'Kadıköy 1. bölgeden milletvekili adayıyım'

'Kadıköy 1. bölgeden milletvekili adayıyım'
İkinci ergenekon davasının tutuklu sanığı gazeteci Tuncay Özkan, ''Kadıköy 1. bölgeden milletvekili adayıyım. Ben siyaset yapmak istiyorum. Seçim bölgemde çalışmak istiyorum'' dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen davanın bugünkü duruşmasına, gazeteci Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay'ın da aralarında bulunduğu 20 tutuklu sanık katıldı. Tutuklu sanıklar eski Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Haberal, eski İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, İbrahim Özcan, Hasan Atilla Uğur, Levent Göktaş ve Oğuz Bulut ise duruşmaya gelmedi.

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, ara kararlar üzerine dosyaya gönderilen cevap yazılarını okudu. Buna göre, mahkemenin tutuksuz sanıklardan Arif Doğan ile ilgili açılan soruşturma ve kovuşturma olup olmadığına ilişkin talebine cevap veren Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Doğan ile ilgili herhangi bir kamu davasının açılmadığını bildirdi.

Mahkemenin TSK Güçlendirme Vakfı ve Mehmetçik Vakfına yazdığı 2005 yılından bu yana sanıklar Durmuş Ali Özoğlu ve Yusuf Erikel tarafından kurumlarına bir yardım yapılıp yapılmadığı şeklindeki yazıya da cevap verildi. TSK Mehmetçik Vakfı'ndan gelen yazıda, Erikel ve Özoğlu tarafından vakfa bağış yapıldığına ilişkin bir kayıt olmadığı belirtildi.

TBMM Genel Sekreterliğinden gelen yazıda ise Erikel'e ait araç kartı konusunda gerekli bilgiler gönderildi. Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı'nca da Erikel ve Hacı Ali Hamurcu hakkındaki tahkikat bilgilerinin gönderildiği kaydedildi. Duruşmaya, sanıkların taleplerinin alınmasıyla devam ediyor.

'Ben siyaset yapmak istiyorum'

Duruşmada söz alan tutuklu sanık gazeteci Tuncay Özkan, Mısır ve diğer Afrika ülkelerindeki isyanları anımsatarak, ''O halkın isyanını izlerken hiç Cumhuriyet mitingleri aklınıza geldi mi? Cumhuriyet mitingleriyle Mısır'da yaşananları karşılaştırdınız mı?'' diye konuştu. Mısır'da yaşananların Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından demokratik bir eylem olarak görüldüğünü ifade eden Özkan, ''Mısır'da darbe oldu. Başbakan bunu halk hareketi olarak gördü. Bir tek camın, burnun bile kırılmadığı o meydanların sesini darbeci diye yargılıyorsunuz. Libya'da, Tunus'ta, Cezayir'de, Mısır'dakilerin adı ne? Ben sesimi yükselttiğimde burada yargılanacağım. Onların asker gelir, tepesine vurur, herkesi dağıtır. Bu demokratik halk ihtilalidir. Bu çelişkinin farkında mısınız?'' dedi.

İddianameyi ''politik metin'' olarak yorumlayan Özkan, mahkeme heyetine hitaben ''Sizin bildiğiniz ve bana söylemediğiniz bir şey var mı? Kendi aranızda konuşuyorsunuz'' diye sordu. Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün ''Kendi aramızdaki konuşmalarınızı size söylemek zorunda değiliz'' demesi üzerine Özkan, heyetin kendisiyle ilgili peşin hükmü olup olmadığını sordu. Şengün de kendisiyle ilgili her şeyin dosyada olduğunu kaydetti.

Haziran ayında yapılması planlanan seçimlere de değinen Özkan, şöyle devam etti: ''Kadıköy 1. bölgeden milletvekili adayıyım. Fiilen bunu nasıl engellersiniz? Anayasal hakkımı kullanmak istiyorum. Siyaset yasağı uygulayamazsınız. Ben düşünce suçlusuyum. Ya bana eylemimi söyleyin, ya da prangalarımı çözün. Halkla kucaklaşarak siyaset yapacağım. Ben siyaset yapmak istiyorum. Seçim bölgemde çalışmak istiyorum. 30 aydır tutukluyum. Siyaseten benimle hesaplaşmak isteyen varsa halk orada, meydan orada.''
Duruşmaya, daha sonra öğle arası verildi.
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.