1984-89-94-99-2004-2009 yerel  seçimlerine  tanıklık ettim.  1989’da bağımsız aday oldum. Birkaç kez demokratik sol çevrelerden adaylık teklifleri aldım. Sözünü ettiğim yıllarda inat ve ısrarla yerellerde ve genelde aday belirleme yöntemlerinin anti demokratik olduğu üzerine uzun yazılar yazdım. Yine inat ve ısrarla aday belirlemelerinde atama yönteminin seçmene ve parti üyelerine ( hangi parti olduğu önemli değil) karşı küçültücü bir davranış olmak birlikte, demokratik  haklarında gaspı olduğunu, partilerde işletilmeyen demokrasinin toplumda da gelişemeyeceğini, hatta demokratik değerlerin toplumun algısında zaafa uğrayacağını anlattık.

Diktatöryel  lider sultasının seçmen ile seçilen arasında yabancılaşmanın yanı sıra, seçilenin seçmenlerden çok lidere bağlı, lidere endeksli , dar, elitist ve hatta kitlelerinin üzerinde baskı gücüne dönüşen bir yapıya dönüştüğünü yaşayarak öğrendik. Kararların kapalı kapılar ardında alındığı, denetlenmeyen,denetlenemeyen, hesap sorulamayan, bir şehrin, bir ilçenin, bir ülkenin kaderi, halkının demokratik iradesinden çok, siyasi parti liderlerin ve kademeli olarak belediye başkanlarının irade ve çıkarlarına hizmet eder  hale geldiğini defalarca yaşadık.

Kaçınılmaz son her şeyi bilen liderler. Kaba kalabalıklara dönüştürülen seçmen kitlesi.

Yalancılar – Talancılar – dilenciler düzeni  iddialarına uyan tablo.

Demokratik katılımı sözde değil özde pratiğe uygulamazsanız  kaçınılmaz son budur. yıllardan beri bencileyin buna karşı mücadele ettik.Parti liderlerinin önünde  görücülere  ve beğenilme turları atmadık. Hiç kimsenin nimetine ve lütufuna boyun eğmedik. Sağolsunlar  Yerel  Gazeteler'in bizim gibi  insanlara açtıkları sütunlarda demokrasi talebinden, eşit yurttaşlık talebinden, bu ülkeye ve hayata dair “benimde sözüm var”  talebinden hiçbir şart altında vazgeçmedik .

Ama görüyoruz ki 2014 Mart seçimlerine geldiğimizde değişen bir şey yok. Ülkenin ensesinde boza pişiren sistemin aktörleri değişti. Çok vatan kurtarıcılar geldi geçti. Yenileri işbaşında, demokrasinin ilerisi!  Gerisi çok tartışıldı. Bir seçim sistemi bile demokratikleştirilemedi.

12 Eylül seçim sistemi Filistin askısı gibi tüm ülkeyi ellerinden kollarından askıya almış.

Sistemin  efendileri işkenceci edesıyla güç kudret yarışı yapıyorlar. Olaki aykırı ses verenlere en güncel haliyle  bu ülkeninin başbakanı: “Kendine çok güveniyorsa gider bağımsız aday olursun. Ama siz gelip kendinize güvenmeyeceksiniz partiden aday olacaksınız sonrada  partinin iç disiplinine riayet etmeyeceksiniz. Parti displinine riayet edilmemesi olacak şey değil. ”  diyor. Aslında sözün özü budur. Bu durum sadece iktidar partisiyle sınırlı değildir. Tüm düzen partileri aynı özelliklere sahip. Yukarıda nimet ve lütuf dağıtanlar, aşağıda nimet ve lütuf bekliyenler. Alın size demokrasi.

Sözün Özü:Çağımızın iletişim olanaklarının nerdeyse tavan yaptığı günümüzde çare vardır.

 “Halkın Adayını Halk Belirler. İradem ve Oyum Bana Aittir,Başkasına Teslim Edilemez.” diyebildiğimiz de  eşit yurttaş olabiliriz.

 Unutmayın!  “Çözümün parçası olmayanlar, sorunların parçası olurlar”. Bizim oylarımız üzerinden kentlerimize, yaşam alanlarımıza, çevreye ve geleceğimize karşı sorun yaratanlardan ve kendilerini bulunmaz, erişilmez sanıp cüzdanlarını şişirenlere HAYIR

dediğimizde  çare için bir adım atılmış demektir.

***********

13 Aralık 2013 tarihinde Haberdar Gazetesi'nin 12. yıl dönümü kutlamaları tek kelimeyle çok güzeldi. Çok farklı görüşlerde insanlar bir araya geldi.Kısıtlı imkanlarla iğneyle  kuyu kazar gibi Haberdar'ı  12 yılına taşıyan Mehmet Mert arkadaşımızın gazeteciliğini ilk yıllardan beri tanır ve bilirim. Övgülerin tümünü katbe kat hak ediyor. Bizlerde haberdar dostları olarak ve ilkeli bir yerel gazeteciliğin demokratik mücadele açısında ne kadar değerli olduğununun her anını yaşamış biri olarak daha nice 12. yıllar diliyorum. Ayrıca bu uzun yol arkadaşlığının süresinde Haberdar da yazdığım yazılarıma  ve dayanışma bağlarımızın bir sembolü olarak tarafıma  verilen plaket benim için sürpriz olmuştur.Haberdar'la dayanışma ödüllü ödülsüz devam edecektir. Nice yıllara Haberdar.