Geçen ay CHP Mersin milletvekili Ali Rıza Öztürk  hükümete,Apo’ya neden televizyon verildiğini sordu.Adalet Bakanı bu soruya,”Apo terör örgütü üyesi değil,tehlikeli de değil” yanıtını verdi.

Yalnız Adalet Bakanı değil,tüm AKP’liler ağız birliği etmişçesine,açılım sürecine girildiğinden beri Apo savunuculu yapmaktalar.PKK’lilere terörist değil  “aktivist” diyorlar.Polis teşkilatı kurmalarına bile göz yumuyorlar.Apo’yu serbest bırakacaklar ama milletten korkuyorlar.Erdoğan havayı kolluyor.Önce bunun ortamını hazırlamaya çalışıyor.

Milleti Apo’nun affına razı etmenin yollarını arıyor.

Erdoğan,bizzat seçtiği akilleri Anadolu’ya sırf bunun için gönderdi.Ruhlarını satan  akiller bin bir yalanla halkı kandırarak Apo’yu masum  gösterecek,affedilmesine razı edeceklerdi.Bunun için her boyaya girdiler,er şeyi dediler.

”Apo önemli biridir,Türkiye için şanstır”dediler, ”Öldürülen PKK’liler öz evladımızdır,onlarla birlikte ölmek isteriz” dediler,”Apo Atatürk gibi karizmatiktir” bile dediler.Fakat olmadı.Halk izin vermedi.Açılım da,Apo’nun affı projesi de suya düştü.

Şimdi AKP ile PKK,Apo’nun serbest bırakılması için yeni bir senaryo yazıyorlar.Buna göre Apo,sağlığının iyi olmadığını söyleyerek İmralı’ya bir doktorlar heyeti isteyecek,hükümet derhal bu heyeti gönderecek,heyet onu muayene ederek salıverilmesine karar verecek,bu karar hükümetçe uygulanarak Teröristbaşı dışarı çıkarılacak.Son mizansen bu.

Hükümet,Apo’nun serbest kalabilmesi için neden çırpınıyor, niçin planlar yapıyor,yollar arıyor? Neden  kendini buna mecbur hissediyor? Çünkü AKP PKK’ye,Türkiye sınırları dışına çıkma karşılığında bazı taahhütlerde bulundu.Şimdi PKK Erdoğan’a diyor ki;”eğer verdiğin sözleri tutup da Apo’yu serbest bırakmazsan,bize verdiğin sözleri millete açıklarız.”Apo da İmralı’dan seslenerek,”sağlığım bozuk,eğer bana bir şey olursa süreç tıkanır,savaş çıkar.Bu nedenle beni bir an önce salıverin.”diyor.

Oyunun tam bu aşamasında PKK,kendi içinde göstermelik bir yönetim değişikliğine gidiyor,  böylece Erdoğan’ı,yeniden silaha sarılmakla  tehdit ediyor.

İşte bu nedenlerden dolayı Erdoğan,yeni Anayasa yapma,kendi Anayasa’sını referanduma sunma,Başkanlık sistemini getirme ve Başkan olma gibi hayallerinin tümünü unutarak,sınır ötesine çekilme karşılığında PKK’ye verdiği sözlerin baskısından kurtulabilmenin yollarını arıyor; apo’ya af çıkartarak nefes almak istiyor ama bunu yapamıyor.

Erdoğan halkla PKK arasında sıkışmış,üst üste gelen olumsuzluklardan bunalmış durumda.Bunları aşamıyor.Yaklaşan seçimlerin  baskısından da  kurtulamıyor.Hiç hesapta olmayan Mursi’nin düşüşü  uykularını kaçırıyor;Taksim Direnişi kabusu oluyor.

Bu açmazlar içinde kıvranan Erdoğan’a muhalefetten yardım gelmezse,Fetullah’ın kapısını çalarak yardım dileyecek.Nitekim bu yola da girilmiştir.

Bu yaz çok şeye gebe.