Hasan Hınıslı

Hasan Hınıslı

12 Eylül, 28 Şubat, 27 Nisan Ve Sonrası!

Emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın Genelkurmay Başkanı olduğu dönemde, TSK’nin internet sitesinde yayınlanan ve literatüre ’e-muhtıra olarak geçen bilgi notunda, Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili TSK’nin laiklik konusundaki duyarlılığı dile getirilmişti. e-muhtıradan tam bir hafta sonra 4 Mayıs’ta Başbakan Erdoğan, Yaşar Büyükanıt ile Dolmabahçe Sarayı’nda bir araya gelmiş ve iki saat görüşmüşlerdi. Bu gizli görüşmenin içeriği halen açıklanmamıştır. Erdoğan bu konudaki sorulara “Kesinlikle hiçbir açıklama yapmayacağım” demeyi halen sürdürmektedir.

27 Nisan bildirgesi bir muhtıradır teknoloji kullanarak yapılan yasadışı bir uyarıdır, yani muhtıra. Sürekli darbe mağdurluğunu oynayan ve siyasal varlığını kök olarak 12 Eylül darbesine borçlu olan iktidar partisi darbeye önlem almama ısrarı ile ne kadar mağdur olduğunu kanıtlamıştır.

Yönetemeyince sarıldıkları tek şey vardır; Darbe!

Bu darbeyi eskiden askere yaptırırlardı, şimdi ise sivil darbeciler demokratik görünmek adına üniformayı çıkartmaya çalışıyorlar. Lakin yıllardır bu konuda kontrolü elinde tutmuş olan ve buna alışık olan üniformalılar tedbiri elden bırakmıyor, Bu hakkı kendinde gördüğü için geri adım atmamaya kararlı görünüyor. Doğal olarakta her iki tarafta (sonunda taraf oldular); Biz sizden daha çok ülkeyi seviyoruz ayağına yattılar.

Bütün dünyanın bildiği bir şey var ki geri kalmış ülkelerde darbeler ABD izni olmadan asla olmaz. ABD ise klasik Ortadoğu Afrika ya da Latin Amerika tipi darbelere son vereli nerdeyse çeyrek asır oldu. Bu tür darbelerin sonuç vermediğini anladı, zamana yayarak sivil görüntülü radikal değişim/darbelere sarıldı.

ABD haber alma örgütü CIA bu tür darbelere karşı olduğunu kendi açıkladı.

Askerleri seversiniz ya da sevmezsiniz, ama böyle darbe raporlarını bana göre yeni mezun çömez tabir edilen teğmen bile böyle e-muhtıra yazmaz, hatta asteğmen dahi yazmaz. O yüzden o konuya bahis raporu hazırladığı iddia edilen albay mıdır, orduyu tam bilmeyen acemi bir er’midir pek bilemiyoruz. Lakin 27 Nisanı “yazanı da, yapanı da, ödüllendireni de” tüm ülke halkı olarak detaylarıyla biliyoruz.

Amerikanistler ile Kemalistlerin savaşı sürüyor. Buna şöyle de diyebiliriz Amerika’yı sevenler ile Türkiye’yi sevenlerin savaşı.

27 Nisanda hiç bir ülkenin başına gelmesini arzu etmediğimiz bir durum Türkiye’nin başına gelmiş olup mevcutta mazlumu oynatan AKP’nin olağan iktidarının ihtiyacı duyularak 27 Nisanla beraber yeri sağlamlaştırılmıştır.

Bu sağlamlaştırma işinin teyit mekânı Dolmabahçe sarayı olup mimarı ise o günkü mevcut GKB Yaşar Büyükanıt ile o gün ve devamı olan bugün Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan’dır.

Siyasette taktikler her zaman olağan kabul edilmiş olup bu taktiğin tuzağına düşenlerin olması da o kadar olağandır.

Bakınız Yaşar paşa o günkü dediğini bugün nasıl reddediyor; “27 Nisan’la ilgili eleştirileri dinliyorum, okuyorum ve üzülüyorum. 27 Nisan sürekli gündeme getiriliyor. Bu bildiri Türk Silahlı Kuvvetleri’nin cumhurbaşkanlığı seçimine müdahalesi olarak yorumlanıyor. Oysa öyle değil.”

Peki nasıl?

Evet, şimdi Yaşar paşaya sorarlar; 27 Nisan sabahı yüzünüzdeki bir çocuğun kulağını çekmiş gibi duran o mağrur ifade neydi?

Yaşar paşa bize bunları hiç anlatma, boşuna uğraşma, o gün yapılan direkt ve dolaysız bir müdahaledir, ihtardır, uyarıdır, kulak çekmedir bunu böyle yapın yoksaaaaaa ben bilirim işimi diyerek parmak sallamaktır!

Bu arada düne kadar, OYAK MAİS, OMSAN, OYTAŞ, OYAK SAVUNMA VE GÜVENLİK SİSTEMLERİ, OYAK TEKNOLOJİ, OYAK İNŞAAT, OYAK PAZARLAMA, OYAK GİRİŞİM, ETİ PAZARLAMA, ATAER HOLDİNG, ADANA ÇİMENTO, MARDİN ÇİMENTO, BOLU ÇİMENTO, ÜNYE ÇİMENTO, ASLAN ÇİMENTO, BİRÇİM ÇİMENTO VE MADENCİLİK, OYKA KAĞIT AMBALAJ, OYAK RENAULT, AYAS ENERJİ, İSKEN, OYAK ENERJİ, HEKTAŞ, TUKAŞ, TAM GIDA, OYAK ANKER, BANKOYAK, YATIRIM MENKUL DEĞERLER, ORFİN FİNANSMAN Buna benzer bir çok ticari kurumu olan tek ordu TSK dır, bu gerçeği atlamıyoruz…

Çevik Bir, 27 Nisanda en çok konuşulan isimlerden biri olmasına rağmen neden yıllarca susuldu? Bu ülkede garip şeyler olur işin garibi neden esasa değilde tali olana ses çıkar? Bilen varsa bir adım öne çıksın diyeceğim, lakin bunu hepimiz biliyoruz, susuyoruz, uyuyoruz, uyutuluyoruz. Bizde diyoruz ki; İki kişinin bildiği devletten saklanan devlet sırrı olamaz, Olsa olsa özel durum olur! Kısacası hiç kimse merak etmesin TSK ile hükümet uyum içinde çalışıyorlar!

Ordunun Beyleri(!)


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Hınıslı Arşivi