Mehmet Mert

Mehmet Mert

Türk işi!

Türk işi!

Türk işi!

 

Türk ve Japon iki yönetici danışmanlığı firmaları arasında yönetim taktikleri konulu bir yarışma yapılıyor.

Ne tür yarış yapalım derken, bir kürek yarışı düzenlenmesine karar veriyorlar.

Japonların takımında 10 kişi kürek çekiyor, 1 dümenci dümeni idare ediyor.

Türk Takımında ise 4 kişi kürek çekiyor, 3 dümenci şefi, 3 dümenci yardımcısı, 1 kişi de dümenci olarak dümeni kullanıyor.

Her iki takımda, zorlu bir hazırlık döneminden geçiyor.

Büyük yarış günü geliyor ve iki takımda hazır şekilde yarışa başlıyor. Japonlar birinci yarışı bir kilometre farkla kazanıyor. Yarış sonrası Türk takımı çok sarsılıyor. Türk yönetimi yarışın açık farkla kaybedilmesinin nedeninin araştırmaya başlıyor.

Yapılan uzun toplantılar ve uzun suçlamalar sonucu rapor çıkıyor, ‘’yönetimdeki düzeni güçlendirmek için yönetim değiştirilmeli. 1 dümenci ve 4 dümenci yardımcısı 4 dümenci şefi ve 2 kürekçi atanmalı’’ deniyor.

Japonlar ikinci yarışa hazır vaziyetteler.

11 kişilik Türk takımı da bu yarışa tekrar hazır durumdalar. Japonların takımında 10 kişi yine kürek çekiyor, 1 dümenci dümeni kullanıyor.

Türk Takımında ise yeni yapılanma şekli;

1 Dümenci

4 Dümenci yardımcısı

4 Dümenci şefi

2 Kürekçi

İkinci yarışı Japonlar iki kilometre arayla kazanıyorlar. Tepesi atan Türk yönetici danışmanlığı yetkilileri hemen toplantı yapıyor. Yarışın kaybedilmesinden sorumlu tutulan 2 kürekçi kovuluyor. Diğerlerine üstün katkılarından dolayı ikramiye veriliyor.

 

* **

 

Biz de böyle işine gelirse.

Emekten yana olan, çalışan, çırpınan ter döken hep cezalanır.

Yan gelip yatan hamuruyla götüren ödüllendirilir.

Günümüzde buna daha net ve açık hemen hemen hergün şahit olmuyor muyuz?

Özellikle belediyelerimize bir bakın bakalım neler dönüyor?

Kim kime dum duma.

Al birisini vur ötekine.

Hepsi aynı!

Aynı tastan çorba içip aynı hamamda yıkanmıyorlar mı?

Peki nereye kadar bu böyle yürüyecek?

Kim bilir?

 

* **

 

Bakın Nietzsche ne demiş.

  

Cahil bir toplum, özgür bırakılıp kendine seçim hakkı verilse dahi, hiçbir zaman özgür bir seçim yapamaz. Sadece seçim yaptığını zanneder. Cahil toplumla seçim yapmak, okuma yazma bilmeyen adama hangi kitabı okuyacağını sormak kadar ahmaklıktır.

Böyle bir seçimle iktidara gelenler, düzenledikleri tiyatro ile halkın egemenliğini çalan zalim ve madrabaz hainlerdir!"

Bu sözün üzerine daha ne denir ki?

Çok net ve anlaşılır!

Bizleri yönetenleri özgürce seçeceğimiz güne kadar hepimize geçmiş olsun!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Mert Arşivi