Haberdar Gazetesi Gündem KHK'ye komisyon onayı

KHK'ye komisyon onayı

Hükümete, bazı konularda 6 ay süreyle Kanun Hükmünde Kararname (KHK) çıkarma yetkisi veren yasa tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi.

Tasarıya göre, Bakanlar Kurulu, mevcut bakanlıkları birleştirebilecek, kaldırabilecek, yeni bakanlıklar kurabilecek. Zorunlu olmadıkça ilgili ve ilişkili kuruluşlar devlet bakanlarına bağlanmayacak.

''Ekonomi'', ''iç ve dış ticaret'', ''gençlik ve spor'' ile ''aile, özürlüler, çocuklar, kadınlar ve sosyal yardım'' konularında 4 bakanlık kurulacak.

 

Görüşmelerde tartışmalar çıktı

Görüşmeler tartışmalı başladı. Komisyon Başkanı Mustafa Açıkalın'ın yurtdışında olduğu dönemde imzasıyla toplantı günü belirlendiği gerekçesiyle geçen toplantıda başlayan tartışma bu toplantıda da sürdü. Geçen toplantı, muhalefetin ''Açıkalın'ın yurtdışındayken imza atmasının mümkün olmadığı'' iddiaları üzerine ertelenmişti. Açıkalın, bugünkü toplantıdan önce, gazetecilerin konuya ilişkin sorusu üzerine, ''19. dönemden beri hangi komisyonlar hangi usulle imza atıyorsa aynı usulle imza atılmıştır'' dedi.

Açıkalın, toplantıyı açarak, sunum için Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'e söz verdi. Bu sırada MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, toplantının yapılamayacağını, Meclis Başkanlığına bir müracaatlarının olduğunu söyledi. ''Böyle toplantı mı olur? Bu, toplantı Anayasa'ya aykırıdır'' diyen Vural ile Çiçek arasında tartışma çıktı. Çiçek, sunumunu yaparken bazı CHP milletvekillerinin de katıldığı tartışmalar sürdü.

CHP İzmir Milletvekili Harun Öztürk, ''Yangından mal mı kaçırıyorsunuz'' diye konuştu. Çiçek, sunumunu yaptıktan sonra, CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, tasarının Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülemeyeceğini, önce Anayasa Komisyonunda görüşülmesi gerektiğini söyledi.

Tartışmaların sürmesi üzerine Başkan Açıkalın, toplantıya ara verdi. Milletvekilleri arasında tartışmalar sürerken, Başkanvekili Recai Berber, CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk'ün hakaret ettiğini ve hakkında dava açacağını söyledi. Öztürk, bağırarak, ''Aç. Aç da görelim, mahkemede hesaplaşalım'' dedi.

Öztürk, komisyondan çıkan AKP milletvekillerine tepki göstererek, ''Sahtekarlıklarını örtmek için ara veriyorlar. Başkan önce imzasını açıklasın, umreden mi göndermiş'' diye konuştu. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da AKP milletvekillerine ''Seçim kararı aldınız, parmaklarınızı Tayyip Erdoğan'a teslim ediyorsunuz yazık, yazık, milletin milletvekillerisiniz Tayyip Erdoğan'ın değil'' dedi.
 

 

''Bu tasarı, Anayasa'nın 91. maddesindeki ilkeleri içeren bir yetki tasarısıdır"

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, ''Yetki Kanunu Tasarısı''nın süresi, kapsamı, ilkeleri ve amacının belli olduğunu belirterek, ''Anayasa'nın 91. maddesindeki ilkeleri içeren bir yetki tasarısıdır. Hükümetler 1971'den bu tarafa ihtiyaç duyduğunda çok sayıda kararname çıkarmıştır'' dedi. Çiçek, hükümete 6 ay süreyle KHK çıkarma yetkisi veren yasa tasarısını TBMM Plan ve Bütçe Komisyonuna sunarken, tasarının Anayasa'nın 91. maddesine uygun olduğunu söyledi.

Türkiye Cumhuriyeti hükümetlerinin, kanun hükmünde kararname uygulaması hukuka girdiğinden beri bu yetkiyi kullandıklarını belirten Çiçek, şöyle devam etti:

''Süresi, kapsamı, ilkeleri, amacı da belli. Anayasa'nın 91. maddesindeki ilkeleri içeren bir yetki tasarısıdır. Hükümetler 1971'den bu tarafa ihtiyaç duyduğunda çok sayıda kararname çıkarmıştır. Şimdiye kadar 29 tane yetki kanunu çıkmış. Yetki kanunlarının uzatılması ile ilgili de 7 yasa çıkmış. Dolayısıyla eğer yetki yasaları ve ona dayalı yapılan iş ve işlemler parlamentoyu askıya almak olarak algılanıyorsa 1971'den beri görev yapmış hemen hemen her hükümet döneminde ya yetki almak ya da yetki uzatmak suretiyle düzenleme yapılmıştır.

Kaldı ki bu bize mahsus bir durum da değildir; Batı uygulamalarında da örneği var. Mesela Almanya, İtalya, Fransa, İsviçre ve İngiltere'de hükümetler bu şekilde iş ve işlemler yapmıştır. İş eninde sonunda Meclis denetimine tabi. Sıkıntı buradaysa önerge verirsiniz, bu yetki kanununa dayalı olarak çıkarılan hususların şu kadar sürede Meclise gelmesini kararlaştırabilirsiniz. Bunların hepsini burada soğukkanlılıkla tartışacağız.''

 

Tasarının Anayasa komisyonunda görüşülmemesi tartışma konusu oldu

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, hükümete KHK çıkarma yetkisi veren tasarı üzerinde söz alan muhalefet milletvekilleri, düzenlemenin tali komisyon olan Anayasa Komisyonunun görüşü beklenmeden Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülemeyeceğini ileri sürdü. Tartışmalar nedeniyle görüşmelere ara verilen komisyonda, görevlilerin kameraların dışarıya çıkmasını istemesine muhalefet milletvekilleri tepki gösterdi. MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, görevliye karşı çıkarken, Komisyon Başkanlık Divanı üyesi Süreyya Sadi Bilgiç uygulamanın daha önce de yapıldığını, Bakan sunuşunun ardından kameraların dışarıya çıkarıldığını söyledi. Bilgiç, Günal'a, ''Her zamanki iş, ajite etme'' dedi.

Muhalefet milletvekilleri Bilgiç'e tepki gösterdi. MHP'li Günal, ''Başkan varken sen konuşamazsın'' derken, CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, ''Çevik kuvvet de gelecek. Sıra bankalarda, siyasette. Önce basın mensupları, sonra muhalefet milletvekillerini alıp götürecek'' diye konuştu.

Komisyon Başkanı Mustafa Açıkalın, aranın ardından toplantıyı açarken, görüşmelere geçilmeden kameramanların çıkmasını istedi. Muhalefetin itirazlarını sürdürmesi üzerine Açıkalın, komisyonda geçmişten beri Bakan sunuşundan sonra kameraların dışarıya çıkarıldığını belirtti. CHP İzmir Milletvekili Harun Öztürk, ''İktidarın tavrını görüyorsunuz, muhalefetin eleştirilerine tahammülü yok. Bir de yetki aldıklarında görürsünüz'' dedi.
Kameraların çıkarılmasının ardından CHP'li Özyürek, usul hakkında söz istedi. Açıkalın, ilk olarak MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural'a söz verdi. Vural, TBMM Başkanlığının tasarıyı tali komisyon olarak Anayasa, esas komisyon olarak Plan ve Bütçe Komisyonuna sevk ettiğini hatırlatarak, ''Plan ve Bütçe Komisyonu, Anayasa Komisyonunun görüşünü beklemeden bu tasarıyı görüşemez. Anayasa Komisyonunun görüşünün alınması gerekir. Bu anayasal bir emirdir. Ama Anayasa Komisyonu Başkanı bir yazı yazıyor, 'tasarıyı gündeme almayacağını' söylemiş. Senin böyle bir yetkin var mı? Anayasa, 'alacaksın' diyor. Bu görüşü almadan toplantı yapmanız doğru değil'' diye konuştu.
Vural, Meclis Başkanlığına yazı yazarak konuyla ilgili görüşlerini ilettiklerini belirterek, toplantının ertelenmesini istedi.

Tasarının genel gerekçesinin ''çok vahim'' olduğunu, Meclisin yetkisinin devrinin istendiğini öne süren Vural, ''Bu düzenleme yetki kanununun ötesinde, milletvekillerinin yasama yetkisinin yürütme organının yok sayması ve üzerine alma işlemidir. Bu Anayasa'ya aykırıdır. Seçime gidiyoruz. Kimin geleceği, kimin gideceği, kimin hükümet olacağı belli değil. Böyle bir yetkinin yürütmeye verilmesi, yasama gücünün devredilmesi anlamındadır'' dedi.
 

''İşlemlerin tamamı idari"

CHP Ankara Milletvekili Hakkı Suha Okay da yetki tasarısının komisyonda görüşülemeyeceğini ileri sürerek, bugüne kadar çıkarılmış yetki tasarılarının TBMM Anayasa Komisyonunda görüşüldüğünü söyledi. Yapılan işlemi kılığına uydurmak için Anayasa Komisyonu Başkan Burhan Kuzu'dan bir yazı alındığını ifade eden Okay, ''Öyle anlaşılıyor ki Parlamento uzun süre için yetkisini yürütmeye devrediyor. 19 Kanuna temas ediliyor. Ama bir fıkrayla kapsam ve sınır ortadan kaldırılıyor. Siz hukuk devletini yok farzediyorsunuz. Anayasa'da olmayan bir yetkiyi devrediyorsunuz. Düzenleme, Anayasa'nın birçok hükmüne aykırı. İdari kelimesini koymadınız ama yapılacak işlemlerin tamamı idari...'' dedi.

Okay, ifade ettiği görüşlerin, geçmişte Fazilet Partisi'nin, hükümetin çok daha sınırlı bir KHK yetkisini içeren kanunun iptali için Anayasa Mahkemesine gönderirken dile getirildiğine işaret ederek, iptal isteminin altında Bülent Arınç, Vecdi Gönül, Abdullah Gül'ün imzası bulunduğunu söyledi.

Yetki isteminin gerekçesinin haklılığı ve meşruluğunun olmadığını savunan Okay, istenen yetkinin nerede ve ne zaman kullanılacağını sordu. Okay, ''Seçimden sonra gelecek bir başka hükümetin iradesini niye KHK ile belirliyorsunuz? Bırakın seçime gidelim, 12 Haziran'ı birlikte yaşayalım. AKP gelmeyecek, CHP, MHP iktidara gelecekse bırakın onlar hükümet etme iradelerini kendileri kullansınlar. Kalkıp da 12 Haziran sonrasını dizayn etmek, Anayasa ve demokratik kurallara aykırıdır'' diye konuştu.
 

''Anayasa Mankemesi, AKP'nin arka bahçesi"

CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, konuşmasına, Komisyon Başkanı Açıkalın'a, ''Sayın Başkan hoşgeldiniz. Umarım güzel bir seyahat yaptınız ama sizin yokluğunuzda işler biraz karıştı. Burayı sık sık boş bırakmayın'' diyerek başladı. Özyürek, Meclisin, Anayasa uyarınca KHK çıkarma yetkisi bulunduğunu, bu yetkiyi Bakanlar Kuruluna devredebileceğine işaret ederek, bu konuda itiraz olmadığını söyledi. Özyürek, ''Anayasa Mahkemesinin yetki kanunlarıyla ilgili onlarca iptal kararında açık gerekçeler var; 'ivedi hallerde çıkarılır' deniyor. Şu ana kadar 34 yetki kanunu çıkmış. Görüş belirtecek olan Anayasa Komisyonu'dur. Yangından mal kaçırmak istediğiniz için tali olarak Anayasa Komisyonunun fikir beyan etmesini izin vermiyorsunuz. FP'nin, içinde Cemil Çiçek'in de imzası olan dilekçesi var elimde. Bundan çok daha sınırlı kapsamda olan yetki kanununun iptali istenmiş'' dedi.

Tasarıyla ilgili Anayasa'ya aykırılık iddiaları bulunduğunu hatırlatan Özyürek, şöyle konuştu:

''AKP 9 yıldır KHK yetkisi istemedi de niye şimdi istiyor? Çünkü böyle bir yetki kanununun Anayasa Mahkemesinde iptal edileceğini biliyor. Çünkü bu konuda Yüksek Mahkeme içtihat geliştirmiş ama son değişikliklerle Anayasa Mahkemesi, AKP'nin arka bahçesi olmuştur. Nasıl olsa oraya gidilse de iptal edilmeyecektir. O nedenle AKP, 9 yıldır başvurmadığı yola şimdi başvuruyor. Devlet bakanlıklarının icracı bakanlıklara dönüştürülmesi görünen gerekçedir.

Asıl gerekçe; Devlet Memurları Kanunu ve TSK Personel Kanununda değişiklikler yapmak suretiyle şu anda iktidarın hoşlanmadığı bazı memurları sürgün etme, emekliye ayırma, öte yandan AKP'nin hizmetinde olan kendisini buzdolapçı, kömürcü kabul eden bürokratları da ödüllendirmek için çıkarılıyor. Böyle bir yetkinin hükümete devredilmesi her bakımdan sakıncalıdır.''

MHP Mersin Milletvekili Behiç Çelik, TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi olduğunu belirterek, ''9 yıldır neyi yapmadınız da 2 ayda seçime giderken bunları yapacaksınız? Tamamen despot ve diktatörlüğe giden yolu aralamak için mi yapıyorsunuz'' dedi.

 

Görüşmeler sürüyor

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, hükümete KHK çıkarma yetkisi veren yasa tasarısının görüşmeleri sürüyor.

Açılan usul tartışmasında söz alan CHP İzmir Milletvekili Harun Öztürk, komisyonu toplantıya çağırma yazısında ''imza sorunu'' yaşandığını belirterek, ''İki tebligattaki imza farklılığı var. TBMM'nin de bu ithamdan kurtulması lazım. İşin uzmanı laboratuvardan imza karşılaştırması yapılıp, aynı elden çıkıp çıkmadığı belirlenmeli'' dedi.

Seçime giden Parlamentonun, ''gidip de gelmeyecek hükümete 6 ay süreyle yasa yapma yetkisini devrettiğini'' ifade eden Öztürk, ''Bu yetki, Anayasa Mahkemesindeki operasyonla doğrudan ilgilidir. Çıkacak yasanın iptali istendiğinde, o zaman yürütmenin mahkemesi olup olmadığını göreceğiz'' görüşünü belirtti.

Alınacak yetkinin uzatılacağını ileri süren Öztürk, ''Yetki istenen konulara bakıldığında, insan kendini 'atma Recep din kardeşiyiz' demekten alamıyor. Komisyonumuzun gündeminde görüşülmeyi bekleyen KHK sayısı 236'dır. İlk sıradaki, 1973 tarihlidir. Hükümet göstermelik bir parlamento özlemi içindedir'' diye konuştu.

MHP Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan, tasarıyla ilgili olarak, ''Böyle bir şeyi düşünmek akla ziyan. Konuyla ilgili devlet kuruluşlarının görüşü nedir? Türkiye'de, bölgedeki yeni hadiseye kamu personel rejimini uyumlama düşüncesi mi var'' diye sordu.

CHP İzmir Milletvekili Bülent Baratalı, KHK'lerin krizlerde, tabii afetlerde çıkarıldığını, bugün için böyle bir durum olmadığını belirterek, ''KHK çıkarmak doğru değil, istisna olmaktan çıkıp genelleşecek'' dedi.

CHP Malatya Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu'nun, ''Risk altındayım, yaşam tehlikem var; Anayasa Komisyonu üyesi arkadaşlarım beni tehdit ediyor, 'yetkimizi gasp ettiniz' diye. Beni korumak zorundasınız. Sözlü saldırıya, ağır hakaretlere uğradım, yetki gasbından dolayı. Çok üzüldüm. Anayasa Komisyonu üyesi arkadaşlarımdan özür diliyorum. Onların ilgi alanındaki konuda ahkam kesmem terbiyesizliktir'' demesi, komisyonda gülüşmelere neden oldu.


"Faşist dönemlerin başvurduğu yöntem..."

MHP İstanbul Milletvekili Mithat Melen, tasarının hükümetin kendi kendini inkar anlamına geldiğini öne sürerek, ''9 yıldır yasalarla Türkiye'yi yönetemiyorum, 2 ay içinde KHK çıkararak iş yapacağım'' dediğini söyledi. ''Burada terslik yok mu'' diye soran Melen, yasama ve yürütme organına karşı güvensizlik olduğunu belirtti. Melen, ''Hukuk toplumun elbisesi. Fakat bizim elbisemiz ne doğru kapanıyor ne açılıyor. İhtiyaçlarımızı karşılamıyor'' dedi.

CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, KHK müessesesinin 12 Mart 1971'den sonra hukuk sistemine girdiğini belirterek, ''Anayasa'nın 91. maddesi olduğu sürece KHK çıkar mı, çıkmaz mı tartışmaları doğru değil. Buna göre olağan dönemlerde de KHK çıkarılabilir ama demokratik hukuk anlayışıyla bağdaşmaz. Eleştirdiğimiz darbe hukukundan medet ummak bir çelişkidir. TBMM'nin hakkına yürütmenin el koymasıdır. Faşist dönemlerin başvurduğu bir yöntemini bugün savunmanızın haklı bir gerekçesi olamaz'' diye konuştu.

CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, 1960 öncesinde en çok ''görülen lüzum üzerine emekliliğe sevketme'' uygulamasına gidildiğini belirterek, o nedenle 1961'den itibaren kapsamlı düzenlemeler yapıldığını söyledi.

Özyürek, düzenlemeyle Türkiye'nin hukuk ve demokrasi tarihinde alınan mesafenin geriye götürüldüğünü ileri sürerek, ''Özellikle personel sistemiyle ilgili keyfi bir yetki alıyorsunuz. Tasarı, Anayasa ve hukuka uygun değil. Hukuk devletinden kanun devletine, kanun devletinden de kararname devletine geliyoruz. Yetkilerimizi Bakanlar Kuruluna verelim, Erdoğan bir padişah gibi yetkilerini kullansın. Bu Türkiye'yi hukuki, demokratik açıdan çok geriye götüren bir düzenlemedir. Artık Türkiye'yi daha geriye götürmeyelim. İstediğiniz yetki hukuka, vicdana, insafa sığmaz'' diye konuştu.


"Eski köye yeni adet getirmiyoruz"

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, eleştirilere yanıt verirken, bugüne kadar 29 yetki yasası, bu yasalara dayanarak 7 uzatma yasası, biri de kapsam değişikliği olmak üzere benzer yasaların çıkarıldığını belirterek, bunların olağanüstü dönemlerde değil parlamentonun çalıştığı dönemlerde çıkarıldığını anlattı. Çiçek, ''522 kararname çıkmış; bunlardan 52'si cumhurbaşkanları tarafından iade edilmiştir. Parlamento hukukumuzda uygulama alanı olan ve hükümetimizin de ilk kez başvurduğu bir yöntemdir. Eski köye yeni adet getirmiyoruz. Getirilen düzenlemenin anayasal dayanakları vardır'' dedi.

KHK'nın, Türkiye'ye özgü uygulama olmadığını, Batı hukukunda da olduğuna işaret eden Çiçek, İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, İsviçre'de de başvurulduğunu söyledi. Anayasa Mahkemesi kararlarını inceleyerek düzgün bir yetki yasası getirdiklerini belirten Çiçek, ''Bugüne kadar çıkardığımız 36 yasaya bakıldığında; Meclisin açık olduğu, tatilde olduğu ve seçim kararı aldıktan sonrada da çıkardıkları var. Ayrıksı bir iş yapmıyoruz. İşbaşındaki hükümet ne zaman ihtiyaç duyarsa bunu getirir. İktidarda olduğumuz günden beri kararname getirmedik'' diye konuştu.

Çiçek, düzenlemeyi iyi niyetle ortaya koyduklarını belirterek, ''12 Haziran'da seçim yapılacak. Kimin iktidar olacağına elbette millet karar verecek. Bu yetki AK Parti iktidarda olduğu sürece kullanılır denilmiyor. Yeni hükümetin teşkilini faydalı görüyoruz. Seçim oldu, seçimi kazanan genel başkana hükümeti kurma yetkisi verildi. Böyle bir yetki yoksa bugünkü modele göre hükümeti kuracak. Bunu değiştirmek istiyorsa sonra yapacak. Bütçe hazırlığı da hesaba katıldığında işbaşına gelen hükümete bu anlamda verilen bir imkan, fırsattır'' dedi.


"Resen emeklilik değil"

CHP'li Mustafa Özyürek'in, ''Biz bu yetkiyi kullanmayacağımızı ifade ettik'' demesi üzerine Çiçek, ''Geçmişte karşı çıkanların bu kararnameleri nasıl kullandığı ortadadır. Büyük lokma yiyip büyük laf etmemek lazım. Şartların neyi getireceğini ben bilemem'' diye konuştu.

Özyürek'in, ''CHP'nin çıkardığı yetki kanunu yok'' demesi üzerine Çiçek, ''Olmaz olur mu, var. 1974'te 3 tane çıkarılmış. Daha sonraki dönemlerde de var'' karşılığını verdi.

Çiçek, yapılacak düzenlemelerin Parlamentonun bilgisine, denetimine sunulacağını belirterek, ''Kimsenin telaşa kapılmasına, yanlış anlamaya gerek yok. Parlamentoyu kimse dışlayamaz. Bu sistemin, rejimin kalbi burasıdır. Kimse burayı dışlayamaz, buna hiçbirimiz müsaade etmeyiz, hiçbirimiz de burayı dışlayan tavra saygı göstermeyiz. Tabii biz kendimizin geleceğini düşünerek, hazırlığı kendimize göre yapıyoruz. Başkası kullanmak istemezse kullanmaz ama isterse kullanır. Bunun anayasal denetimi var'' dedi.

Özyürek'in ''Emekliliğe sevk etme yetkisini kullanacak mısınız'' sorusuna Çiçek, ''Hayır, resen bir emeklilik değil. Bazı bakanlıklarda iptaller, ihdaslar, bazı bakanlıkların birleştirilme ve ayrılması olacak, beraberinde birçok personel sorunu çıkacak. Seçime giderken hiçbir hükümet, herkesin oyunu almak için bu kadar çaba gösterirken onu bunu emekli ederek herkesi emekliliğe sevk ederek karşısına almak ister mi? Bu kadar güvensizlik içindeyse, bu tartışmaları yapalım, 12 Haziran'da vatandaş kime güveniyorsa herkes de bu yetkiyi ona göre kullanır'' diye konuştu.

"Hadım yasası çıkmadan..."

Komisyon Başkanı Mustafa Açıkalın, Çiçek'in konuşmasının ardından tasarının geneli üzerindeki görüşmelerin tamamlandığını söyledi. MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, Açıkalın'a itiraz etti. Ayağa kalkan Günal, tasarının geneli üzerinde görüşmelerin yapılmadığını, usul tartışması yapıldığını ifade etti. Açıkalın, ''Bazı arkadaşlar esası, bazıları usulü konuştu. İsteyen varsa geneli üzerinde söz veririm'' diyerek, Günal'a söz verdi.

Günal, düzenlemeyle ''Meclisin yetkisinin gasp edildiğini'' öne sürerek, ''Yetkimi alıyorsunuz, hadım ediyorsunuz. Mecliste Hadım Yasası çıkmadan, hadım yetkisi çıkarılmak isteniyor. Yetkimin hadım edilmesini istemiyorum. Kararnameleri çıkarıp çıkarıp Resmi Gazete'ye göndereceksiniz. 8.5 sene durdunuz niye Ekonomi Bakanlığı kurmadınız? O zaman bunun iyiniyetli yaklaşım olmadığı açıktır'' dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *