Seçim geride kaldı ve İYGAD'ı daha yukarı taşımak için çoktan kollar sınavdı. Hadi bakalım hayırlı olsun..

*

Bugünkü yazımda ise genel kurulda yaptığım konuşmamı sizlerle paylaşmak istiyorum.

...

Saygıdeğer meslektaşlarım.

Öncelikle meslek örgütümüzün olağanüstü kongresine gösterdiğiniz ilgi ve alakadan dolayı hepinize ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum.

Sözlerimin hemen başında, 2002 yılında 5 arkadaşımız ile birlikte kurucusu olduğum İYGAD'ın bugünlere gelmesinden dolayı onur duyduğumu ifade etmek istiyorum. O günlerde bu derneği kurmak için bizler üç beş kişi olarak  büyük mücadeleler verdik ve bunu başardık. Bugün ise ne mutlu bize ki meslek örgütümüz İYGAD, birbirinden değerli 160'dan fazla üyesi olan bir dernek olarak varlığını sürdürmekte.

*

Arkadaşlar;  kiminizle 20-25 yıldır, kiminizle 10-15 yıldır tanışmaktayız. Birlikte yol yürüdüklerimiz oldu. Ter döktüklerimiz oldu. İş arkadaşlıklarımız oldu. Kiminiz ile belki fikir ayrımı yaşayarak yolları ayırdığımız da oldu. Ancak her zaman bu durumları insani ölçülerde tutmayı başardık. Kiminizi ise bu kongre sürecinde tanımaktan dolayı büyük mutluluk duymaktayım.

*

Yirmi yılı aşan meslek hayatımda aranızdan tecrübelerinden, bilgi ve birikimlerinden faydalandığım meslek büyüklerim de oldu, bildiklerimi paylaştığım genç meslektaşlarım da oldu. Evet bizim bir birimizi sevmek gibi bir zorunluluğumuz yok ama bizim bir birimizin yaptıklarına saygı duymak gibi bir zorunluluğumuz var. Evet, bizim bir birimize yardımcı olma, destek vermek, elinden tutmak gibi bir sorumluluğumuz yok ama bizim gazetecilik mesleğini yerine getirirken meslek ilkelerine uymak, bu mesleğin çıtasını yükseltmeye çalışmak, mesleğin evrensel değerlerine sahip çıkmak gibi bir sorumluluğumuz var.

*

Arkadaşlar; bir kamu görevi olan gazetecilik mesleğini yerine getiren bir basın mensubu bu görevini yaparken, taşıdığı sıfatın saygınlığına gölge düşürebilecek yöntem ve tutumlardan sakınmalı. Bir köfteci, bir tesisatçı, bir terzi belki bazı eksiklikler ile mesleğini sürdürebilir, ama. 

Bir gazeteci, ben gazeteciyim, ben basın mensubuyum diyen birisinin şayet bazı yanlışlıkları doğrularından daha fazla olarak ortaya çıkarsa üzgünüm ama o arkadaşımız, kendisinden daha fazla bu mesleğe gönül verenlere  zarar vermiş durumuna düşer.

*

Bu hikayede olduğu gibi, şayet İYGAD'a üye olan olmayan, yerel gazetelerimiz, yerel yayın organlarımız ne kadar kaliteli, nitelikli yayınlar yaparlarsa bu kalite rekabetinin herkes için olumlu yansımaları olacaktır.

Arkadaşlar bizler neden; haber yarışı yapmayız, en güzel fotoğrafı çekme ve yayınlama yarışı yapmayız. Neden en çok traj alma, en iyi röportajı yayınlama yarışı yapmayız da bir birimize gereksiz laf yetiştirme yarışına gireriz.

İşte aslında İstanbul Yerel Gazeteciler Derneği'nin en önemli görevlerinden birisi de bu olmalı. Meslektaşlar arasında kaliteli rekabeti geliştirici ve mesleğin çıtasını yükselten programlar, ödüllü yarışmalar, teşvik edici fikirler geliştirmeli, ve hayata sokmalı.

*

Sevgili arkadaşlar, yeni yönetime talip olan bir arkadaşınız olarak aslında burada projeler adı altında mucizevi fikirler anlatacak değilim.

Yeni yönetimin projesi bir anlamda kurulduğu günden bu güne kadar göreve gelen hemen hemen her yönetimin düşündüğü ve bir şekilde hayata geçiremediği, bazı yönetimlerin yarım bıraktığı bir çok önemli projeyi hayata geçirmek olacak.

Şimdiye kadar derneğin bu günlere gelmesine emek veren, güç veren hizmet veren bütün meslektaşlarıma, eski dernek başkanlarımıza ve basın dostlarına buradan teşekkür ediyorum. Beğenelim beğenmeyelim bir anlamda her yönetimin şöyle veya böyle derneğin yaşaması anlamında katkıları olmuştur.

Sevgili meslektaşlarım; 47 kişiden oluşan bu yeni yönetimde, gençlerimiz, kadınlarımız, bütün ilçelerimiz, dernek üyesi bütün yayın organlarımız temsil edilecek. Tamamı 47 kişiden oluşan bu yeni yönetimde asıl yedek ayrımı olmamakla birlikte listede olmayanlar da zaman zaman kurulacak çeşitli (SAĞLIK-SPOR-KÜLTÜR SANAT VB.GİBİ) komisyonlar ile görevlendirilerek ve bir anlamda yönetim içerisinde görev alacaklarıdır.

*

Bu listede olmayan meslektaşım lütfen kendisini dışlanmış hissetmesin, aylık buluşmalarımıza bütün üyelerimiz davet edilecek. Her üye arkadaşın dilek ve temennisi dikkate alınacak. Her İYGAD üyesine eşit mesafede davranılacak.

*

İYGAD'a yakışır bir merkez ofisimiz acilen hizmete girecek..

Kurumsallaşmak adına acilen kolları sıvayıp, web sayfalarımızı, sms sistemimizi, üye yayın organlarının ve bütün üyelerin iletişim adreslerinin de içinde bulunduğu katalok ve bültenimiz yayına sokulacak.

Mümkün oldukça ziyaretler yapılmayarak dernek merkezinde misafirlerimizi ağırlayacağız. Hazırlanan bu katalog ve bülten ile önemli kurumlardan bütün derneğe üye yayın organlarına reklam taleplerimiz olacak.

Bakın hali hazırda tam donanımlı olmamasına rağmen var olan iygad.org sitesi bile bir çok haber sitesinden daha iyi tıklama oranına sahip.

Bu sitede bütün İYGAD üyesi web sitelerinin adresleri ve anonsları yer alacak. Site bir anlamda ajans görevi üstlenecek.

*

Burada aklıma Tanzimat çağı yazarlarından Ziya Paşa'nın o çok bilindik -KONUŞMA ÇALIŞ, İŞ YAP- anlamını taşıyan sözü geldi: Âyinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Arkadaşlar, Mehmet Mert'i tanıyanlar, yayınladığı yayın organlarını görüp bilenler, aslında benim yapamayacağım bir iş için söz vermeyeceğimi de bilirler sanırım...

*

Sözlerimi şöyle tamamlamak istiyorum; hangi yayın organını yayınlarsak yayınlayalım, hangi yayın organında çalışıyorsak çalışalım, dünyanın en özel mesleklerinden birisini yerine getiren biz basın mensupları için, bu özel mesleğin İstanbul'daki tek ciddi yerel meslek örgütü olan; İSTANBUL YEREL GAZETECİLER DERNEĞİ'ne sahip çıkmak, destek vermek, güç vermek, saygı göstermek ve İYGAD'a yakışır hareket etmek, bizlerin en büyük mesleki namusu, onuru ve şerefi olmalıdır....

*

Hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyor, bu olağanüstü kongrenin mesleğimize ve İYGAD'a şans, uğur, başarı getirmesini diliyorum...