Sivas katliamının üzerinden 21 yıl geçti.

Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen Sivas katliamının üzerinden 21 yıl geçti.
Sivas Katliamı ya da Madımak Olayı, 2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas'ta Pir Sultan Abdal Kültür Derneği tarafından organize edilmiş olan Pir Sultan Abdal Şenlikleri sırasında Madımak Oteli'nin yakılması ve 33 yazar, ozan, düşünür ile 2 otel çalışanının yanarak ya da dumandan boğularak hayatlarını kaybetmesi ile sonuçlanan olaylardır.

Olayların başlangıcı
Pir Sultan Abdal Şenlikleri kapsamında etkinliklerin bir bölümünün de Pir Sultan Abdal’ın sazının çalındığı Sivas şehir merkezinde yapılması istenmiştir. Bu kapsamda pek çok aydının yanı sıra Aziz Nesin ve Ozan Türkyılmaz bu etkinlik nedeniyle dönemin Sivas Valisi Ahmet Karabilgin'in özel davetlisi olarak bu kente gelmişti.
Aydınların Sivas’a geldiğini öğrenen bazı gruplar 2 Temmuz 1993 günü organize biçimde öğle saatlerinde Paşa ve Meydan camilerinden çıkar, sloganlar atarak Kültür Merkezi’nde bulunan 1500 kişinin üzerine saldırır. Ancak, etkinlikleri izlemekte olanların direnişleriyle karşılaşan ve sayıca az olan saldırganlar, geri çekilmek zorunda kalır. Saldırganlara sürekli olarak yeni katılımlar olmaktadır. Çeşitli camilerden çıkanlar, koşarak saldırganlara katılmaktadır. Kalabalık gruplar, Kültür Merkezi’ne bir kez daha saldırırlar. İzleyiciler ve görevliler bir yandan saldırıya karşı barikat kurarak direnmiş, öte yandan da içerideki insanları boşaltmaya ve arabalarla başka yerlere göndermeye çalışmışlardır. Olay yerinde yeteri sayıda güvenlik gücü yoktur. Olanlar da saldırıyı engelleyecek güçte değildir. Kültür Merkezi’nin camları, kapıları ve pencereleri yerle bir edilir.
Kültür Merkezi’nin boşaltılmasından sonra saldırıya uğrayanlar güvenli bölgelere gönderilir. Bu arada, yeni katılımlarla saldırganların sayısı 10 bine ulaşır.  Önce etkinliklerin yapıldığı Kültür Merkezi’nde, bir gün önce dikilen anıtı kısmen tahrip ederler. Kültür Merkezi içindeki karşıt grupla çıkan taşlı sopalı çatışma, polis tarafından fazla büyümeden, zor kullanılarak önlenir.
Hızını alamayan ve sayısı yaklaşık 12 bine ulaşan saldırgan grup, Kültür Merkezi’nden yeniden Hükümet Meydanı’na gelir. Hükümet Konağı’nı taşlamaya ve slogan atmaya başlayan grup ardından Madımak Oteli civarına ulaşarak, slogan atmaya devam ederler. Gruplardan bazıları Kongre Müzesi’nin yanında bulunan Atatürk heykeline saldırır, yere düşürdükleri Atatürk heykelini de sürüklemeye başlarlar. Saldırganların sayısı giderek 15 bine yaklaşır. Şeriat istemlerini ve sloganlarını haykırarak etkinlik konuklarının kaldığı Madımak Oteli’ne yönelirler. Otelde, kent dışından gelmiş ve çoğunluğu yazar, ozan ve sanatçı yaklaşık 150 kişi bulunuyordu. Saldırı üzerine, güvenliğin daha kolay sağlanacağı düşüncesiyle otele gelmiş insanlar tedirgin oldular. Otelin önünde az sayıda polis vardı ve saldırganlara, “Dağılın, yapmayın” demekten öte bir müdahalede bulunamamışlardır.
Saldırganların amacını sezinleyen Sivas Valisi Ahmet Karabilgin de saat 14.30’da Başbakanı ve İçişleri Bakanı’nı telefonla arayarak bilgi vermiştir. Saat 18.45’te Başbakanı ve İçişleri Bakanı’nı tekrar arar ve mutlaka yardım edilmesi gerektiğini bildirir. Çevre illerden de yardım istenmektedir. Sivas Valisi’nin bunca çabalarının ve görüşmelerinin sonucu, Tokat Emniyet Müdürlüğü’nden 20 polis; Kayseri Emniyet Müdürlüğü’nden 31 Polis, Jandarma Komutanlığı’ndan 20 Jandarma olmak üzere 71 güvenlik görevlisi gelmiştir. Sivas Tugay Komutanı 6 bin kişilik asker mevcudundan yalnızca 30-40 acemi er göndermiştir. Askerler saldırganların arkasında bir yerde nöbet tutarcasına bekletilir. Bir ara Tugay Komutanı da olay yerine gelir ve sağa sola bir göz attıktan sonra ayrılır.
Grubun sayısı akşam saatlerinde 20 bine ulaşır. Grup önce Madımak Oteli önündeki araçları ateşe verir ve oteli taşlarlar bunun sonucunda taşlanarak camları kırılan Madımak Oteli'ne sıçrayan yangın sonunda otele sığınmış olan aydınlardan, aralarında Asım Bezirci, Nesimi Çimen, Muhlis Akarsu, Metin Altıok, Hasret Gültekin, Ozan Türkyılmaz'ın da bulunduğu 37 kişi yanarak veya dumandan boğularak yaşamını yitirir. Aralarında Aziz Nesin'in de bulunduğu 51 kişi de olaylardan kendi olanaklarıyla, ağır yaralarla kurtulur. Başından yaralanan Aziz Nesin'i linç edilmekten araya giren polisler kurtarır. Yaralılar, polis arabalarıyla Tıp Fakültesi Hastanesi’ne götürülür ve orda tedavi altına alınırlar.
Olaylar sonucunda 33 konuk, 2 otel görevlisi ile 2 saldırgan yaşamını yitirir. Gene olaylar sırasında Atatürk - Kongre ve Etnografya Müzesi önünde bulunan Atatürk büstü tahrip edilir. Akşam saatlerinde Valilikçe ilan edilen ”2 günlük sokağa çıkma yasağı” ile birlikte, güvenlik güçleri şehirde tam bir hâkimiyet sağlayabildiler.
Madımak yangını sonrası
Olaylardan bir gün sonra 35 kişi gözaltına alınır. Daha sonra gözaltına alınanların sayısı 190’a çıkar. Gözaltına alınan 190 kişiden 124’ü tutuklanır, geri kalanlar serbest bırakılır. Kamuoyunda Sivas Davası olarak bilinen davanın ilk duruşması, Ankara 1 No`lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde 21 Ekim 1993 günü yapılır. 26 Aralık 1994’te karara bağlanan dava sonucunda, 22 sanık hakkında 15’er yıl, 3 sanık hakkında 10’ar yıl, 54 sanık hakkında 3’er yıl, 6 sanık hakkında 2’şer yıl hapis cezası, 37 sanık hakkında da beraat kararı verilir. Müdahil avukatlar, DGM’nin kararını taraflı, hukuka ve adalete aykırı olarak niteleyerek, ayrıntılı bir savunmayla temyize gittiler. Yargıtay 9. Ceza Dairesi “Katliamın Cumhuriyete, Laikliğe ve Demokrasiye yönelik olduğunu” belirterek DGM’nin kararını esastan bozar. Ankara 1 No`lu DGM, Yargıtay’ın bozma kararına uyarak yargılamayı yeniden başlatır.
28 Kasım 1997’de açıklanan kararda 33 sanığa idam cezası verilir. Yargıtay 9. Ceza Dairesi 24 Aralık 1998’de hapis cezalarını onaylar, 33 idam cezasını ise usul noksanlıkları nedeniyle bozar. Şubat 1999 tarihinde usul eksikliklerinin giderilmesi için başlayan yargılama sonucunda 16 Haziran 2000'de 33 sanık DGM’ce yeniden idam cezasına çarptırılır. 2002 yılında idam cezasının yürürlükten kaldırılmasıyla idam cezası hükümlülerinin cezaları müebbet hapis cezalarına dönüştürülür. 2011 yılında 7 firari sanıktan 6’sının dosyası zaman aşımı nedeniyle kapanırken, sanık Cafer Erçakmak’ın dosyası ileriki bir tarihte görüşülmek üzere ertelenir.
Sivas Davası, İstiklal Mahkemeleri sonrasında tek bir davada bu kadar çok idam cezasının verildiği ilk davadır. Ayrıca davayla ilgili unutulmaması gereken bir nokta da sanıkların avukatlığını Refah Yol iktidarının Adalet Bakanı Şevket Kazan üstlenmişti.
            Cumhuriyet tarihine kanlı Sivas olayları diye geçen bu olayın ateşi hiç sönmemiştir. Her yıl 2 Temmuz’da ölenler için yurdun her tarafında anma törenleri düzenlenmektedir. Ayrıca Madımak Oteli’nin utanç müzesi olması için Pir Sultan Abdal Kültür Derneği pek çok aydın ve düşünür hala büyük çaba göstermektedir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Silivri Haberleri