Çin Devriminin önderi, ÇKP’nin lideri Mao Zedong’a ait doğru kullanıldığında oldukça fazla işe yarayacak bir sözdür “Düşmanımın Düşmanı Dostumdur”.
Lakin bu söze uygun davranmak gerek. Devrime giden yolda devrimin tüm müttefikleriyle yol alabilirsiniz. Burada bu söze uygunluk var.
Ancak, devrime giden yolda faşistlerle birliktelik yapamazsınız.
AKP iktidarına son vermek istiyorsanız; AKP karşıtı her kesimi müttefik kabul edebilirsiniz, ancak düne kadar AKP’nin payandası olan cemaat yarın ilk virajda sizi de çeşitli entrikalarla karşı karşıya bırakacaktır.
Örnek mi; düne kadar yol arkadaşı olan bunlar, şuan geçmişe dayalı yani kol kola yürüdükleri zamanlarda biriktirdikleri ses, görüntü ve daha nice evraklarla gündem de değiller mi?
Kısacası şu; dün dostunun sırtında hançer bırakanlar yarın sizin sadece sırtınızda değil her yanınızda yaralar açacaktır.
Aman ha dikkat! Gelişen bu entrika hareketinin gazını CHP ile almaya çalışacaklar. Belki CHP üst yönetimi hükümet yapılarak ödüllendirilecek, lakin hükümet sonrası süreçte CHP en az 30 yıl daha hükümet olamayıp belkide hiçbir zaman iktidar yüzü göremeyecektir. İSKİ olayından daha büyük belaların CHP’nin başına gelmesi olasıdır.

Evet, biz cemaatin oyununa gelmeyin, Cemaatte Hükümette kendini kurtarmanın telaşıyla "denize düşen yılana sarılır" misali; Cemaat "CHP'ye", Hükümet ise "zulme" sarılmıştır...

CHP, iktidar olmanın veya AKP’den kurtulmanın yolu olarak farklı beklentiler içinde olmamalıdır. Düne kadar ordudan medet umanlar bugün ABD’den veya konuğu Cemaat liderinden medet umuyorlar. CHP bu tür insanlardan arınık hale gelip sol tarafa geçmek zorundadır!