CHP’de var olupta bitirilmesi gereken hatta doğasına aykırı olan “itaat kültürü” ne yazık ki “bazı insanların taleplerinin yerine getirilmesi” bakımından son zamanlarda oldukça fazla yaşanan bir durum haline gelmiştir.

Bir zamanlar Deniz Baykal’ın prensleri olan Mehmet Sevigen ve Mehmet Ali Özpolat’ın yanında takılan taife son zamanlarda değişen parti üst yönetimiyle bir şekilde ilişki yakaladılar.

Geçmişte edindikleri el ovuşturarak yaptıkları el etek öpmeleri şimdilerde Alevi+ Solcu maskesi takınıp dik adam portresi çizerek yapıyorlar.

Bunuda en çok başta Mevlüt Aslanoğlu ve Süleyman Çelebiye yanaşarak yukarıda sağlamlaşmanın telaşı içindeler.

Aslanoğlu bunların ciğerinin röntgenini çekmiş biri olarak halen yüz vermesini “yok gardaşım, benim onlarla hiç alakam yok” diyerek açıklıyor. Çelebi ise “benim için herkes partilidir” mantığını öne çıkartıyor!

Yukarıda anlatmaya çalıştığımız durum bize; 3. Bölgenin yeni Özpolat ve Sevigeni bundan sonra Mevlüt Aslanoğlu ile Süleyman Çelebimi olacak diye düşündürtmüyor değil…

Tabi bizde Mevlüt Aslanoğlu’nun olağan halidir diye düşünürken Süleyman Çelebiye aman ha dikkat sevgili vekilim bu haller yaman haller size uymaz diyoruz.

Başka bir durum ise Erdoğan Toprak ve Akif Hamzaçebi!

3. bölge birinci sıradan seçilen Erdoğan Toprak Genel Başkan Yardımcısı olması hasebiyle bölgenin asa’sız imparatoru.

Toprak, Gürsel Tekin gibi kurt politikacıya karşı tabanda güçlenmesi gerekliliği için kendince bir örgütlenmeye girdi. Bu örgütlenme esnasında istese de istemese de 3. Bölgenin hemen hemen tüm şaibeli adamları iyi adamların içine sızarak etrafında kümelenmesini ne yazık ki engelleyemedi. Bu kümelenme esnasında iyi adamlar ne yazık ki tasfiye edildi! Kısacası Toprak, 3. Bölgede yapılması gereken temizliği yapmadı, yapamadı.

Tüm uyarmalara rağmen kendi çizdiği yolda kendi yürümeyi tercih etti. Belkide kendine sakladığı bir bildiği vardır!

Yalnız, bu yürüyüş çok kısa mesafeli olacağını söylememizde hiçbir sakınca yok. Çünkü bugün onun yanında olanlar dün başkasının hatta ondan evvelki gün bir başkasının yanındaydılar!

Akif Hamzaçebi ise Karadenizlilerin bölgeye zoraki monte ederek üzerinden prim yapmaya çalıştıkları bir pozisyonda görünüyor!

Aslında bölgedeki Karadenizlilerin bazıları için siyaseten oldukça güçlü oldukları AKP’de yer almayıp yerelde iktidar olmayan bazı ilçelerde CHP’yi tercih etmelerinden dolayı pozitif ayrımcılık görmelerinde kimileri için pek sakıncada yok, ancak bazıları için AKP’de yer bulamadığı için CHP’de olduğu söyleminide pek yabana atmamak gerek, aynen Büyükçekmece’de olduğu gibi!

Akif Hamzaçebi ye eski kurt politikacılardan öğrendiğimiz bir benzetmeyi söyleyeceğim; “Müteahhidin partisi olmaz, bugün senden yarın ondan”.

Kısacası, adı geçen bu politikacılara; “buraları rahat bırakın biz sizi Ankara’ya göndermiştik(!)” diyoruz…