Yaz, kuraklıkla geliyor: Alarm zilleri çalıyor

Yaz, kuraklıkla geliyor: Alarm zilleri çalıyor
Uzmanlar, 2021 yazının normalden daha az yağışlı geçeceğini kaydederken, yaygınlaşacak kuraklığa dair acil önlemler alınması gerektiğini söylüyor.

Pandeminin ardından birçok uzmanın dikkat çektiği kuraklık tehlikesi devam ediyor. 

Uzmanların çalışmalarına göre yaz, kuraklıkla birlikte gelecek. 

SU SIKINTISI ARTACAK

Konuyu değerlendiren Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, “Kuraklığın şiddetlenmesi ve yaygınlaşması bekleniyor. Eğer gerçekleşirse, son yıllarda olduğu gibi sonbahara daha şiddetlenmiş-uzamış kuraklık koşulları altında girebiliriz” diyerek tehlikenin boyutuna dikkat çekti.

Kuraklık olaylarının 2021 Ocak ayı ortasına kadar etkisini sürdürdüğünü söyleyen Türkeş, “Genel olarak ocak ortasında etkili olmaya başlayan kuvvetli ve bereketli yağışlar, kuzeybatı, Kuzey ve Kuzeydoğu bölgelerinde yaşanan kuraklıkların etkisini giderdi. Ancak Karadeniz Bölgesi ve kuzeydoğu Anadolu bölümü ile İç Anadolu’nun kuzey bölümleri dışında kuraklığın etkisini giderecek yeterli yağışların olasılığı oldukça düşük.

Yaz ise normallerine göre daha az yağışlı geçebileceğini gösteriyor. Artan nüfusun ve yüksek kentleşme nedeniyle su yetersizliğinin ve krizinin başlayacağı, buna bağlı olarak da genel bir su sıkıntısı yaşanabileceği söylenebilir” diye konuştu.

''GIDA FİYATLARINA ETKİ EDECEK''

CHP Bursa Milletvekili ve Genel Başkan Tarım Politikaları Başdanışmanı Orhan Sarıbal, kuraklığın sadece üretime değil gıda fiyatlarına da etki edeceğine dikkat çekti: “Sadece tarımsal üretime değil gıda fiyatlarına da etki edecek. Gıda üzerinden oluşabilecek bazı olumsuzlukları şimdiden görüyoruz. Sadece geçen yılla bu yıl arasında yüzde 35’in üzerinde bir yağış düşüklüğü vardı. Özellikle ocak, şubat, mart ve nisan aylarında başağın oluşması için bu yağmurlar gerekli.”

''ACİL ÖNLEM ALINMALI''

İktidarın kuraklıkla ilgili herhangi bir faaliyette bulunmadığının altını çizen Sarıbal, tarıma yeterli suyun sağlanmama nedenine su politikası uygulanmamasını gösterdi. Sarıbal, en son 2008 yılında kuraklık yaşandığını kaydetti.

Sarıbal, “O gün bu gündür iktidar gerekli çalışma yapmamış. Kendi suyumuzdan yararlanamamış, kendi suyumuzdan elde ettiğimiz elektriği kullanamamışız. Bunun politik bir mesele olduğunu, iktidardan kaynaklandığını söyleyebiliriz. Şu anda buğday, arpa mercimek fiyatı serbest piyasada iktidarın açıkladığı fiyatın üzerine çıktı. Çünkü ürün yok, talep var'' diye konuştu.

SU SEVİYESİ DÜŞÜYOR

Su Politikaları Derneği (SPD) Başkanı Dursun Yıldız ise, önlem almak için kuraklığın beklenmemesi gerektiğini vurguladı: “Kuraklık haritaları Türkiye’nin meteorolojik kuraklık yaşadığını ve önümüzdeki döneme kuraklık risk yönetimi açısından hazırlık yapması gerektiğini ortaya koyuyor.

Türkiye geçen yıl da yarı kurak bir dönem geçirmişti. Kısıntılı Sulama Programı gibi tedbirlerin diğer bölgelerde de masada olması lazım. Kuraklık sadece kuru tarımı değil sulu tarımı da vurdu. Daha çok Güneydoğu Anadolu, Konya kapalı havzası, Güney Ege bölgesindeki kuraklık nedeniyle nisan ayı yağışlarındaki azalma sadece kuru tarımı etkilemedi.

Kentlerimizin kullandığı suların yarısı yeraltı suyundan çekiliyor. Bu çekim yüzey sularının azaldığı kurak dönemlerde artıyor ve seviye düşüyor. Ancak bu görünmeyen kaynak olduğu için pek gündeme gelmiyor. Bu suların tekrar beslenerek aynı seviyeye gelmesi çok uzun zaman alır veya hiç gerçekleşmeyebilir.”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.