DENİZ BİTERKEN…

Erdoğan’ın örnek aldığı siyasi hareket,türlü hilelerle Mısır’da iktidarı ele geçiren ve bir yıl sonra alaşağı edilen,siyasal İslamcı İhvan’dır.Bu örgüt ilhamını  şekilci Emevi Müslümanlığı’ndan alan,1920’lerde Mısır’da ortaya çıkmış ve o günden beri  Mısır’ın başına bela olan  sahte dinci örgüttür.

SİYASAL İSLAM

Emevi hükümranları halkı susturmak ve iktidarlarını ayakta tutabilmek için İslam’ı,çıkarlarını koruyacak  bir din haline getirdiler.Bu dini,içini boşaltarak  zulüm ve çıkar aracı yaptılar.İhvan da aynı yolu izleyerek,dinin afyon gibi kullanıp Mısır halkını  aldata geldi.
İhvan’ı rol model alan AKP de İslam’ı siyasallaştırdı,çıkar aracı yaptı.Yoksul semtlerde,varoşlarda  İhvan gibi örgütlenerek ,halkı yiyecek-içecekle kendinde ram etti.
Peki İslam, halkı uyutma-uyuşturma aracı olmaya müsait midir? İranlı İlahiyatçı-sosyolog Ali Şeriati diyor ki; ”İslam’ın vicdan yüzü yanında bir de afyon yüzü  vardır.Eğer din kullanılarak iktidar olmak hedeflenirse,din insanları uyutma aracı olarak kullanılır.”İhvan gibi Tunus’ta Elnahda da bunu yaptı.Yemen’de,Ürdün’de,Cezayir’de  aynı yol izlenerek iktidar olundu.Fakat bu sahte dincilerin  maskeleri tez düştüğü için iktidardan düşmeleri de tez oldu.
Erdoğan’ın Mısır’da Mursi’nin iktidardan düşürülüşüne feveran etmesinin,Rabia işareti yaparak meydanlarda nutuk atmasının nedeni,kendi geleceğinden korkmasındandır.Çünkü İhvan da,Arap-İslam dünyasında onu izleyen diğer siyasi İslam iktidarları da,domino etkisiyle bir bir düşerken AKP de sarsılmaktadır.Korkmaktadır.Bu da beklenmedik bir durum değildir.Çünkü Atlantik ötesinin icazetiyle iktidar olanlar,görevleri bitince yine o iradenin buyruğuyla iktidardan uzaklaştırılmaktadırlar.İşbirlikçi Siyasal İslamcıların içinde,iktidarda en uzun süre kalanı,ABD’nin Ortadoğu İslam dünyasındaki çıkarlarını uzun süre koruyan AKP oldu.Bu da, Erdoğan’a BOP Eşbaşkanlığı ek görevi verildiği için oldu.

YOLUN SONU
BOP çökünce Mursi gibi,Gannuşi gibi Erdoğan’ın da  bileti kesildi.Şimdi Erdoğan eski ortağına,”ne istedin de vermedik?” diye yalvarıyorsa da asıl kararı verenin büyük patron olduğunu biliyor.Ona yalvarmanın para etmeyeceğini de bildiği için havayı yumruklayarak,dış güçlere meydan okuyan adam algısı yaratmaya çalışıyor.Böylece,arta kalan taraftarlarından güç alarak ömrünü uzatmaya çabalıyor.
Türk yargısına savaş açan Erdoğan’ın artık yapabileceği fazla bir şey yok.Girdiği yolun dönüşü de yok.Dönerse çıkmaza gireceğini,durursa düşeceğini biliyor.Nasıl ki Balyoz’da,Ergenekon’da geri dönemediyse,şimdi de  dönülmez yolda.Erdoğan,ülkede yarattığı bu kaotik  durumun sürdürülebilir olmadığını,bu savaşın galibi olamayacağını  biliyor.Çünkü savaşılacak tarafın kim olduğunu ortaya koyamıyor. Çıkmazda yani.Yapacağı tek şey,askerler  gibi,aydınlar gibi,yazarlar,öğretim görevlileri gibi  yargıya teslim olmak ve sonucu beklemek.”Ben bu yargıya güvenmiyorum” derse,güvenmediği bu yargıya ülkenin aydınlarını nasıl teslim ettiğinin izahını yapmalıdır.
Erdoğan şu anda ülkeyi dolaşarak neden bu yargıya güvenmediğini anlatıyor.Taraftarlarıyla birlikte o eski şarkıyı söylüyor.Bence o artık; ”beraber yürüdük biz bu yollarda”şarkısını değil de,biraz hüzünlü olsa da,”yolun sonu görünüyor” türküsünü söylemelidir.Zira  bu terazi bu sıkleti çekemez.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Aydın Yavuz Arşivi