Tükürdüklerini yalayacaklar

Erdoğan, “(Arkadaşlarımız yemin etmedikçe biz 4 yıl da olsa yemin etmeyeceğiz) dediler. Bakın bu sözü unutmayın. Ben açık söylüyorum. Bu tükürdüklerini yalayacaklar göreceksiniz yalayacaklar. Konu yargıda olduğu için ben birşey demem, diyemem. Ama göreceksiniz çünkü bunların kılavuzu yanlış. Biz çalışıyoruz, çalışacağız. Gece gündüz demeden çalışacağız. Hiç endişeniz olmasın” dedi. Erdoğan, Simav’da çadırkenti ziyaret etti. Halka seslenen Erdoğan, özetle şunları söyledi:

Yaygara yapmayın

- “Demokrasinin yeri neresi Meclis. Millet ne verdi size, görev verdi. Ne dedi, ‘git Meclis’te çalış’ dedi. Sokaklarda gidip de yaygara yap demedi. Şimdi geleceksin oradan üç aylık maaşını alacaksın. Bu maaşı ne karşılığında alıyorsun? Yahu çalışmayana para var mı? Çalışma yeri neresi; Meclis. Sana helal para gerekiyorsa geleceksin yemini yapacaksın orada çalışacaksın. Neymiş Başbakan bize yardımcı olsun. Başbakan sana niye yardımcı olsun? Bu ülke bir hukuk devleti. Siz bu işin olmayacağını bile bile yaptınız. Yasaları delmek için bunu yaptınız.

- Zannettiniz ki geçmişte bir iki kişiyle yapılan uygulama şimdi bize de yapılır. Ee yargı böyle bir karara evet demedi. O zaman yapmanız gereken şey gelip o yemini yapacaksınız ve hukuk nasıl çalışıyorsa öyle çalışacak. Ben birşey söyledim. Dedim ki, gelmemeleri Meclis’in çalışmasını engellemez. Ama bunların akıl hocaları da yanlış. Kendilerine yanlış akıl hocaları seçmişler. Önce çıktılar biz olmadan çalışmaz diyorlar. Çalışır arkadaş. Ben dedim ki, çalışır, gelmeseniz de çalışır. Bu anayasa böyle yapılmış bu yasalar böyle yapılmış, iktadara böyle bir gücü vermiş. Diyor ki onlar gelmese bile sen komisyonları da kurarsın, divanı da oluşturursun çalışmaya devam edersin. Biz çoğunluğun azınlığa tahakkümüne karşıyız.

% 50 boşuna mı verdi

- Ama kusura bakmayın da azınlığın çoğunluğa tahakkümüne de evet diyemeyiz. O zaman millet bize ne der ‘ya sana yüzde 50’yi boşuna mı verdim?’ der. Sen kendi hakkını savunamıyorsun. Bizim hakkımızı nasıl savunacaksın der. Onun için biz parlamentoya gelenlerle yolumuza devam ediyoruz, devam edeceğiz. Yarın (bugün) seçim yapacağız. Bunlar Silivri’de bulundukları yere tünel kazdılar, o tünelde çalışıyorlar. Biz ise milletin gönlüyle aramıza bağ kurduk, aramızdaki fark bu. Gelip o yemini yapacaklar göreceksiniz. Çünkü bunların işi her zaman blöf. Neymiş, onları millet seçti oraya gönderdi. Millet onları seçip göndermedi. Sen partinin amblemini koydun oraya. Eğer onları millet seçti gönderdi diyorsan bağımsız girseydiler.

- Gidip Yunanistan’da Sosyalist Enternasyonal’e bizi şikayet etmekle birşey elde edemezsin. Benim milletime gel, benim milletime. Bunun yeri burası. Yunanistan değil. Şurası burası değil, burası bunun yeri burası. Türk milletinden oy alacaksın gidip Sosyalist Enternasyonal’e şikayet edeceksin. Böyle şey olur mu?”

Ezanı dinlerken deprem oldu

Kütahya’nın Simav İlçesi’ne depremzedelerle görüşmeye giden Başbakan Tayyip Erdoğan otobüsün üzerinden konuşurken ikindi ezanı okunmaya başlandı. Bu sırada konuşmasına ara veren Erdoğan ezanın bitmesini beklerken, Richter ölçeğine göre 3.9 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Erdoğan’ın konuşma yaptığı alandakiler deprem olduğunu fark etti, ancak halk sarsıntılara alışık olduğu için panik yaşanmadı.

Başbakan ağzından kaçırdı

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, Simav ziyaretine eşlik eden Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu’nun bir daha bakan olmayacağını ağzından kaçırdı. Erdoğan, Simav’ın Karamanca Beldesi’nde vatandaşların su sorununun çözülmesini talep etmesi üzerine, “Gerekli dosyayı aldım, bakanıma ilettim. Gerçi kendisi kısa süre sonra emaneti devredecek ama yeni Çevre ve Şehircilik Bakanı’nı bu konuda haberdar edecek” dedi.