Süreci mercek altına alan CHP’nin değerlendirmeleri şöyle:
“Bazı ülkelerin AKP’yle ilgili düşünceleri de dikkate alındığında istihbarat birimleri yurt içindeki ilişkilerini de kullanarak hem Baykal’a hem de üst düzey bir AKP yöneticisine yönelik komplo girişiminin içine Sayın Kılıçdaroğlu’nu da sokmaya çalıştı. Komplonun bozulması sonrasında ise Bayraktar’ın, YARSAV eski Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu ile yaptığı ‘En büyük balığı getireceğim’ cümlesinin yer aldığı görüşmesinin tapeleri basına sızdırılarak AKP’ye de, ‘Sizinle de ilgili bilgilere sahibiz’ mesajı gönderildi. Bu komplonun arkasında kimin olduğu en kısa sürede netleştirilmeli; odatv’nin ve Bayraktar’ın arkasındaki güç ortaya çıkarılmalı. Kılıçdaroğlu, Baykal ve bir üst düzey AKP yöneticisiyle ilgili komploya dahil edilerek, sonrasında AKP yöneticisiyle ilgili bir gelişme olduğunda ‘Bunun arkasında Kılıçdaroğlu var’ demeye uygun bir zemin hazırlanmaya çalışılıyor. Böylelikle ‘Sadece Baykal’a karşı değil, AKP üst düzey yöneticisine yönelik de komplonun arkasında Kemal Bey var’ denilecek. Böylelikle hem Kılıçdaroğlu’nun hem de Baykal ve o üst düzey AKP yöneticisinin saygınlığı zedelenecek. Böylelikle Türkiye’ye ‘haddi bildirilmiş’ olacak. Bu komplonun ortaya çıkarılması öncelikle hükümetin sorumluğunda.”
Dedikoduyla gitmez
Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’deki makamında Genel Sekreter Bihlun Tamaylıgil, Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ve grup başkanvekilleriyle yaklaşık bir saat süren bir toplantı yaptı. Kılıçdaroğlu, toplantı çıkışında gazetecilerin Bayraktar’ın iddialarını hatırlatması üzerine, “Dedikoduyla falan bu işler gitmez” dedi.
Baykal’ı aradı
Kılıçdaroğlu, öğle saatlerinde telefonla aradığı Baykal’a, “Ciddiye almadığım iddialar nedeniyle şahsınızı rahatsız etmek istemedim” dediği bildirildi. Baykal’ın ise “Yaklaşımınızı anlıyorum; benim açımdan mesele kapanmıştır” karşılığını verdiği kaydedildi.
CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi ise şöyle konuştu: “Sayın Bozdağ eğer gerçekten hukukçuysa, bu konuda çağrı yapacağı kişiyi gözden geçirsin. Sayın Kılıçdaroğlu, odatv ile ilgili gelişmeler konusunda herhangi bir iddianın sahibi değildir. AKP’nin herhangi bir yöneticisi ile ilgili bir iddiayı Sayın Kılıçdaroğlu ve CHP yetkilileri ortaya koymuş değildir. Sayın Bozdağ bir çağrı yapacaksa savcıya yapabilir. Sayın Kılıçdaroğlu’na ‘Gel bu ismi açıkla’ demeyi, dürüst bir davranış olarak görmüyorum.”
Biz bu oyuna gelmeyeceğiz
CHP Genel Sekreteri ve Parti Sözcüsü Bihlun Tamaylıgil dün düzenlediği basın toplantısında, “CHP, çirkin bir propagandayla karşı karşıya. Bu propagandanın Türkiye’nin gündemini değiştirmek ve iktidarın ortaya koyduğu olumsuzlukların kamuoyunun gündeminde tartışılmasını engellemek amacıyla ortaya çıktığı çok net, çok açık. Biz, bu oyuna gelmeyeceğiz” dedi. Tamaylıgil, Ak Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ’ın, Kılıçdaroğlu’na yönelik sözlerine ise “Kötü söz her zaman sahibinindir. Bir iddiası olan, iddiayı ortaya koyan ve eğer belli kayıtlarla dile gelen bir iddia ise o kayıtları inceler ve ona göre cevabını bulurlar” karşılığını verdi.
