Büyük Alevi Kurultayı
Yayınlanma:
Aleviler siyasal, inançsal ve güncel sorunların konuşulacağı büyük kurultaya hazırlanıyor
İstanbul Alevi Kültür Merkezi ile Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı'nın (HBVAK) düzenlediği toplantıda, kurultayda ele alınacak temel konular masaya yatırıldı.Dün akşam saatlerinde Türkiye'nin değişi kentlerinden gelen aleviler, Okmeydanı Cem Evi'nde toplanarak 16 Ocak'ta Ankara'da düzenlenecek büyük kurultay öncesi çalışmalarını gözden geçirdi. Alevilerin siyasal, inançsal ve güncel sorunların konuşulacağı kurultay öncesi Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez'in de yer aldığı Okmeydanı Cem Evi'ndeki toplantıda, hükümetin Alevilere yönelik sürdürdüğü politikalar eleştirildi.
Toplantı öncesi gazetecilere açılamalarda bulunan Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAK) Genel Başkanı Geçmez, devletin her zaman alevi sorunu olduğunu, ancak bu sorunun Aleviliğin kendisinden kaynaklanan bir sorun olmadığını vurguladı. Var olan sorunun devletin kendi uygulamalarından ve siyasilerden kaynaklandığına dikkat çeken HBVAK Başkanı Ercan Geçmez, "Sorun, devletin bizzati kendi uygulamalarından ve bizzati siyasilerden kaynaklanan bir sorundur. Biz zaten bu topraklardaydık; vardık, olacağız ve yaşamaya devam edeceğiz. Katliamlara uğrarken de aleviydik, uğramadan önce de aleviydik. Sorun bizden kaynaklanan bir sorun değil" dedi. Türkiye alevi hareketinin geldiği noktaya da işaret eden Geçmez, kendi haklarını demokratik olarak savunan Alevilerin, aynı hakları demokratik olarak diğer yurttaşlara bilinçli olarak aktarmak zorunda olduğunu vurguladı. Geçmez, amaçlarının Türkiye'de yapılan haksızlıkları, ötekileştiren bütün grupları yeniden eşit yurttaşlık kavramı altında birleştirmek olduğunu kaydetti. Ak Parti iktidarının önceki yıllarda düzenlediği Alevi Çalıştaylarını da eleştiren Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, iktidarın Alevilere yönelik politikalarını yetersiz bulduklarını ifade ederek, Bu hükümet tarafından 2009 yılından beri yürütülen alevi çalıştayları vardır. Cumhuriyet tarihinde bir ilktir. Bu çalıştaylara katılanlardan birisiyim. Bu çalıştayların Türkiye'ye ufuk açacağını düşünenlerden biriydim. Türkiye'deki Alevi örgütlerinin çoğu bu çalıştaylara katıldı. Çalıştaylar sonucunda büyük bir hayal kırıklığına uğradık. Çalıştayların niyeti belli oldu. Sanki sorun aleviler ve Alevilermişçesine hükümet üyesi bir bakan, 'buyurun Aleviliği tarif edelim' demesi, olaya böyle yaklaşması bizim için işin bittiği nokta olmuştur. O noktadan sonrası bizi ilgilendirmemektedir. Öyle bir noktaya geldi ki; tarih içerisinde Alevilere zulmetmiş ve yargılanmış kişiler de bu toplantılara çağrıldı. O anayasa değiikleğinde gördük ki daha önce sayın başbakan bizzat kendisi mitinglerde yaptığı konuşmalarda Türkiye'de bir şehirde alevilerin katliamına 54 defa fetva vermiş bir şahsı o şehrin kahramanı ilan ettiği gün burada da niyetlerini gösteriyordu. Bu niyet şayet bu değişiklik katliamı ve katliamcıları yeniden meşrulaştırmak, onları medar-ı iftar yapmaksa bu anayasa değişikliğine hayır diyeceğimizi demiştik ki yanılmadık. Anayasa değişikliğini geldiği noktada alevilerin haklarıyla ilgili herhangi birşey olmadığı gibi en insani talepler bile görmezden geliniyor.
Kurultayda sanatçılarımzdan, yazarlardan alevi dost ve örgütlerinden destek alarak çıkacağız. Yayınlayacağımız alevi manifestosu ile inancın tanınması asimilasyonlardan vazgeçilmesi dergahın bize teslim edilmesi inanç özgürlüklerinin sınırlanması anayasadan kaldırılması varolacaktır" dedi. Hükümetin alevi sorununu ilahiyat kökenli kesimlere bırakmasını da eleştiren Geçmez, "İslam'ın sanki biricik temsilcileri kendileriymişçesine, 'bizim gibi inanıyorsanız sizi kabul ediyoruz, bizim gibi inanmıyorsanız siz bilirsiniz' deyip ötekileştirdi. Bu hükümet Alevilere yönelik anayasada değişiklik yapacağını söyledi, ancak yapmadı. Alevi çalıştaylarından vaz geçin. Türkiye'ninbir sünni çalıştayına ihtiyaç vardır. Çünkü biz inancımızı ve öğretimizi gerçekleştirirken Türkiye Cumhuriyeti bütçesinden herhangi bir talebimiz olmadan kendi yolumuzun göstermiş olduğu rızalıkla yerine getiriyoruz. Bunu da devlete bir örnek olarak sunuyoruz. Mücadelemiz laik demokratik devlet mücadelesidir. Devletin dinsizleştirilmesi mücadelesidir. Mücadelemiz yurttaşların kendi inancını yaşaması mücadelesidir" diyerek sözlerini noktaladı.
16 Ocak'ta Ankara'da gerçekleştirilecek Alevi Kurultayı'na Avrupa ülkelerindeki Aleviler başta olmak üzere, Kanada, Lübnan, İran, Irak gibi değişi ülkelerde yaşayan Alevilerin temsilcileri katılacak. Kurultaya, Türkiye'de yaşayan Emeni, Rum, Süryani gibi dini azınlıklar da davet edildi. Alevilerin siyasal, inançsal ve güncel sorunların konuşulacağı kurultayda, Alevilerin kendi gündemlerini oluşturması temel hedef olarak öne çıkıyor.
Toplantı öncesi gazetecilere açılamalarda bulunan Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAK) Genel Başkanı Geçmez, devletin her zaman alevi sorunu olduğunu, ancak bu sorunun Aleviliğin kendisinden kaynaklanan bir sorun olmadığını vurguladı. Var olan sorunun devletin kendi uygulamalarından ve siyasilerden kaynaklandığına dikkat çeken HBVAK Başkanı Ercan Geçmez, "Sorun, devletin bizzati kendi uygulamalarından ve bizzati siyasilerden kaynaklanan bir sorundur. Biz zaten bu topraklardaydık; vardık, olacağız ve yaşamaya devam edeceğiz. Katliamlara uğrarken de aleviydik, uğramadan önce de aleviydik. Sorun bizden kaynaklanan bir sorun değil" dedi. Türkiye alevi hareketinin geldiği noktaya da işaret eden Geçmez, kendi haklarını demokratik olarak savunan Alevilerin, aynı hakları demokratik olarak diğer yurttaşlara bilinçli olarak aktarmak zorunda olduğunu vurguladı. Geçmez, amaçlarının Türkiye'de yapılan haksızlıkları, ötekileştiren bütün grupları yeniden eşit yurttaşlık kavramı altında birleştirmek olduğunu kaydetti. Ak Parti iktidarının önceki yıllarda düzenlediği Alevi Çalıştaylarını da eleştiren Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, iktidarın Alevilere yönelik politikalarını yetersiz bulduklarını ifade ederek, Bu hükümet tarafından 2009 yılından beri yürütülen alevi çalıştayları vardır. Cumhuriyet tarihinde bir ilktir. Bu çalıştaylara katılanlardan birisiyim. Bu çalıştayların Türkiye'ye ufuk açacağını düşünenlerden biriydim. Türkiye'deki Alevi örgütlerinin çoğu bu çalıştaylara katıldı. Çalıştaylar sonucunda büyük bir hayal kırıklığına uğradık. Çalıştayların niyeti belli oldu. Sanki sorun aleviler ve Alevilermişçesine hükümet üyesi bir bakan, 'buyurun Aleviliği tarif edelim' demesi, olaya böyle yaklaşması bizim için işin bittiği nokta olmuştur. O noktadan sonrası bizi ilgilendirmemektedir. Öyle bir noktaya geldi ki; tarih içerisinde Alevilere zulmetmiş ve yargılanmış kişiler de bu toplantılara çağrıldı. O anayasa değiikleğinde gördük ki daha önce sayın başbakan bizzat kendisi mitinglerde yaptığı konuşmalarda Türkiye'de bir şehirde alevilerin katliamına 54 defa fetva vermiş bir şahsı o şehrin kahramanı ilan ettiği gün burada da niyetlerini gösteriyordu. Bu niyet şayet bu değişiklik katliamı ve katliamcıları yeniden meşrulaştırmak, onları medar-ı iftar yapmaksa bu anayasa değişikliğine hayır diyeceğimizi demiştik ki yanılmadık. Anayasa değişikliğini geldiği noktada alevilerin haklarıyla ilgili herhangi birşey olmadığı gibi en insani talepler bile görmezden geliniyor.
Kurultayda sanatçılarımzdan, yazarlardan alevi dost ve örgütlerinden destek alarak çıkacağız. Yayınlayacağımız alevi manifestosu ile inancın tanınması asimilasyonlardan vazgeçilmesi dergahın bize teslim edilmesi inanç özgürlüklerinin sınırlanması anayasadan kaldırılması varolacaktır" dedi. Hükümetin alevi sorununu ilahiyat kökenli kesimlere bırakmasını da eleştiren Geçmez, "İslam'ın sanki biricik temsilcileri kendileriymişçesine, 'bizim gibi inanıyorsanız sizi kabul ediyoruz, bizim gibi inanmıyorsanız siz bilirsiniz' deyip ötekileştirdi. Bu hükümet Alevilere yönelik anayasada değişiklik yapacağını söyledi, ancak yapmadı. Alevi çalıştaylarından vaz geçin. Türkiye'ninbir sünni çalıştayına ihtiyaç vardır. Çünkü biz inancımızı ve öğretimizi gerçekleştirirken Türkiye Cumhuriyeti bütçesinden herhangi bir talebimiz olmadan kendi yolumuzun göstermiş olduğu rızalıkla yerine getiriyoruz. Bunu da devlete bir örnek olarak sunuyoruz. Mücadelemiz laik demokratik devlet mücadelesidir. Devletin dinsizleştirilmesi mücadelesidir. Mücadelemiz yurttaşların kendi inancını yaşaması mücadelesidir" diyerek sözlerini noktaladı.
16 Ocak'ta Ankara'da gerçekleştirilecek Alevi Kurultayı'na Avrupa ülkelerindeki Aleviler başta olmak üzere, Kanada, Lübnan, İran, Irak gibi değişi ülkelerde yaşayan Alevilerin temsilcileri katılacak. Kurultaya, Türkiye'de yaşayan Emeni, Rum, Süryani gibi dini azınlıklar da davet edildi. Alevilerin siyasal, inançsal ve güncel sorunların konuşulacağı kurultayda, Alevilerin kendi gündemlerini oluşturması temel hedef olarak öne çıkıyor.
Gündem
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.