Ökkeş Ağaoğlu

Ökkeş Ağaoğlu

Kılıçdaroğlu, Bahçeli, Bir İnat Uğruna Köşk’ü Verdiniz! Gidin Artık!



İLK başta şunu söylemek istiyoruz: Bundan önceki yazılarımızda, nasıl
ki Ekmeleddin İhsanoğlu’nun yanlış bir seçim olduğunu... Ama CHP ve
MHP’nin çatı adayı diye tutturdukları inatları yüzünden, mecburen
destekleyeceğimizi her ne kadar söylediysek de... Bugün de, bunun
doğru olup olmadığını şu çok bilmiş genel başkan liderlerimize
söylemek istiyoruz.
Kimlerden mi bahsediyoruz?..
Tabii ki CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den.
Çatı adayı diye tutturdular, durdular.
Hemen şunu söyleyelim  ki, Ekmeleddin İhsanoğlu’nun bu konuda hiçbir suçu yok.
Olamaz da.
Esas suç, şu çok bilmiş iki liderimizde.
Yani Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’de.
Bir defa en büyük hataları, adını gizli tutarak Ekmeleddin’i yangından
mal kaçırır gibi bir anda karşımıza çıkarıp “İşte adayımız”
demelerinde.
Veya bunun tam tersi, “İşte adayınız” demelerinde.
Hatta Kılıçdaroğlu’nun, “Zamanla seveceksiniz. Tanıdıkça seveceksiniz”
demesinde.
Oysa bunu, daha yolun başındayken... Hatta kafanızda bu planı (bu
ismi) kurduğunuz birkaç ay öncesinden Ekmeleddin’i açıkça ve mertçe
açıklayarak getirseydiniz ve zamanla tanıyacağımıza; o zamanı, seçim
arifesine kadar belirleseydiniz, ölür müydünüz?..
Zamanla tanıma inadı da nedir?
AKP duymasın...
Duydu da ne oldu?..
Oyları kökünden mi aldınız?..
Hayır...
Peki ne oldu da Ekmeleddin’e oylar verilmedi?..
Çok bilmiş iki liderimize göre, oyların büyük oranda eksikliğini
tatilcilerin ve küsküncülerin yarattığını ileri sürmekte. Hatta ve
hatta küskünleri de eklemenin bu rakamı ciddi ölçüde büyüttüğünü ileri
sürmekte.
Oysa durum hiç de öyle değil sayın iki lider.
Bir defa bu millet, “Atatürk’ün askerleriyiz” diye yollara çıkıyorsa,
bunun anlamı vardır. Bunun size yönelik anlamı da aynen şudur:
“Kemalist ve Türk milliyetçiliğini özümsemiş bir liderin
belirlenmesinden yana tavır koyunuz. Hatta iki parti, kendi içinden
iki aday seçsin. Gerisi gelir.”
Yani bunun anlamı şudur:
– “İki parti kendi adaylarını kendi içlerinden belirleyerek isimlerini
koyduğunda, hem parti içi demokrasi işlemiş olacaktı... Hem de
Erdoğan’ın seçilme oranında büyük bir  düşüş yaşanacaktı. Çünkü 4
parti de kendi içinden bir Köşk lideri belirlediğinden dolayı, seçmen
oyları asla bölümeyecek ve bu oran büyük ölçüde sandıklara
yansıyacaktı.
Muhalefet liderleri, ilk turda Erdoğan’ın karşısına Köşk adayı olarak
kendi partileri içinden birer aday seçerek çıkmalıydılar. İlk turda
parti dağılımına göre çantada keklik olarak nitelendirilmesi gereken
oylar bölünemeyeceği için olay, ikinci tura kalacaktı. İlk turda
seçilme şansının iyice azalmış olduğunu gören Erdoğan’ın karşısına,
muhalefet adayları içinde en yüksek oy alan kişisi çıkarılacaktı. İşte
gerçek çatı adayı da buna denilecekti.”
Ama böyle yapılmadı.
Yapılmadığı gibi, suçlu da halk oldu.

EY BAHÇELİ VE KILIÇDAROĞLU, KÖŞK’Ü KAYBETMENİN NEDENİNİ TATİLCİLERDE
VE PROTESTOCULARDA DEĞİL, KENDİNİZDE ARAMALISINIZ!..

Gelelim işin esas yönüne.
Efendim neymiş?
– “Tatilciler, tatillerini yarıda kesip oylarını kullanmadıkları için
Köşk’e Erdoğan çıkmışmış...”
Eğer siz(ler) yani Kılıçdaroğlu ve Bahçeli, durumu böyle
değerlendiriyorsanız çok büyük hata etmiş olursunuz.
Neden mi?..
Alın size kuvvetli iki neden:
1– Tatilciler, daha tatillerine çıkmadan önce Köşk için gelişen
olayları değerlendirmeye almadınız. Hatta tenezül bile etmediniz.
2– Milyonlarca insanın “Çatı adayı diye bize baskı yapıyorlar. Ama ne
olursa olsun Ekmeleddin’e oylarımızı vererek tavrımızı koymak
zorundayız” diyenlerin yanında... Milyonlarca seçmen, “Ben bu seçim
anlayışını protesto ediyorum” manasında hareket ederek oylamaya
katılmadı.
İşte burada iki lidere şunu söylemek gerekiyor:
– “Sizler, oy vermeyenleri suçlamanın yerine... (Acaba ne yaptık da
milyonlar oylarını çatı adayı için kullanmadı?) diye düşünmeniz
gerekmiyor mu?..”

EMİNE ÜLKER TARHAN, METİN FEYZİOĞLU VEYA İLKER BAŞBUĞ KÖŞK ADAYI
OLARAK BELİRLENSEYDİ, BAYRAKLARLA YOLLARA ÇIKACAKTIK...

İki lider olarak her şeye kulağınızı tıkadınız. Halâ da bugün inatla,
“Çatı adayımız görevini yaptı. Onu artık herkes tanıdı” diyorsunuz.
Yahu şu saatten itibaren tanısan ne olur?..
Tanımasan ne olur?..
Artık şu kafanızı kumdan çıkarın, bir etrafınıza bakın.
“...Biz ne yaptık da milyonlar bize oy vermedi?” diyerek kendinizi suçlayın.
Bir özeleştiri yapın.
Ne bu iki şıkkı yapıyorsunuz... Ne de tabanın oy vermeyişinin nedenini
ciddi ölçüde düşünemiyorsunuz...
Aklınızda ve fikrinizde, “Biz çatı adayımızı belirledik. Bunun
dışında kim olursa olsun elimizin tersiyle geri çeviririz” inadı
vardı. Yola da böyle çıktınız.
YSK bugün bir açıklama yapmıştı. Açıklama aynen şöyleydi:
– “YSK verilerine göre kayıtlı 52 milyon 894 bin seçmenden yaklaşık 13
milyonu oy kullanmadı. Türkiye’de halk ilk kez cumhurbaşkanını seçmek
için sandık başına gitti.”
Kılıçdaroğlu ve Bahçeli, şimdi karşılıklı oturup “Biz ne yaptık
ortak?” demeliler.
Bunu derler mi?..
Demezler.
Bakın bugün Kılıçdaroğlu ne diyor:
– “Bugün seçim olsa yine CHP’nin adayı olarak Sayın İhsanoğlu’nu gösterirdim.”
Sen önce, Ulusalcı Kanadı partiden göndermeliydin... Emin Ülker
Tarhan’ın parti tabanında bile isimlendirilmesine sıcak bakarak “İşte
bizim Köşk adayımız” demeliydin. Çünkü bu isim için millet, “Yeter ki
Tarhan aday olsun. Elimize bayrak alır yollara çıkarız” demişti.
Bu ifadelerin yanınızda hiç mi değeri yok?..

KILIÇDAROĞLU,  BAHÇELİ GÖZÜNÜZÜ AÇIN ARTIK... BU KADAR İNATÇI
OLURSANIZ, CHP’Yİ DE, MHP’Yİ DE BİTİRİRSİNİZ!..

10 Ağustos öncesi oyları tek tek bölgelere göre incelemeye alan
araştırma şirketlerinin ortak görüşünden çıkan sonuç aynen şöyleydi:
– “MHP oylarının yüzde 20’si...
...Ve CHP oylarının yüzde 7’si Erdoğan’a gidecek...”
Hadi bakalım.
Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Bahçeli; buna ne diyeceksiniz?..
Öyle basının karşısına çıkıp, “Tatilciler oylarını kullanmadı.
Kullansaydı Erdoğan Köşk’e çıkamazdı” diyemezsiniz.
Çünkü tatilcilerin, protestocuların ve “...Bana baskı ile adayıma
oyunu kallanacaksın dayatmasını kimse yapamaz” diyen küsküncülerin
tavrı, 10 Ağustos’tan önce de belliydi.
Ama siz iki kafadar, inadım inat diyerek ne burnunuzdan kıl
aldırdınız... Ne de başka bir adayın çıkmasına asla müsaade etmediniz.
Etmediniz ama bu memlekete... Bu Türkiye’ye ve bu Türk milletine en
büyük kötülüğü siz yaptınız.
Eğer CHP veya MHP kendi içinden birer aday belirleyerek Köşk adaylığı
yarışına katılsaydı, bugün Erdoğan asla cumhurbaşkanı olamayacaktı.
Çünkü parti tabanları gönül verdikleri partinin adayına tulum oy
çıkaracaklardı. Sonuç olarak da her iki parti bu taktiği uygulayarak
Erdoğan’ın şansını ikinci turda hepten yok edeceklerdi.
Peki bunu düşünen muhalefet lideri var mıydı?..
Yoktu.
O halde, bu önerileri kendilerine sunanlara ve Köşk’ü kaptırmamak için
böyle bir alternatif programın hayata geçirilmesine sıcak bakıldı
mı?..
Hayır.
Bakılmadı.
Hatta bakanın gözünün yaşına dahi bakılmadı.
Bir de üstelik, CHP’de Ekmeleddin’e karşı çıkan seslere karşı Haluk
Koç şöyle demişti?
Hatırlayalım:
– “CHP, çok sesli bir partidir. Ama Ekmeleddin çatı adayı olarak
belirlenmiştir. Kimse onun karşısına içimizde bir aday çıkaramaz.”
Yani Nuh diyor, peygamber demiyordu.
Aynı şekilde, Kılıçdaroğlu’nun Köln ziyaretinde Alevi grup ne demişti:
– “..İhsanoğlu’na destek vermiyoruz.”
Peki Kılıçdaroğlu akıllandı mı?..
Hayır.
Bunun yanında Bahçeli de kendi tabanına güvenmeyip, kendi inadına
güvenerek bugünkü aritmetiği yaratmadı mı?..
Yarattı.
CHP, sosyal demokrat düşünceyi ön planda tutmayıp da sağa yaranayım
diye Ekmeleddin faktörüne göz kırparsa... Aynı şekilde MHP de,
“Ekmeleddin, merhum Türkeş’e danışmanlık yapmış. Bu bizdendir” diyerek
parti tabanına kulak vermezse... İşte sonuç bu olur.
Bu iki lidere aynen şunu söylememiz gerekiyor:
– “Gidin artık. Parti genel başkanlıklarını bırakarak gidin. Hem de
arkanıza bakmadan. Ne muhalefette bir işe yaradınız. Ne de Köşk seçimi
inadından vazgeçerek parti tabanını dinlediniz. Hatta bugün halâ
‘Yeniden seçim olsa Ekmeleddin’i aday gösteririm’ diyerek milletle
adeta dalga geçiyorsunuz.”
Sizce istifa ederler mi?..
Hiç sanmıyoruz.
Hatta şimdi koltuğa daha da yapışırlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ökkeş Ağaoğlu Arşivi