Barış kelimesinin masumiyetine sığınarak Kandil’le İmralı arasında ulaklık yapanlar;meydanlarda TSK’ye,Türk bayrağına ve cumhuriyetin değerlerine küfredenler;iki ay boyunca barış adına sadece 40 bin insanın katiline methiye düzenler;anaların acılarını depreştirip onları gözyaşlarına boğanlar…Nankörler,sözde savaş karşıtları,yalancı barış yanlıları.

AKİLLER BARIŞÇI MIYDI?

Devletten aldığınız yüklü paralar karşılığında PKK ile sözde barışı sağlamak için oradan oraya koştunuz.Görevinizi yarı ifa ettiniz.Gerçekten barış yanlısı idiyseniz,Suriye’ye savaş tamtamları çalınırken neredeydiniz? Çıksaydınız  ortaya da millet gerçekten barıştan yana olduğunuzu  görseydi ya. Sizin için ne güzel fırsattı.Koysaydınız  ortaya barış için çarpan yüreğinizi de durdursaydınız ya bu haksız,hukuksuz savaş çığırtkanlığını.Önleseydiniz ya mazlum Suriye halkına yönelik bu Haçlı saldırı tehdidini.

PKK hamiliğinde gösterdiğiniz performansı,o görevi  icra ederken Türklüğe hakarette sergilediğiniz cevvalliği burada da gösterseydiniz de görseydik ya  neyin peşinde olduğunuzu.Tam sırasıydı heykelleri dikilecek barış havarileri olduğunuzu göstermenin.Elleri tetiğe gitmekte olan insan avcılarını durdurmanızın.

“Durun!yapmayın!” demenizin.”Barış insanlıktır.Savaşsa barbarlık” diye haykırmanızın.Tam sırasıydı.

SAHTE BARIŞÇILAR TAM SİPER

Akiller olarak ciğerleri yanmış analara ve ”PKK ile barışa hayır!”diyenlere  söylediğiniz barışa dair sözlerin birkaçını bile hatırlayıp da Suriye’ye savaş çığırtkanlığı yapanlara söyleyebilseydiniz eğer,sizleri yanlış tanıdığımıza hükmederek özür dilerdik belki.

Sizlere verilen görev,PKK’yi aklamak olduğu için,”biz barış istiyoruz.Savaşa karşıyız” diyordunuz.”Yurtta barış dünyada barış!” diyemiyordunuz ama yarım ağızla da olsa,”barış” sözcüğünü telaffuz ediyordunuz.

SAVAŞ TAMTAMLARI ÇALARKEN

Savaşa karşı olan gerçek barış insanlarıydınız da akillik göreviniz bittikten sonra,neden gidip Suriye sınırından içeri girip,baltalarını biledikten sonra kafa kesmek için tekrar yılan gibi Suriye içlerine akan canilere,”durun” demediniz? Neden sınıra konuşlanarak namlularını Suriye halkına doğrultan tankların önüne yatmadınız?

Niçin “Kahrolsun savaş! Yaşasın barış!” diye haykırmadınız?

Bunların hiçbirini yapmadınız,yapamazdınız.Çünkü sizler “akil” değil,mevcut otoritenin tek başına belirleyip Anadolu’ya gönderdiği PKK misyonerleriydiniz.Derdiniz ”barış” değildi,başkaydı.Ama başaramadınız.Boşuna kürek çektiniz.Kefil olduğunuz cinayet örgütü,”biz çekilmemiştik” diyor.Yani barışmak niyetinde değildik diyor.

Herhalde kullanıldığınızı anladınız da onun için şimdi ortalarda görünmüyorsunuz.