Hasan Hınıslı

Hasan Hınıslı

Halkın değerleriyle oynanılmaz!

Efendim biz yazımızda; yok efendim vali istifa etsin, emniyet müdürü görevden alınsın. Yok, efendim orantısız güç kullanan polisler hakkında soruşturma açılsın. Yok, efendim polislerin çalışma şartları onları saldırganlaştırıyor, yok efendim şu olmalı, yok efendim bu olmalı diyerek kafa şişirmeyeceğiz.

Biz bugün sokağın ne yapabileceğini bir kez daha kanıtlamasından korkanların neden Cumhuriyeti halkın sokakta kutlamasını engellemeye çalıştıklarını anlatacağız.

Süleyman Demirel, Bülent Ecevit’e 1977 de seni vuracaklar taksimde konuşma yapma dedi. Bülent Ecevit Demirel’i dinlemedi Taksime geldi konuştu ve gerekli dersi verdi.

15-16 Haziran işçi direnişi, işçilere meydanların yasaklanamayacağını patronlara bir kez daha hatırlattı.

Taksim 32 yıl sonra 1 Mayıs kutlamalarına kavuştu.

AKP iktidarı her ne yaparsa yapsın tarihin gidişatını değiştiremeyecek. Sadece hayal dünyasında boş hamaset yaparak yandaş zenginliğine yarayan bir takım varyasyonlar içinde iktidar ömrünü hızla tüketmeye devam edecek.

Dünyanın hiçbir yerinde olamayacağı gibi Türkiye’de de kutsal sayılan değerlerin süreç içerisinde evrimleşerek yenileşmesi dışında geriye götürülmesini ülke halkı kabul etmeyecektir. Tıpkı 29 Ekimde Ankara’da ulus meydanında her tür baskı zulme rağmen yüzbinlerce insanın o meydanı doldurmasını engelleyemedikleri gibi kutsal sayılan değerlerini de engelleyemeyeceklerdir…

79 Yaşındaki Ali dayı evinden kalkmış Ulus meydanına gelmiş. Gösterinin başlamasını beklerken meydandaki simitçide tanıştık.

Gaz atılıp ta göz gözü görmediğinde pusetinde babasının panik içinde kaçırdığı benimde adını bilmediğim bebeğin arabasına bırakmıştım elimdeki suyu.

Evet, 80 yaşındaki amcalar teyzeler ile daha ilk bayram kutlamasını yapan bebeklerin acımasızca maruz kaldığı durumun adıdır “Ulus Meydanı ve Cumhuriyet Bayramı”.

İşte orada çok ilginç başka bir durumda CHP Genel başkan yardımcısı Perihan Sarı’nın o anaç tavrı! Perihan Hanım mitinge; Eşi, kızı, damadı, kız kardeşi, eniştesi ve yeğenlerini de alarak gelmişti.

Gaz sıkılmaya başladığında sağa sola kaçışmalarda beraberinde başlamıştı. Ben bir gazeteci merakıyla olayları izlerken gözüm takıldı; Perihan Hanım, kendi yakınlarından çok etraftaki diğer insanlarla ilgileniyor, yolun binalara yakın tarafından çok ortadan gitmelerini, panik yapmamalarını söylüyor, öksürmemelerini öksürürlerse öksürüklerini durduramayacaklarını tavsiye ediyordu. Bu bir şefkatti, bilmeyene de öğretilmeliydi, Perihan Hanımda fazlasıyla bunu yapmıştı. Alandan birkaç sokak aşağı indikten sonra hiçbir şey olmamış gibi kapı önünde bulunan esnafların bayramını kutlamayı da ihmal etmemişti.

Her fırsatta takdir ettiğim Hocam, Başkanım veya Abla demekten keyif aldığım Perihan Sarı, bilmeyenlere “Devlet Adamı nasıl olunur” dersini de vermeyi ihmal etmemişti...

Evet, biz kimseye istifa veya görevi bırakın demiyoruz ancak, yargıya; Bu işin sebebi olan Cumhuriyet Bayramını halkın kutlanmasına engel olanları bulmak sizin işiniz değilmi? Diye hatırlatmada bulunmak istiyoruz…


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Hınıslı Arşivi