Mehmet Mert

Mehmet Mert

Başbakanın mitingleri böyle mi olmalı!

Başbakanın mitingleri böyle mi olmalı!

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan önceki gün, Büyükçekmece, Beylikdüzü ve Avcılar’da miting düzenleyerek, AK Parti adaylarına destek istedi.

Şiddetli yağmura rağmen Başbakan Erdoğan mitingleri tamamlarken ben de alanlara erken giderek sizler için izlenimler yaptım.

Mesela Büyükçekmece'de dikkatimi en çok insanların otobüslerle taşınarak adeta sıra sıra saf tutturulmasını gördüğümde çok şaşırdım.

Hele hele kadın erkek ayrımı yapılması ne bu çağa uygundu ne de günümüz Türkiye'sine.

Daha bir kaç gün önce CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu bölgemizdeydi.

O mitinglerle Başbakan Erdoğan'ın geldiği mitingler sanki aynı ilçelerde aynı yerlerde yapılmıyor, başka ülkelerde başka zamanlarda yapılıyordu.

 Hep böyle mi kazandılar!

 Bakın ben bu şekilde mitinglerin ve kadın erkek ayrımının yanlış olduğunu söylüyorum.

Ama eğer AK Partililer 'Biz zaten yıllardır böyle yapıyoruz ve böyle kazandık seçimleri' diyorlarsa o onların sorunu.

Dikkatimi çeken bir başka notlardan birisi de alanlarda miting yapılan ilçeler dışından da katılımların oluşuydu.

Hani bazı televizyon programlarına seyirci taşıyan ajanslar vardır.

Bu ajanslar o seyircilere günlük ücretlerini ve masraflarını verirler.

Seyircilerde sahnesini izledikleri sanatçının kim olduğuna bakmadan program boyunca coşkuyla alkışı basarlar.

Çünkü anlaşmada bu da vardır.

Eğer coşkulu alkış olmasa ücret ödenmeyecektir.

Program sonunda ücretler ödenir ve seyirciler otobüslerle evlerine gönderilir.

Bir başka gün bir başka programda aynı seyirciler yine aynı mekandadır.

Ancak kimi neden alkışladıkları o aldıkları günlük ücretlerle alakalı bir durumdur.

Eğer bu durumun benzeri bölgemiz ilçelerindeki AK Parti mitinglerinde de yapıldıysa çok vahim bir durum!

 İşte rakamlar!

 Açıkçası eğer böyle bir ihtimal varsa, yani siparişle ve otobüslerle alanlara izleyici toplanıldıysa bu durum bence en çok da AK Parti belediye başkan adaylarına zarar verecektir.

Zira bu adaylara oy verecek veya vermeye yakın insanların o alanlarda olması gerekmiyor mu?

Bakın mesela AK Parti Büyükçekmece mitinginde en az 30 bin insan vardı bence CHP Büyükçekmece mitinginde ise en fazla 10 bin kişi.

Bu rakam yerel seçimlere yansırsa bu ilçede AK Parti'nin en az 20 bin fark atması gerekmiyor mu?

 Ters teper

 Bu tür mitinglerde anlatmaya çalıştığım kurgu varsa şayet ters etki yaratabilir.

Tamam belki Türkiye genelinde bazı noktalarda benzer kurgulara ihtiyaç vardır.

Onu bilemem!

Mesela bir İstanbul mitinginde!

Bir İzmir mitinginde!

Bir Ankara mitinginde bu durum dikkatlerden kaçabilir.

Ancak Büyükçekmece, Avcılar, Beylikdüzü gibi herkesin bir birini tanıdığı yerlerde siz ortaya kurgı koymaya kalkarsanız bu seçmenler üzerinde iki taraflı ters tepkiye yol açabilir.

Birincisi insanlar nasıl olsa burada seçim bizim baksanıza kalabalığa diyerek rehavete kapılır ve asıl çalışılması gereken son günlerde işi sıkı tutmazlar.

İkincisi ise alana gittiklerinde beğenmedikleri görüntüler yüzünden ben bu partiye mi oy vereceğim, bu adaya mı oy vereceğim diyerek oy verse de vermemezlik yapabilir.

Özellikle bölgemiz ilçeleri yurttaşları bu ikinci tespit ettiğim tepkiye çok yakın kişilik taşırlar.

Benden söylemesi!

 Başbakanın haberi olmuyor mu?

 Başbakan Recep Tayyip Erdoğan fark etmiyor mu sizce bu durumları!

Bence ediyordur da onun zamanı yoktur bu tür durumları analiz yapmaya.

Yarın belli noktalarda seçim kaybedildiğinde bu eleştirilere hak verecekler çıkacaktır.

 Neler konuştu!

 Peki bu mitinglerde Başbakan Erdoğan neler konuştu dersiniz.

Genel politika üzerine epey tekrar konulara değindi. Hemen hemen tamamı zaten televizyonlardan izlediğiniz konulardı.

Yerel adaylar ile ilgili ise kısa öz bahsederek destek istedi.

Bu arada Büyükçekmece Belediye Başkanı ve CHP adayı Dr. Hasan Akgün'ü kastederek; belediyeleri hastane doktorları idare edemezler, belediyelerin doktorları mimarlardır!

Derken Erdoğan'ın Akgün'ü tıp doktoru olarak hatırladığını söyleyebiliriz.

Daha sonra Kadir Topbaş'ın uyarısı üzerine Erdoğan deniliyor ki 'belediyeciliğin doktoru' eyvah, yanmışız. Burada bir dönem değil, iki dönem değil, üç dönem değil, devamlı belediyecilik yapacaksın daha o günden bu güne hala eser ortada' diye konuşmasını düzeltti.

AK Parti Büyükçekmece adayı Celal Babayiğit'e 'Size öyle bir aday getirdim ki, dana gibi yüreği var, hukukçu, dürüst çalışkan bir aday' diye bahseden Erdoğan bu sözlerle Büyükçekmece'yi çok önemsediğini de göstermiş oldu.

 Hepsini alacağız!

 Başbakan Erdoğan konuşmasında; Çatalca'yı, Silivri'yi, Büyükçekmece'yi, Beylikdüzü'nü, Avcılar'ı alacağız derken araya Bakırköy'ü de sıkıştırdı.

Bana göre bu cümle de ters teper.

Zira hadi diğer ilçeleri geçtik.

AK Partililerin görüşüne ve konuşmasına büyük saygı duydukları Erdoğan'ın ağzından 'Bakırköy'ü alacağız' cümlesi çıktığında Bakırköy'ün alınmasına uzak ihtimal bakan partililer bu defa araya diğer ilçeleri de koyarak 'Buralarda zor' düşüncesine sahip olabilirler.

Bence Erdoğan seçimleri alma ihtimali olmayan ilçelerle ilgili konuşurken daha dikkatli olmalı.

 Son 3 hafta!

 Bu arada yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik.

30 Mart'a kaldı 3 hafta.

Siyasiler kadar biz de aynı heyecanla 30 Martı bekliyoruz.

İyi haftalar herkese...

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Mert Arşivi