Sevim Güney

Sevim Güney

Lanet olsun

Lanet olsun

Yazı yazarken, hiç bu kadar zorlandığımı hatırlamıyorum.  Türkiye yasa boğuldu. Acımız çok büyük, içimiz yandı.
Ellerim titriyor, kelimeleri seçemiyorum. 

Henüz, 20 yaşında bir çocuğun uğradığı, insanlık dışı saldırıyı hazmedemiyorum.  
Özgecan, Üniversite’de  Psikoloji bölümü,  1. Sınıf öğrencisiydi. Bindiği toplu taşıma aracında, üç kişi  hunharca  saldırdı. Tecavüze uğradı, bıçaklanarak öldürüldü. Yetmedi,  gözü dönmüş  caniler  tarafından, üzerine benzin dökülerek yakıldı. 

Olayla ilgili, üç katil zanlısı gözaltına alındı. Zanlılardan biri, evli ve bir çocuk babası. 
Diğer ikisi ise, 50 ve 20 yaşlarında.

Gencecik kıza tecavüze yeltenirken, yakarken, kendi çocuğu hiç mi geçmedi gözlerinin önünden?
Hiç mi acımadılar, nasıl kıydılar?

Ana-Baba olanlar daha iyi bilirler, evladının tırnağının ucuna zarar gelse, tarifsiz bir acı kor gibi yakar insanın içini. Annenin, babanın  kendi  gelecekleri ile ilgili hayalleri, evlat sahibi olmaları ile birlikte sona erer. Ondan sonra, mutluluğu, sevinci  çocukları ile  yaşarlar. Onların geleceği,  kendi hayalleri olur.

Acımasız katiller, sadece Özgecanı  değil, annesini, babasını, kardeşini de  öldürdüler.  Her gün öldürmeye de devam edecekler.
Sabah, süt içirip, okula yolladıkları, ne yazık ki insanlık dışı işlenen  bir cinayetle öldürülen kızlarının ölüm haberini alan, anne -babanın acısını yürekten paylaşıyorum. Allahtan sabır diliyorum.
Özgecan’ı  geri getiremeyecek olsa da,  katillerinin en ağır ceza ile cezalandırılması benim de dileğim. 

***

Bu vahşetin ardından yazılara, sorulan sorulara ve söylenenlere bakıyorum. Ben nerede yaşıyorum, bu insanlar ne diyor diye şaşırmaktan kendimi alamıyorum.
Farkında mısınız, artık hukukçular konuşmuyor.  Din alimleri(!) konuşuyor, hukuk adına.
Diyanete soruyorlar; “Tecavüzcüden imam olur mu? “ 

“Dinden çıkmasını gerektirecek bir sözü veya davranışı söz konusu olmadıkça  olur” diyor diyanet. 
Tecavüzcü, nasıl dindar olur,  hangi müslümanlıktan, hangi duadan bahsediyor bunlar?

Bir tarihte, "Hamile kadınların sokakta gezmesi doğru değil", "Çalışan kadın yuvasını dağıtıyor" diyen beyefendinin(!) röportajını okumuştum.  Orada bir soru vardı;
“Gazetelerde neden her gün kadın cinayeti haberi okuyoruz, ne diyorsunuz?”
Cevap; Erkekleri terbiye edemediğimizden.
“Nasıl terbiye edeceğiz?” 
“İslam'la.”
Ne ile terbiye edecekseniz, edin, ne önlem alacaksanız alın. Bitsin artık bu vahşet. 
Başka, Özgecan’lar  ölmesin!
***
Sevgiyle kalın
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Sevim Güney Arşivi