İlyas Öztekin

İlyas Öztekin

BİR NOSTALJİ GECESİ

BİR NOSTALJİ GECESİ

Kimi kaynaklarda Mevlana’nın kiminde Can Yücel’in kiminde de Ömer Hayyam’ın olduğu söylenen bir söz vardır  ’’Ömür dediğimiz bir gündür oda bu gündür’’Bu sözü çok önemserim.
İnsan ömrü inişlerle çıkışlarla telaşla sevinçle endişe ve korku ile gelecek ve bu gün arasında ki gelgitler içinde Veysel’in dediği gibi uzun ince bir yoldur.
Yolun sonunun nerede biteceğini adımızı bildiğimiz gibi biliriz. Ancak onu hiç düşünmek istemeyiz. Aklımıza geldiğinde öteleriz.

Hep acele bir yerlere yetişme gayreti içinde bazen sevdiklerimizi bazen dostlukları ıskalayarak adeta bir adı konmamış savaş içinde geçer ömrümüz.
Yaşamak var olmak ihtiyaçlarımızı karşılamak için çalışmak üretmek neslimizin devamını sağlamak ve kaçınılmaz sona giderken tek başımıza olacağımızı savaşarak elde ettiklerimizin tümünü geride bırakacağımızı aklımıza bile getirmeyiz.
Gençler umutla yaşlılar geçmişle beslenir.

Biz geçmişle beslenen anılarla hayatı renklendirmeye çalışanlar sağlık sorunlarımızı dostlarımızı sevdiklerimizi sorumluluklarını taşıdıklarımızı bırakıp ayın sonunu nasıl getireceğimizin hesabını yaptığımız emekliliğimizin bu renksiz gidişatında iki günlük bir değişiklikle beraber bir milli görev ve nostalji yaşamak istedik.

10 Kasım 2012 Tarihinde 46 yıl önce bir çatı altında topluca bulunan ayni havayı teneffüs eden ortak anıları geleceğe dair hayalleri paylaşan 1966 jandarma meslek yüksek okulu(J.A.M.YO) mezunu 70 insan emperyalizme karşı ulusal kurtuluş savaşı vererek bize bu güzel yurdu ve cumhuriyeti kurup emanet eden ulu önder Atatürk’e Anıt kabre koştuk. Yüzbinlerce insan seli arasından yaşlı bedenlerimizi zorlayarak mozoleye ulaşmaya çalıştık. Akşam Ankara Tandoğan TSK orduevinde bir araya geldik.

Yılların hasret ve özlemiyle kucaklaştık. Uzun süre bir birimizin yüzüne baktık. Bu benim 46 yıl önce tanıdığım yüz mü diye düşündük... Bir an aynadaki aksimizi unutup karşımızdakine amca dayı emmi demek geçti aklımızdan. Bir öz güvenle dönüp aynaya baktığımızda aslında farkımızın olmadığını gördük.
O gençlik yıllarımızdan Anadolu’ya. Şimdi Yüce Mevlana’nın dediği gibi ‘’dün dünle gitti cancağızım artık yeni şeyler söylemeli’’sözüne uygun olarak Side de yeni bir nostalji  günleri bir iz bir emare aradık yüzlerimizde ancak bulamadık. Geçmişle yaşanan güzel bir gecenin sonunda geldiğimiz gibi sessizce dağıldık tekrar yaşamak ümidiyle.

Önceki ve Sonraki Yazılar
İlyas Öztekin Arşivi