Afyon'da 25 askerimizin şehit olduğu patlamayla ilgili ayrıntılar ortaya çıkmaya başladı.
Buna göre tasnif ve istifleme işlemleri iki gün üst üste acemi askerlerle sabah 07.00-23.00 arasında yapıldı. Oysa askerî kurallara göre cephaneliklerde gece çalışma yapılmıyor. Ancak denetime yetiştirme amacıyla tasnife geç vakitlere kadar devam edilmiş. Hatta bir aracın farları, askerlerin ellerindeki fener ve çakmak gibi aydınlatma imkânlarıyla istifleme yapıldığı iddia edildi. Patlamanın da bu istifleme sırasında acemi askerlerin istiflemeyi yanlış yapmalarından kaynaklanmış olduğu ileri sürülüyor..
ŞEHİT BABASI İDDİALARI DOĞRULADI
Bir şehit babasının, patlamadan bir saat önce oğluyla yaptığı telefon görüşmesi de iddiaları doğrular nitelikte. Acılı baba, "Depoda C-4 patlayıcılar, G-3 mermileri ile el bombaları bulunuyormuş. Susurluk'taki 44. Mühimmat Bölük Komutanlığı'ndan gelen mühimmatları yerleştiriyorlarmış." dedi.
'SABOTAJ İHTİMALİ GÖZ ARDI EDİLMEMELİ'
Emekli Binbaşı Şahin Akdoğan da sabotaj ihtimalinin küçük de olsa bir köşede tutulması gerektiğini düşünüyor. Akdoğan, "Mesela ben görevdeyken, piyade tüfeğiyle 50 metreden el bombasına ateş ettim ve patlattım" şeklinde konuşuyor. Akdoğan'a göre, el bombasının yere düşerek patlama olasılığı düşük. Ancak çok yüksekten yere çarpması durumunda patlama gerçekleşebilir. Olayın nasıl gerçekleşmiş olabileceğine dair ise şu yorumda bulunuyor: "El bombaları sandık içinde kolay kolay patlamaz. Ancak kullanıma hazır bir el bombası depoya taşınırken kaza eseri patlamış olabilir. Ya da bir elektrik akımı el bombasıyla bir şekilde temas etmiş olabilir."
BOMBA İMHA EDİLİYORDU İDDİASI
Patlamayla ilgili Zaman'a konuşan emekli bir subay ise ilginç bir noktaya dikkat çekiyor. Adının açıklanmasını istemeyen emekli subay, "Kullanma zamanı geçmiş el bombalarının imhası da yapılıyor olabilir. Bu işlemde, el bombasının içindeki Tnt (patlayıcı) çıkarılır. Daha sonra boş bomba imha edilir. Böyle bir işlem yapılırken, sigaradan ya da başka bir şeyden gelecek küçük bir kıvılcım faciaya neden olur" diyor.
Bir başka iddia ise, söz konusu birlikte anti personel mayın bulunduğu yönünde. Ancak Türkiye 2004'te altına imza attığı Ottowa Sözleşmesi'yle birlikte bu tür patlayıcıları imha etmeye başladı. Anti personel mayınlarının envanterde gözükmediği ve kaydının bulunmadığı, fakat terörle mücadelede bazı noktalarda kullanıldığı iddiaları daha önce basına yansımıştı.