Kılıçdaroğlu: Neden inatlaşıyorsun!

Kılıçdaroğlı, Sakarya gezisinin ilk durağı olan Karasu İlçesi'nin Yuvalıdere semtinde seçmenlere hitaben yaptığı konuşmada 7 Haziran seçimlerinde Milli İradenen tek partiye yetki vermediğini belirterek, "Milli İrade tek partiye yetki vermiyorum dedi. Uzlaşın, bir karar koalisyon kurun dedi. Sizin de öneriniz buydu. Biz kapımızı açtık. Buyrun gelin, milli iradeye saygılıyız. Bu millet vermiyor kardeşim. Neden inatlaşıyorsun. Milletin iradesine neden saygı duymuyorsun? dedi. 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, daha önce belde olan Yuvalıdere Mahallesi"nde köy kahvaltısına davet edildi. Bu davete programı yoğun olduğu için teşekkür eden Kılıçdaroğlu burada seçim otobüsünün üzerinden seçmenlere hitap etti. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

NEDEN İNATLAŞIYORSUN

"Temiz bir siyasete, halkı düşünen br siyasete ihtiyacımız var. Bunun için sizden yetki, sizden destek istiyorum. Çok ama çok önemli. Önce şu soruyu kendinize sorun. 7 Haziran'da sandığa gittikten sonra neden 1 Kasım'da da gideceğiz? Vatandaş gitti oyunu kullandı. Milli İrade 'tek partiye yetki vermiyorum' dedi. 'Uzlaşın, bir karar verin koalisyon kurun' dedi. Sizin de öneriniz buydu. Biz kapımızı açtık. Buyrun gelin, milli iradeye saygılıyız. Hükümet kuralım. 'Neden bana 400 milletvekili vermedin?' Madem vermediniz bir daha gideceğiz seçime Bu millet vermiyor kardeşim. Neden inatlaşıyorsun. Milletin iradesine neden saygı duymuyorsun. Ben sizin kullandığınız her oya saygı duydum, saygı duymaya da devam edeceğim."

TARİHİN EN BÜYÜK KRİZLERİNDEN BİRİNİ YAŞIYORUZ

Kemal Kılıçdaroğlu konuşmasında Türkiye'ye 2 milyon 2 yüzbin Suriyeli'nin geldiğini de hatırlatarak, bunun yanlış politikalardan kaynaklandığını savunup;"Ne olacak bunlar? Bizim çocuklarımız işsiz, şimdi onlara nasıl iş buluruz diye uğraşıp duruyoruz. Ne olacak bizim çocuklarımız? Şu anda Türkiye tarihinin en büyük krizlerinden birini yaşıyor" dedi.

Kılıçdaroğlu, "Memleketi kimin yönettiği belli değil. O açıdan 1 Kasım seçimleri çok önemli. Sandığa giderken düşüneceğiz, elimizi vicdanımıza koyacağız. 13 yıl yetki verdik" diyerek şöyle devam etti:

DİN İMAN EDEBİYATI YAPIP ARKADAN KÖŞEYİ DÖNÜYORLAR

"13 yılda memleletin hangi sorununu çözdüler? Bir Allah'ın kulu çıksın desin ki 'şu sorunu çözdüler'. Ben sizden yetki istiyorum. Ben öyle 13 yıl, 14 yıl yetki de istemiyorum. Ben sizden 4 yıl yetki istiyorum. 4 yıl yetki verin bu ülke nasıl yönetiliyormuş dünyaya göstereyim. Allah'a şükür aldığım aylık para yetiyor. Siz nasıl geçiniyorsanız ben de öyle geçiniyorum. Mütevazi biz hayatım var. Benim öyle sarayara merakım yok. Hiç bir zaman da istemedim. Ben bu ülkenin zenginleşmesini, halkın zenginleşmesini istiyorum. Çocuklarımızı hangi okula gönderdiğimizi bile bilmiyoruz. Hangi sınıfa gidecekler belli değil. Arkadan söylüyorlar. 'Vay efendim siz geleceksiniz imam hatipleri kapatacaksınız.' İmam hatipleri kuran parti biziz neden kapatalım? Bana öğretilen; ibadet Allah için yapılır. Siyaset için değil. Yazı günahtır. Düne kadar bu propagandayı yaptılar. Herkesin inancına saygılıyım. Bunlar bıraktılar, din iman edebiyatı yapıyorlar. Arkadan köşeyi dönüyorlar. Böyle bir şey olmaz."

12 BİN ÇOCUĞUN KATİLİ KİM?

Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun saraydan ne talimat gelirse onu yaptığını ileri sürdüğü konuşmasında, "Görev verilen bir kişi hükümeti kuramıyorsa, iradesini saraya hipotek etmişse onun bu memlekete faydası olmaz. Başbakan olan kişinin kendi iradesi olacak. Hiç bir şey olmuyor. Yazık. Olan memlekete oluyor. 12 bin çocuk öldü Suriye'de 12 Bin. Kim bunların katili? Kim bunlara silah gönderiyor? Ben size dedim. Ben sizden biriyim. Siz nasıl yaşıyorsanız ben de öyle yaşıyorum" sözleriyle sürdürdü. 

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, konuşmasını yaptıktan sonra çalışmaları kapsamında Hendek İlçesine hareket etti.

HENDEK'TE KONUŞTU

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Sakarya ziyaretinde Karasu İlçesi'nden sonra, Hendek İlçesi Puna Mahallesi’nde yaptığı mitingde hükümete yüklendi. Kılıçdaroğlu Hendek İlçesi'nin Puna Mahallesi’nde halka seslendi. Yaklaşık 1000 kişiye seslenen CHP Genel Başkanı şunları söyledi:

"Size bir gerçeği anlatayım. 'Çözüm, çözüm, çözüm' dediler. Sonra dediler ki ‘PKK bizi kandırmış’ Sen çocuk musun yahu? Diyor ki; 'Efendim paralel bizi kandırdı', 'Esat bizi kandırdı.' Sen neden kanıyorsun kardeşim? Vatandaş yetki verdi sana; 'Bu ülkeyi adam gibi yönet' diye. Şu anda Türkiye’de bir yönetim boşluğu var. Kimin ülkeyi yönettiği belli değil. Bir şeyi unutmayalım. Davutoğlu, saray için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışır."

Kılıçdaroğlu, Puna Mahallesi’nde kendisine ikram edilen bölgede yetiştirilen meşhur Adapazarı kabağından yapılan kabak tatlısını yedi.

ÇAY İÇİP SOHBET ETTİ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sabah erken saatlerde başladığı Sakarya programını tamamlayarak Bilecik'e gitti. Kılıçdaroğlu, Sakarya- Bilecik sınırındaki Pamukova'nın Mekece Mahallesi'nde kahvehanede çay içip burada bulunanlarla sohbet etti.

Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Sakarya'nın Karasu ilçesinde Yuvalıdere, Hendek İlçesi'nde Ortaköy ile Geyve İlçesi'nde Eşme mahallelerinde düzenlenen mitinglerde mahalle sakinleriyle buluştu. 1 Kasım seçimleri öncesinde partisinin seçim beyannamesini anlatan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, halkın da sorunlarını dinledi. Daha sonra Bilecik'teki programlara katılmak üzere bu ile hareket eden Kemal Kılıçdaroğlu, son olarak Pamukova Mekece'de bir kahvehanede çay içerek burada bulunanlarla sohbet etti.

Türkiye'de bir yönetim boşluğu var

Hakan TÜRKTAN- Saadet YÖRÜKÇÜ/OSMANELİ (Bilecik), (DHA)- CHP Genel Başkanı kemal Kılıçdaroğlu, "Türkiye'de bir yönetim boşluğu var. Türkiye'yi kim yönetiyor? Bir boşluk var. İlk kez Türkiye tarihinde derin bir kriz, bir yönetim krizi yaşanıyor şu anda. Bunun aşılması lazım. Onun için bu seçimler önemlidir" dedi.

Kılıçdaroğlu, Bilecik'in Osmaneli İlçesi'ne geldi, Balaban Meydanı'nda toplanan yaklaşık 1500 kişiye seçim otobüsü üzerinden hitap etti. Kılıçdaroğlu, 7 Haziran seçimlerinde vatandaşların hiçbir partiyi tek başına iktidar yapmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

"Vatandaş Haziran ayında 'Türkiye'nin sorunları var. Oturup konuşun, anlaşın. Demokrasi kazansın. Ülkenin dertleriyle uğraşın, Hükümet kurun, sorunları çözün.' dedi. Bize geldiler, 'Başımızın üzerinde yeriniz var' dedik. Biz milli iradeye saygılıyız. Koalisyon mu istiyorsunuz? Türkiye'nin dünya kadar derdi var. Biz 'şu olacak bu olacak' demiyoruz. 'Biz koalisyona hazırız' dedik. 10 gün görüştük, 10 günün sonunda dediler ki 'Biz 4 yıllık bir koalisyon hükümeti istemiyoruz. Biz 3 aylık bir seçim hükümeti istiyoruz.' Niye 3 aylık? 'E bize 400 milletvekili vermediniz.' Arkadan terör geldi, arkadan bir sürü belalar geldi."

'22 MİLYON YOKSUL VAR'

Kendisinin hiçbir zaman sarayla alakasının olmadığını, villa merakının bulunmadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Ben hiçbir liderin yapmadığını yapıyorum. Günün 24 saati çalışıyorum. Benim bir tek derdim var. Bu ülkenin refahı, benim tek derdim bu. Benim hiçbir zaman sarayla alakam olmadı. Villa merakım olmadı. Siz nasıl yaşıyorsanız ben de öyle mütevazi yaşıyorum. Çok şükür bugün benim aldığım aylık da bana yetiyor. Çoluk çocuk geçinip gidiyoruz. Kimseye muhtaç değilim. Benim derdim benim zengin olmam değil. Benim derdim sizin zengin olmanız. Sizlerin zengin olması. Çok sayıda genç filiz gibi çocuğumuzun işsiz kaldığını biliyorum. Hala askere gitmiş gelmiş babasının eline bakıp 'Acaba 5-10 kuruş harçlık verebilir miyim?' dediğini biliyorum. Türkiye'nin kesinlikle bunlardan kurtulması gerekiyor. Yeni bir siyaset anlayışın olması lazım. Hakça bir düzeninin olması lazım. Adaletli bir düzenin olması lazım. 'Biri yer bakar kıyamet ondan kopar' denir. Ben 7 Haziran'da 17 milyon yoksuldan söz ediyordum. Şimdi bu ülkede 22 milyon yoksul var. 22 milyon yazık günah değil mi? Çocuklar yatağa aç giriyor, yazık günah değil mi?" diye konuştu.

Kemal Kılıçdaroğlu Türkiye'nin kan gölüne çevrildiğini ifade ederek, "Fidan gibi çocuklarımız şehit geliyor. Terörü bu ülkenin başına neden bela ettiniz? Getirdiniz bilmem çözüm çözüm. Ne yaptınız sonunda? Türkiye'yi kan gölüne çevirdiniz. Ne diyorlar 'PKK bizi kandırdı.' Sen çocuk musun kardeşim? Sen devlet yönetiyorsun. Çocuk musun?" dedi.

'EĞİTİM SİSTEMİMİZ İFLAS ETTİ'

CHP iktidarında öğrencilere öğle yemeği verileceğini söyleyen Kılıçdaroğlu, hükümetin eğitim politikasını da eleştirdi. Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:

"Anneler size sözüm. Çocuğunuzu tam gün okula göndereceksiniz, sabah gidecek akşam gelecek. Öğle yemeklerini öğretmenleriyle birlikte okulda bedava yiyecekler. Biliyorum ki yine bağıracaklar 'Ödeneği nereden bulacaksın?' Parayı nereden bulacaksın?' Vallahi de billahi de bulacağım. Gerekirse kendi boğazımdan kesip o çocuklara öğle yemeği vereceğim. Hiç merak etmeyin. Çocuklarımız iyi bir eğitim almalı. Ben eğitimden bahsedince koro halinde bağırıyorlar 'CHP gelecek imam hatip okullarını kapatacak'. Niye kapatayım? Niye kapatalım? İmam hatip okullarını kuran zaten Cumhuriyet Halk Partisi. Kendi kurduğu okulu niye kapatsın? Niye kapatalım? Eğitim sistemimiz iflas etti. 13 yılda 12 kez eğitim politikası değişti. Böyle bir eğitim mi olur? Yazık günah değil mi? Anne çocuğunu hangi okula göndereceğini bilmiyor, hangi sınavca gireceğini bilmiyor, sabah sınav, öğle sınav akşam sınava. Çocuk bir de çocukluğunu yaşasın."

DIŞ POLİTİKADAKİ HATAYI 78 MİLYON ÖDER

Din üzerinden siyaset yapıldığını da söyleyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

"Gencecik çocuklarımız şehit düşüyor, içim kan ağlıyor. Yazık günah değil mi? Nasıl Türkiye'yi buraya getirdiniz? Bir PKK belası vardı şimdi IŞİD belası çıktı. Niye oluyor bunlar? Dedik 'Suriye'yi girmeyin kardeşim.' 'Suriye'ye müdahale etmeyin, Suriye'nin içişlerine karışmayın.' Sana ne Suriye'den. 'Hayır efendim ben oraya gireceğim. Şunu yapacağım bunu yapacağım.' 2 milyon 200 bin Suriyeli Türkiye'de. Bizim çocuklarımız işsiz şimdi 'O çocuklara biz iş bulacağız' diyor. Hani var ya bir meşhur sözümüz 'Ayranı yok içmeye' diye, işte o durumdayız. 24 Ağustos 2012'de bir mektup gönderdim dönemin başbakanına 'Suriye politikanız yanlıştır' dedim. 'Orada kardeş kanını dökmeyelim' dedim. 'Türkiye üzerinden silah göndermeyelim' dedim. Yazık günah. 'Hayır biz doğrusunu yapıyoruz' dedi. Amerika orada, Rusya orada, Çin de yolda, geliyor. Peki nerede Türkiye? Türkiye'nin önünde fatura var. Dış politikada bir yanlış yaparsanız bu hatayı 78 milyon vatandaş öder. İç politikada hata yapabilirsiniz bunu telafi etmek mümkündür, dış politikadaki hatayı bir değil birden fazla, bir kuşak değil birden fazla kuşak bedenlini öder."

'YETKİ VERİN SİYASETTE KAVGAYI BİTİRECEĞİM'

Türkiye'nin yeniden inşa edilmesi gerektiğini ifade eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Huzura ihtiyacımız var gerginlik istemiyoruz. Siyasette kavga istemiyorum. Böyle siyaset olmaz. İnsanı geren siyaset mi olur? Neredeyse sokakta karşılaştığımız arkadaşlarımıza selam bile veremez olduk. Farklı düşünceleriniz olabilir. Ama bu ülkede yaşıyoruz. Bu kavga neden? Bölüşemeyecek neyimiz var? Ben sizden yetki istiyorum. Öyle 13 yıl falan yetki de istemiyorum. Sadece 4 yıl. 4 yıl yetki verin bu ülke adam gibi nasıl yönetilirmiş göreceksiniz. Siyasette kavgayı bitireceğim. Efendim o geldi bu gitti. Onları bitireceğim. Gelmezse ben ayağına gideceğim. Ne olacak? Kibri bitireceğiz kibri. Kibir olmaz siyasette. İnat olmaz siyasette, kavga olmaz siyasette. Siyasetin görevi şudur; Çocuğunuz işsiz mi? O çocuğa iş bulacağız. Çocuğa daha iyi eğitim imkanı, daha iyi hastane imkanı vereceğiz. Dış politikayı ülkenin çıkarları üzerine inşa edeceğiz. Siyasetin konusu budur. Siyasetin konusu kavga etmek değildir."

'KILIÇDAROĞLU HALKA ÇALIŞIR'

Kendisinin halk için çalıştığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bir şeyi sakın unutmayın. 1 Kasım da sandığa giderken bir şeyi sakın unutmayın. Davutoğlu saraya çalışır, Kılıçdaroğlu halka çalışır. Onlar yaptıkları inkar etmiyorlar. Biz saraya çalışmayız demiyorlar. Onlar ona çalışabilirler ama ben halka çalışırım. Sizin için çalışırım. Bu ülkede hiçbir ayrım yapmayacağım. İnancı ne olursa olsun, kimliği ne olursa olsun, insan Allah'ın yarattığı en değerli varlıktır ve benim başımın üstünde yeri vardır. Aslında bu memleketin huzuru ve refahını isteyenler çoğunlukta. Biz çoğunluktayız. Gerginlik istemeyenler çoğunlukta. Kavga istemeyenler çoğunlukta. Ama oylarımızı bölüyoruz. Bölmeyelim oylarımızı. Bölmeyelim bir birlik olalım. Bir birlik olalım ve bu ülkeyi yönetelim. Bakın göreceksiniz dış politikada ilişkilerimiz düzelecek" diye konuştu.

'DERİN BİR YÖNETİM KRİZİ YAŞANIYOR'

Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'de bir yönetim boşluğunun olduğunu da öne sürerek şunları söyledi:

"Türkiye'de bir yönetim boşluğu var. Türkiye'yi kim yönetiyor? Kim yönetiyor ülkeyi? Bir boşluk var. İlk kez Türkiye tarihinde derin bir kriz, bir yönetim krizi yaşanıyor şu anda. Bunun aşılması lazım. Onun için bu seçimler önemlidir. Sandığa giderken oturup düşüneceğiz. Ya baskıdan yana oy kullanacağız ya refahtan yana oy kullanacağız. Ya huzurdan yana oy kullanacağız. Bunu yapmamız lazım. Ben size güveniyorum. Sizi seviyorum, size inanıyorum. Sizin çalışacağım. Davutoğlu Saray için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışıyor., sizin için çalışır. Sizin için çalışacağım, sizin için emek harcayacağım. Sizin için mücadele edeceğim. Sizin için salın teri dökeceğim. Dökeceğim her alın teri size helal olsun."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasının ardından ilçeden ayrılırken otobüsün ön kapısında halkı selamladı. Kılıçdaroğlu bir bebeği kucağına sevip öptü. Sevgi gösterisiyle karşılaşan Kılıçdaroğlu, otobüsten inerek çocuklarla ve gençlerle de selfie çektirdi. Kılıçdaroğlu daha sonra Bilecik'e hareket etti.

KILIÇDAROĞLU BOZÜYÜK'TE KONUŞTU

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Bilecik'in Bozüyük ilçesindeki Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan yaklaşık bin kişiye hitaben konuşma yaptı. Adım adım Anadolu'yu gezdiğini söyleyen Kılıçdaroğlu şöyle dedi:

"Benim sarayda asla gözüm yok. Ben sadece ve sadece bu ülkeyi güzel insanlarına hizmet etmek istiyorum. Tek arzum bu. İstiyorum ki bu güzel ülkede işçi, emekli, çiftçi, sanayici, esnaf kazansın. Herkes kazansın. Sadece ve sadece hortumcular kaybetsin. Bunun mücadelesini veriyorum. Saraylarda oturarak ülkeyi yönettiklerini sanıyorlar. Sevgili Bozüyüklüler ülke akılla, mantıkla yönetilir. Zenginlikle yönetilmez. İntikamla yönetilmez. Akılla yönetirseniz bu ülkede huzuru, refahı sağlarsınız. Ne diyorlar, Türkiye zengin ülke. Senin için zengin ülke de vatandaş için zengin ülke değil. Ben vatandaş içinde Türkiye'yi zengin yapacağım. Vatandaş zenginleşecek. Vatandaş hiç kimseye muhtaç olmayacak."

'SURİYE'DE NE İŞİNİZ VAR?'

Kılıçdaroğlu, hükümetin Suriye politikasını da eleştirerek, "Ben onlara defalarca dedim. Ya sizin Suriye'de ne işiniz var? Sizin Irak'ta ne işiniz var? Oraya niye silah gönderiyorsunuz? 12 bin çocuk öldü. 2 milyon Suriyeli terk etti ve Türkiye'ye geldi. Yazık günah değil mi o insanlara. Müslümanı, Müslümana kırdırmak ne zamandan beri bizim dış politikamız oldu. Şimdi başları belaya girdi. IŞİD terörü Türkiye'ye geldi musallat oldu. Allah'ın izniyle bundan da kurtaracağım. Yetki verin Türkiye'yi aydınlığa çıkaracağım" dedi.

'DOLAR DA İŞSİZLİK DE ARTTI'

CHP'ye yönelik olumsuz propagandaların da yapıldığını söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu, "CHP'yi oy vermeyin, dolar fırlar, faizler yükselir, işsizlik artar. Allah büyük ya hepsi bunların zamanında oldu. Dolar da arttı, işsizlikte arttı, faizler de arttı. Ama ben bu ülkenin vatandaşlarını borç batağından kurtaracağım. Kredi faizlerini en az yüzde 80 sileceğim. Hangi vaatte bulunduysak inceden inceye onu inceledik. Her kuruşun hesabını yaptık. Bakın 7 Haziran'da ne diyorlardı şimdi ne diyorlar. Kaynağı nerde bulacaksın diyorlardı, şimdi biz de vereceğiz diyorlar. Demek ki en iyi programı yazan biziz. Toplumun sorunlarını en iyi bilen parti biziz" diye konuştu.

CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bozüyük'ten sonra Eskişehir'e gelerek Sıhhıye Meydanı'nda düzenlenen mitinge katıldı.