İlyas Öztekin

İlyas Öztekin

GEÇMİŞE TAKILIP KALANLAR

GEÇMİŞE TAKILIP KALANLAR

Son iki seçimde AKP tarafından seçim kozu olarak kullanılan argümanların başında; türban, siyaseten mağduriyet, darbe tehdidi, geçmiş iktidarların eserlerini yok sayma, ana muhalefetin statükocu ve proje üretemediği alternatif olamadığı gibi konular geliyordu.

CHP. nin üniversitelerde türbana ses çıkarmaması hatta mecliste türbanlı vekilde olabilir biz karşı çıkmayız demesi ile bu koz AKP. nin elinden alındı. Darbe konusunda yıllardır süren operasyonlarda halen somut bir delile ulaşıldığına dair bir emare olmadığı gibi tutukluluk hali cezaya dönüşmüş davalar yakın bir gelecekte sonuçlanacak gibi görünmüyor. Siyaseten mağdur olanlar şimdi toplumun her kesimini mağdur hale getirmiş kendileri muzaffer komutan durumundalar. Geçmişte İnönü’nün, Menderes’in, Demirel’in, Özal’ın yaptırdığı barajları limanları yolları banka ve finans kurumlarını telekomünikasyon ve Petro kimya tesislerini binlerce üretim ve istihdam yaratan fabrikaları görmezden gelip  her fırsatta bir çivi çakmadılar diye halka şikayet ederken 8 yıldır bu eserleri sata,sata bitiremediler.Muhalefetin statükoculuğuna proje üretemediğine gelince bu gün ayağı yere basan halkın sorunlarını çözecek ülkeyi aydınlığa kavuşturacak insanca bir yaşam sağlayacak 41 projeyi CHP ortaya koyunca bu son kalede düştü.Artık meydanlarda oyuncağı elinden alınmış çocuklar gibi tepinen saldıran belden aşağı vuran gizli kamera ve telefon dinlemelerinden medet uman geçmişi karalayan bir siyasi hareketle karşı karşıyayız. 73 milyonluk koca ülke de yapılan üç beş oto yolla ABD de hazırlandığı söylenen ve 2 yıl proje aşaması 4–5 yıl çevre kamulaştırma ihale aşamasıyla gerçeğe dönüştürülebilse bile en iyimser yaklaşımla 10 yıl sonra hayata geçirilebileceği belli olan ‘kanal İstanbul ‘adlı proje de CHP’nin seçim öncesi deklare ettiği projeleri gölgelemek için ortaya atıldı.

Seçim mitinglerinde konusuzluktan SSK genel müdürlüğü yapmış CHP genel başkanını sanki ülkede o zaman başbakanlık yapmış ilaç yokluğuna hastanelerin yetersizliğine doktorsuzluğa çözüm bulacak elinde siyasi irade olan bir lidermiş gibi geçmiş siyasi iktidarların yetersizliklerini bir devlet memuruna yüklemeye çalışmaktadır. SGK dünyanın her yerinde devletlerin açık veren kara delikleridir. Halende zarardadır. Kaldı ki Sayın Kılıçtaroğlu o dönemde başarısız bir genel müdür olsa görevden alınırdı. Devletin siyasi ve ekonomik politikalarını siyasi iktidarların kurduğu hükümetler belirler genel müdürler değil. Genel müdür devletin çalışanıdır.

Elindeki tüm kozları alınmış seçim meydanlarında söyleyecek sözü kalmayanlar artık kişisel polemiklerden besleniyorlar. Suni gündemler yaratmaya çalışıyorlar. CHP bu tuzağa düşmemelidir. Kılıçtaroğlu ve ekibi seçim meydanlarında Sayın Erdoğan’la kişisel polemiğe girmek yerine yılmadan usanmadan köy kent kasaba, kasaba bu 41 projeyi anlatmalı hayata geçirilmesi halinde oluşacak toplumsal refahı halkın kulaklarına beynine işlemelidir. İktidarın yolu buradan geçiyor. Kasetlerle belediye baskınları ile gazeteci tutuklamaları ile daha çok kendilerine zarar vereceklerdir. Yolundan şaşmayan sekter çıkışlarla partiyi sıkıntıya sokmayacak bir ekiple CHP’nin zaferi yakındır.

 

 

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
İlyas Öztekin Arşivi