Umutların bittiği yerde hep yeni filizler yeşerir.Önemli olan o filizleri büyütüp yaşatmak ve çoğaltmaktır.

12 yıldır ülkenin  üstüne bir kabus gibi çöken Erdoğan ilk yenilgisini Yalova ve Ağrı da aldı.Devletin tüm imkanlarını kullanmasına seçim rüşveti sayılabilecek vaatlere rağmen ekmek arası kavurma yiyenler hesabı ödemeden kaçtılar.
“İş yapsın da yesin” diyenler kutuları kasaları türgevleri gemileri villaları sıfırlamaları görmeyen gözler iş dediklerinin aslında birer alicengiz oyunu olduğunu hala görmemekte ısrar ediyorlar.

Binlerce şaibe ve halkı kandırma yöntemleri arasından sıradan seçtiğim bir konu var İstanbul Türkiye de ki rantın anası. İstanbul da oynanan şu oyun tam bir göz boyama insanlara cambaza bak derken altındaki donu çekip almaktır.
Kentin en işlek caddelerinde çok değerli yeşil akanlar parklar bahçeler hatta eski mezarlıklar bile yüksek binalara beton yığınlarına dönüştürülürken kendi boydan boya bölen oto yolların kenarları ayda bir değiştirilen çiceklar ağaçlarla donatılıyor.

İstanbul’a dışarıdan gelen ya da bir mahallede beton yığınları arasında yaşayan  insanlar oto yola çıktığında yemyeşil İstanbul görüyorlar ve İstanbul’un yeşile bezenmiş bir kent olduğunu sanıyorlar.Aslında bu yöntem çok akılcı bir yoldur.Bu aklı kim vermişse bunlara ona dua etsinler.

12 yıl önce bir tanıdığım 500 Tl.borç bulmak için kapı kapı dolaşırken bu gün altında iki mercedes bir audisi ve kentin en mutena yerinde villası var.Tatile İtalyaya gidiyor.Hollandada sıkı dosluklar kurmuş.İşi belediyeye lale satmak.Lale ömrü 15-20 gün olan bir çicek ilk baharda istanbul oto yol kenarlarını kıyıda köşede kalmış bir iki parkı süslüyor.

İşte İstanbul halkının hizmet dediği gözlerini okşayan en önemli şeylerden biri yandaşları zengin eden çiçek ağaç ve sulama işleri otoyol kenarındaki ağaçlarla göz boyama taktiğidir.

Hele birde Anadolu dan İstanbul’a gelmişseniz yada transit geçiyorsanız girişten çıkışa kadar gördüğünüz yeşillikler çiçekler sizi büyülüyecek vay be işte hizmet yapmış adamlar İstanbul’u yeşile boyamışlar diye düşüneceksinizdir.
 Aslında onların İstanbul’un akçiğerleri olan ormanları üçüncü köprü için başka çözümler varken nasıl hoyratça yok ettiklerini kent içindeki oksijen kaynağı parkları nasıl avm.ye dönüştürdüklerini,Toki denen devasa şaibelerin kaynağı kurumun kentsel dönüşüm adı altında  yaptığı dönüşümü nasıl APO ile yapılan antlaşma gereğince G.doğudaki dönüşüme çevirdiklerini  toplumun görmesi olanaksız gibi.Sürekli din ile türban ile cami ile iane ile uyutulan gördüklerine duyduklarına bile inanmayan insanlara bunu anlatmanın yolu bulunmalı.

Yol kenarlarındaki bu göz boyama işini kimse hafife almasın.İstanbul da yaşayanların neredeyse 3/2 sinin günlük yaşamı otomobil içinde geçiyor.Aracınızın dur-kalkında trafikten sıkıldığınızda stresinizin tavan yaptığı anda baktığınız yeşillikler çiçekler size yaşama sevinci ve çoşku verecektir.Sitresinizi azlatacaktır.Ve sevmesenizde bunların sahte göz boyama olduğunu bilsenizde hizmet olarak algılayacaksınızdır.Bunu küçümsemeyin çok iyi düşünülmüş arkasında üstelik rant olan güzel bir alicengiz oyunudur bu.

Yalova inşallah bir milad olurda bu toplum yeniden filizlenir ve doğar küllerinden.