ERİŞİLEMEYEN SEÇİM SANDIKLARI

Son yapılan 22 Temmuz 2007 tarihindeki, 23. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nde, engeller nedeniyle oyunu kullanamayanlardan biri de bendim. Oy kullanmam gereken sandığın, üç katlı ve asansörsüz olan binanın üçüncü katında olması sebebiyle, tekerlekli sandalye kullandığımdan, İlçe Seçim Kurulugörevlilerinden oy kullanabilmem için gerekli düzenlemenin yapılmasını talep ettim. Orada bulunan bazı görevlilerin önce ; “Biz seni taşıyalım” , gibi yardım önerileri olsa da, kendilerinin bu konuda eğitimli olup olmadığının, fiziksel bir mağduriyete sebep olmaları durumunda  sorumluluk alıp alamayacaklarının belirtilmesi üzerine kimse sorumluluk almak istemedi.
İlçe Seçim Kurulu görevlilerinin talebime verdiği yanıt da ;Gerekli düzenlemelerin yapılabilmesi için engelli olduğumun önceden bildirilmesi gerektiği, sandık yerinin oy kullanmamı sağlayacak şekilde değiştirilemeyeceği veya bulunduğum yerden görevliler nezaretinde oy kullanamayacağım şeklinde oldu.

Oy kullanmam gereken sandığa ulaşamadığım için seçme hakkımı kullanamadan binadan ayrılmak zorunda kaldım.

Yüksek Seçim Kurulu’nun hazırladığı mevzuat engelliler için kısaca şöyle diyor;

“Sandıkların konulacağı yerleri ve oy verme işinin vaktinde sona ermesi için gerekli tedbirleri İlçe Seçim Kurulları’nın denetiminde Sandık Kurulu tespit eder. Sandıkların konulacağı yerin belirlenmesinde, seçmenin oyunu kolaylıkla, serbestçe ve gizli şekilde verebilmesi gözetilir. Engelli seçmenlerin oylarını rahatlıkla kullanabilmeleri için gerekli tedbirler ve öncelik sağlanır. Sandıklar okul (özel okullar ve özel dersaneler dâhil) avlusu ve salonların elverişli kısımları gibi genel yerlere, yetmediği takdirde kiralanacak kahvehane, lokanta gibi yerlere konulur.”

Mevzuata rağmen, gerekli tedbirler alınmadığı ve oyumu kullanamadığım için idareye dava açtım. Uzun süren bir mahkeme sürecinden sonra, değerli hakimler benim vatandaşlık onurumun incinmediği düşüncesiyle, aleyhime karar verdiler. Başvurduğum Üst Mahkeme kararı da aynı şekilde çıktı. Sonuç olarak;

Seçmen Kütüğü’nde kimlik numarasının önünde “Ö” harfinin ( Ö harfi özürlü kelimesinin kısaltılmışıdır ve bu terimin kullanılması bile ayrımcılık teşkil ettirmektedir ) bulunmadığı, Sandık Seçmen Listesi’nin seçmen kayıt formuna göre düzenlendiğini, aynı okulda özür durumları belirtilen şahısların oy kullanmaları için gerekli önlemler alındığını ve oy kullanmalarının sağlandığını, seçmene düşen bazı yükümlülüklerin bulunduğu,seçmen listelerinin ilanı üzerine özür durumunun belirtilmemesi durumunda itiraz hakkının mevcut olduğu,” bu yasal hakkın kullanıldığının ileri sürülmesine rağmen özür durumunun listelere intikal ettirilmediği yönünde iddia ve tespitin mevcut olmadığı, ayrıca dosya içerisinde davacının oy kullanmasının sağlanması amacı ile bizzat başvurusunun bulunmadığı gibi seçim gününün oy kullanma isteğinin yerine getirilmediği hususunun  kesin delillerle kanıtlanmadığı görüşüne varılmıştır…”şeklinde gerekçe öne sürüldü.

TORBA YASASI GELMEDEN

Bir sonraki yerel seçimde İlçe Seçim Kurulu’na durumumu bildirir heyet raporumu vererek başvuruda bulundum. Ancak oy kullanmaya gittiğim okul yine bana uygun değildi. Oy kullanabilmek için gerekli uygun şartların sağlanmasını istediğimde ;“Sandığı yerinden oynatamıyoruz, mühürü ve oy pusulasını getirelim ve oyunuzu burada kullanın” önerisinde bulundular. Kendilerine bahçede yüzlerce kişinin önünde mi oyumu kullanacağım diye sorduğumda, “merak etmeyin, biz hemen o sorunu da çözeriz deyip, birkaç dakika sonraellerinde mühür, oy pusulası ve bir torba ile geldiler. Mühür ve pusulayı elime verip torbayı da kafama geçirdikten sonra işte sorun halloldu. Başka bir şeye ihtiyacınız olursa söyleyin, biz hemen yardımcı oluruz dediler. Eminim şimdi hepiniz kafama torba geçirildikten sonra oyumu nasıl kullandığımı merak ediyorsunuzdur. O günden beri ben de dahil hepimiz bu sorunun cevabını merak ediyoruz.

İDARE’NİN GÖREVİ

Seçim Kurulu’na engellilerin oy kullanmaları için gereken önlemleri almaları konusunda yazılı bildirimde bulunmak,yurttaşların durumlarını bilmek, konu hakkında istatistik verilere sahip olmak, ülkemizde kaç engellinin( üstelik engel durumuna göre ) yaşadığını,durumlarını,eğitimini bilmek, veri tabanı oluşturmak İdare’nin başlıca görevleridir. Buna rağmen idare bu sorumlulukları her zaman vatandaşın yerine getirmesini bekler.

Yüksek Seçim Kurulu Başkanlığı’nın, 2014 Yerel Seçimler için yayınladığı mevzuattan bazı maddeleri bilgi sahibi olunabilmesi için sizlerle paylaşıyorum. 

Engelli seçmenlerin kayıtlı olduğu Sandık Seçmen Listeleri’ne ait sandıklar, bunların rahatlıkla ve kolaylıkla oy kullanmalarını sağlamak amacıyla binaların uygun yerlerine konulur (298/36-7, 74).
Sandık Kurulu önüne alınmada öncelik ;
MADDE 26- Oy verme günü sandık başına gelen seçmenler, Sandık Kurulu önüne Kurul Başkanı tarafından sıra ile birer bireralınırlar. Gebeler, hastalar ve engelliler bekletilmeden oylarını verirler. Yaşlıların da bekletilmeden oy kullanmalarına izin verilebilir (298/90).
Sandıkta görevlendirilen güvenlik görevlileri ve yaşlılar ile engellilere yardım edenlerin de öncelikle oy kullanmalarına izin verilebilir.

Engellilerin oy kullanması ;

MADDE 27- Görme engelliler, felçliler, elleri eksik olanlar veya bu gibi bedensel engelleri açıkça belli olanlar, o seçim çevresi seçmeni olan ve o sırada sandık alanında bulunan akrabalarından birinin, akrabası yoksa diğer herhangi bir seçmenin yardımı ile oylarını kullanabilirler. Bir seçmen, birden fazla engelliye yardım edemez (298/93).

Anlaşıldığı üzere,  İdare’nin, oyunu kullanacak her vatandaş için ayrımcılık yapılmadan eşit şartları sağlaması gerekiyor. Oyunuzu kullanırken ayrımcılık ile karşılaştığınız her durumda haklarınızı aramaktan çekinmeyin.

Engelsiz bir yaşam dileğiyle…


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ramazan Baş Arşivi