ilgili CHP Genel Merkezi'nden detaylı bilgi istenilmesini ve bu bilgilerin incelenmesi sonucu alanın satılığa çıkarılmasının da 'CHP bu alanın satılmasına onay verdi' yorumunu yaptırabilir bize.

Bir başka yorumumuz da ise; hemen yanı başında Büyükçekmece'de böyle bir tartışmaya rağmen Beylikdüzü'nde inceden 'yeşil' mesajları veren Kılıçdaroğlu'nun gündeminde Albatros diye bir madde olmadığını söylersek sanırım buna da kimseler itiraz etmez.

Erken seçim ne zaman!

Bugünlerin başkanlık sistemi, terör olayları, FETO operasyonları kadar konuşulan ve merak edilen bir başka olayı ise ‘erken seçim’ meselesi. Hemen söyleyelim.

1 Erken seçim olacak ama yerel seçim kesinlikle zamanında olur.

2 Erken seçim olur ama mevcut belediye başkanları koltuklarını korumaya devam ederler.

3 Erken seçim olur ama önce başkanlık sistemi veya referandum kesinleşir.

4 Erken seçim olur ama sonuçlar çok fazla değişmez.

5 Erken seçim olur ama şansı yaver giden yine aday olur ve kazanır.

6 Erken seçim olur ama gene en çok kaybeden garibim vatandaş olur.

7 Erken seçim olur ama, sen de ben de yine kazanamayız boşuna kafanı yorma!

Dağınık makamlar!

Bugünlerde çok sık duyar oldum.

Büyükçekmece ve Beylikdüzü belediyeleri neden dağınık durumda.

Belediye başkanlarının neden birden fazla makamları var.

Bu iki ilçede belediye başkanına işi düşen nereye gideceğini bilmiyor.

Nereye gitse ‘başkan burada yok’ cevapları alıyor.

Bu durum hep böyle mi devam edecek diye...

Bu merak edilen sorulara bizim verebileceğimiz cevap şudur.

Tek makam olarak belediye

başkanlık makamlarında

oturanlara sanki kolay ulaşabiliyor musunuz?

Hadi buyurun denemesi bedava.

Bir gidin bakalım diğer ilçelerdeki belediye başkanalrının makamlarına görüşebilecek misiniz.

Önce güvenlik çemberi.

Ardından sekreterya çemberi.

Sonra özel kalem çemberi.

Sonra özelin özeli çemberi.

Ve nihayet hadi başkanlık makamına ulaştın.

Bu defa da başkanın kompleks çemberi!

Kısaca ‘anında belediye başkanıma ulaşmak, derdimi anlatmak istiyorum’ diye düşünüyorsanız.

Düşünmeye devam ederseniz iyi olur.

Zira bu düşüncenizin önümüzdeki 50 yılda gerçekleşmesi çok zor görünüyor!