Vallahi köy değil tam bir bermuda üçgeni, dizimiz git gide daha heyecanlı oluyor. Önce dizimizi biraz tanıtalım: İlk yazım bu evler kimindi. Tam 1500 kişi okumuş konunun geçtiği yer Gümüşpınar Köyü bu köyle ilgili okuyucumdan gelen şikâyeti yazdım ve bir daha da işin içinden çıkamadım. Çünkü her gün yeni gelişme, ne köymüş be kardeşim. Konu köyümüzün muhtarı hazine arazisine 235 parsele kaçak ev yapmış hem de elektriği, suyu hatta asfaltı bile yapılmış. Şikâyetlerin sonucu muhtarı aradım hani delil olması gerek Sn. muhtarım siz 235 parsel’e kaçak ev yapmışsınız böyle bir şey var mı? Diye sordum. Muhtar biraz durup görüşelim dedi. Beni tam 4 saat bekletti 6 ay oldu hala haber yok
tahminim boş ver demiştir. Bir yazar, iki yazar sonra unutulur ama maalesef öyle olmadı her gün yeni icraatı çıkıyor muhtarın.
Muhtar’a Sorduğum Sorular
Sn. muhtar’ım hadi 235 parsel’i parsellemişsin ama köylü bunda razı. Bakın köylü neler diyor Çatalca da ki buzhane’nin satışından 160 bin TL köyümüze düşmüş bunda azaların haberi var mı? Köylü muhtar hiçbirimizi haberdar etmedi diyor. Hane başına topladığın 20 TL orman işletmesine neden eksik bildirdin? 3 tane baz istasyonu var bunlardan kaç para aldın? Makbuz nerede? İSKİ den habersiz ahır bile yapamazken su kaynağının içine balıkhane konutu nasıl yapılır? Köylünün içme suyu neden akmıyor? Diyorlar ki arkadaş İstanbul’a biz su veriyoruz ama biz 2 bidon su alamıyoruz. Karşı gelen vatandaşın tam kapısının önüne kantar yapmışsın soranlara ise sana ne yaparım demişsin. Bayındırlık Bakan’ından alınan 417 bin TL nerede kullanıldı? Park’ın kirası 300 TL hesap soran yok bu para nereye gitti? Düğün salonundan, düğün başı 250 TL alınıyor makbuzu nerede? Kantarda gelir var mı? Varsa makbuzu nerede? Daha çok var kendim birebir köylülerle konuştum herkes köyde korkuyor. Kimse ne yapacağını bilemiyor.
Kaymakam İle Kuyu Kebabı Yediler
Öncelikle Sn. okuyucularım da biliyor ki delil olmadan yazmam bir de suçlanan Mülkü amirse hatta kim olursa olsun ila ki delil yoksa beni okuyan 2000 okuyucuma, gazeteme, halkımıza, vicdanıma hesap veremem. Zaten Haberdar okuyucuları da biliyor ki Haberdar yazdıysa doğru. Bende Sn. okuyucularıma doğruları yazmak zorundayım. Kimin hakkında olursa olsun bir hafta önce
Gümüşpınar Köyü’ne gittim yine muhtarı göremedim. Kahvede oturan vatandaşlar başladı sormaya bu kadar yazdın ama bizimle kimse ilgilenmedi yazılı olarak Kaymakam Bey’e şikâyet edin. Oradan birisi kalktı kimi kime şikâyet edelim. Daha geçen gün Muhtar, Kaymakamla kuyu kebabı yiyorlardı. Kurşun germede olabilir dedim ne var. Ah be ağabeyciğim ben geçen gün Çatalca Kaymakamlığına gittim, içeri girdim Kaymakam Bey bir şikâyetim var dedim. Söyle dedi. Biz köyümüzün muhtar’ından
şikâyetçiyiz dememle daha beni dinlemeden çağırdı korumasını atın bunu dışarı dedi. Bende çıktım geldim kimi kime şikâyet edeceksin? Burada bende bir ilave yapayım Sn. Kaymakam’ımıza bende 3 defa bu konuyla ilgili görüştüm bana dedi ki şikâyeti olan varsa gelsin dilekçesini versin. Biz sözle kimsenin hakkında bir şey yapamayız dedi. Peki, doğrumu Sn. Kaymakam’ım? Vatandaş gelmiş kovmuşsun bu ne çelişki? Vatandaş ısrarla adımı da yaz dedi ama baş harflerini yazayım nasıl olsa biliyorsun. A.G. adlı vatandaş ‘’BİZ DERDİMİZİ KİME ANLATALIM? NEREYE GİTSEK SONUÇ ALAMIYORUZ’’ diyor. Bu vatandaş Gümüşpınar’ın yerlisi şimdi tanıdınız sanırım bu kadar sorunlar yazdım çoğu tatlı şekilde çözüldü. Ama bu köyde bermuda şeytan üçgeni var. Bakalım bundan sonra ne olacak acaba? Benim vatandaşlara tavsiyem her şeyi hukuk yoluyla çözün. Korkmayın adalet’e güvenin başka çareniz yok hakkınızı hukuki yolardan arayın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.