Ökkeş Ağaoğlu

Ökkeş Ağaoğlu

Kılıçdaroğlu - Bahçeli, Millet Meydanlarda Sizi Bekliyor, Kaçmayın!

ANA muhalefet ne demek?

Türkiye’nin yanlış yönetildiğini görüp, derhal önlemler alınması için hükümete uyarılar yapan ikinci büyük parti(ler) demek... Peki bu unvanı kim kazandı? Şu anda CHP... Peki bu CHP, gereğini yapıyor mu?.. Veya yapabiliyor mu?.. Hayır... Yapamıyor. Yapamadığı gibi, yapanları da engellemek için elinden geleni yapıyor. Bunu yaparken de, “Yine muhalefet yanım var yani” der gibi, halkla da dalgasını geçiyor. Düşünün, ülkede kriz üzerine kriz yaşanıyor. Bu krizlerin adı siyasi kriz. Devlet krizi. Güneydoğu Anadolu krizi. PKK krizi. IŞİD krizi.

Ve şimdi de Birleşmiş Milletler krizi. Hemen arkasından da askeri harekat izni için Türk Silahlı Kuvvetleri’mizin Irak veya Suriye topraklarına girme krizi. Peki bu konuda ne yapılıyor?..
Hiçbir şey. Bir defa iktidarın pasifliği ve itibarını yitirmesi Birleşmiş Milletler’de iyice su yüzüne çıkmışken... Yalaka basın da bunu örtbas etmeye çalışıyorken... İşte tam da burada muhalefet lider(ler)imiz ne yapıyor?.. HİÇBİR ŞEY. Zaten güzel bir şey yapsalar, Türk halkının derin bir nefes aldığını yazılı ve görsel medyadan rahatlıkla takip edebilirsiniz. Fakat ne yazık ki böyle bir şey de yok.
KILIÇDAROĞLU, GEREKSİZ SİYASİ AÇILIMI DA AĞZINA - YÜZÜNE BULAŞTIRACAK!..

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, önümüzdeki genel seçimlerde kuvvetli bir şekilde sandığa gitmek için bu sefer de çatı adı altında Meclis’e giremeyen parti(ler)le çalışma yapıyor. Bunu da öve öve bitiremiyor. Evet ama bunu yaparken de, 1930’lu yılların CHP’sine hakaret ediyor. Kılıçdaroğlu, bir konuşmasında ne demişti:

– “Bu CHP 1930’ların CHP’si olmayacak. Herkesi ve bütün partilileri kucaklayacak.” Sayın Kılıçdaroğlu siz bunu dediğinizde, “Yahu kardeşim, sizin o 1930’ların CHP’si diye kötülediğiniz parti, o zamanlar savaştan çıkmış, bütçede ve hazinede kuruş misali para varken, ülkenin milli gururu ve duygusuyla (BİR MİLLET UYANIYOR) sloganını gerçekleştirdi ve muazzam bir Türk milliyetçiliği ile ülkeyi ayağa kaldırdı. Bu da o zamanların CHP’si ve kadrosuyla başarıya ulaşıldı” demezler mi size?.. Ayrıca, 6 Ok’un neresinden zarar gördün de değiştirmeye ve yeniden yorumlamaya kalkışıyorsun?...

Bir keresinde kürsüye çıkıp, “Dünya değişiyor, biz de değişeceğiz. Ne var bunda?” diyorsun. Doğru, değişmek iyidir. Evet ama bu değişim partinin kurumsallaşmış ve özünü yansıtan 6 Ok’un sloganıyla ve yapısıyla değil... Bilakis sizin düşüncenizin ve inadınızın değişmesiyle alakalıdır. Bir defa Ekmeleddin ile ilgili inadınız olmasaydı... Köşk seçiminde öne çıkan Emine Ülker Tarhan’ın ismi yeterli imzayı alsaydı ve siz de bunu engellemeseydiniz, 6 Ok değil, sizin değişmenizin gerekliliğini çok daha iyi anlayacaktınız. Ama değişmediniz. İnadım inat dediniz ve Ekmeleddin için neredeyse canınızı verdiniz ve sonuçta da BÜYÜK BİR YENİLGİ ile boynumuzu büktünüz.

Şimdi kalkıp da, “Bizim değişmemiz lazım. Ne var bunda?” diyerek CHP’yi ve üstü örtülü 1930’lara uzanarak Atatürk’ü eleştireceğinize... Siz kendinize iyi bakıp, “Halk kimi istiyor?” düşüncesiyle kaprisli düşüncelerinizden uzaklaşarak CHP’yi yıpratmamalıydınız.
GÜNEYDOĞU KAN AĞLIYOR, EMNİYET GÜÇLERİ VE ASKER TAŞLANIYOR, KILIÇDAROĞLU VE BAHÇELİ GENEL SEÇİMİ DÜŞÜNÜYOR...

Bugün polislerimiz şehit oluyor... Askerimiz o bölgede taşlanıyor... İnsanlarımız PKK’lı teröristler tarafından kaçırılıyor... Ama gelin görün ki CHP ve MHP bir tek kelime dahi konuşmuyor.
Bırakın konuşmayı, konuşamıyor. Öyle Meclis grup  toplantılarında veya bazı toplantılarda konuşmalarla olmaz. Olay yerine gideceksiniz. O bölgenin insanlarıyla buluşacaksınız... Onlarla oturup kucaklaşacaksınız... “Muhalefet diye bir şeyin olduğunu” anlatarak yaralarına merhem olmaya çalışacaksınız. Ayrıca insana, “Dersim’li Kemal’im ben diyorsunuz, o halde Ankara’da ne işiniz var? Buraya, yanımıza gelsenize” demezler mi?...

Yine aynı bölgenin insanları, “Tunceli’de ve o bölgede PKK’lılar flamaları ile, sözde bayraklarıyla cirit atarken... Emniyet güçleri, vatandaş ve askerimiz eli - kolu bağlı dururken... Sizin ne işiniz var
fiyakalı binalarda ve nikahlarda...” demezler mi?.. Bunu sadece size söylemiyoruz... Bunu MHP lideri Devlet Bahçeli’ye de söylüyoruz. Öyle oturduğunuz yerden muhalefet yapmak... Makam arabalarıyla asfalttan sapmamak... Gerçek muhalefet duruşu değildir. Halkımız ülkemizin parçalanmaması için sizlerden milli bir duruş beklerken... Sizler kendi partinizin iç politikasıyla meşgul oluyorsunuz. Oysa bu yaptığınız hem yanlış... Hem de zamanla olarak ne vakti, ne de zamanıdır.

Sizler de, Meclis’in açılmasını ve her pazartesi gününün grup toplantısında siyasette milli duruş gününü beklemeniz çok ama çok ayıptır. Bu millet, sizi bölgelerine istiyor. Bu millet, haftanın her günü meydanlarda mitingler düzenlemenizi istiyor. Bu millet, güçlü muhalefet liderlerinin kendilerini yönlendirmesini istiyor. Ama siz ne yapıyorsunuz?.. Hiçbir şey. Sadece parti içi taşkalanızla uğraşıyorsunuz.
2015 GENEL SEÇİMLERİNE HAZIRLIK, BUGÜNKÜ YANLIŞ POLİTİKALARI GÖZLER ÖNÜNE SERMEKLE BAŞLAR...

Önümüzdeki yeni yıl, genel seçimin yapılacağı yıl. Bu yeni yılın ayak seslerini bugünden duyuramazsanız, ne o günkü seçimlerde seçmenlerin düşüncelerini milli hükümet yönünde zenginleştirebilirsiniz... Ne de CHP ve MHP olarak atacağınız adımların önemini seçmene anlatabilirsiniz... Sadece yine büyük bir hüsran ve büyük bir kırılganlıkla siyasete acı bir tablo daha eklersiniz. Onun içindir ki, hep diyoruz:

1– Bugünden tezi yok, partinizin son yerel ve köşk seçiminde neden kaybettiğini sorgulamalısınız.
2– Seçimde vekil seçme kararı vermeden önce bugünden tavrınızı ve düşüncelerenizi belirleyerek tabana ve halka iyice kulak vermelisiniz...
3– Her şeyi Anayasa Mahkemesi’ne götürüp sonucu koltuklarda oturarak beklemek yerine... Seçmen kitlesini ve halkın büyük bölümünü sırtladığınızı iktidarın görmesini sağlamalısınız –Ki, iktidar da her önüne gelen aykırı maddeyi yasalaştırmaktan çekinsin.
4– Türkiye Cumhuriyeti ibaresinin yavaş yavaş kaldırıldığı bugünlerde bizzat kendiniz (yani iki muhalefet lideri olarak Kılıçdaroğlu ve Bahçeli, siz) bankaların tabelasından sökülen TC ibaresini merdivenlere çıkıp çakmalıydınız veya yapıştırmalıydınız
5– Okullarda andımızın kaldırıldığı günlerde öylesine muhalefet yapmalıydınız ki, bugün Mehmetçik ve öğrenciler de bu andımızın milli duruşunu rahatlıkla alanlara taşımalıydı. Ama ne oldu?..
Ne bunları görebildik...

Ne de yaşatabildiniz. Onun içindir ki, sizler (yani iki muhalefet lideri), derhal parti genel başkanlığından istifa etmelisiniz. O makamlara yeni ve genç kuşakların gelmesine yardımcı olmalısınız. Hiç aklınıza şunlar geliyor mu?..

1– “Bizler, bu partiyi satın almadık. Bu parti(ler), babamızın malı değil. Bu kadar başarısızlıktan sonra artık yerimizi genç ve pırıl pırıl kuşaklara bırakmalıyız.”
2– “Bugünden sonra yeni kuşaklara kucak açmalıyız ki, arkamızdan “Helal olsun onlara... (Yani Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’ye... Başarısız oldular ama partilerini korumak ve yıpratmamak için geriye çekildiler. Çekildiler ama yerlerine gelen genç kuşağa da yardımcı olarak partilerini üst basamaklara çıkmasına neden oldular) dedirtmeliyiz...”
3– “Atatürk’ün Cumhuriyetini yaşatmalıyız. Bizler gelip geçiciyiz, ama partilerimiz kalıcı olmalı. Çünkü bizler, sadece birer basamaktan ibaretiz. Önemli olan da, o basamakları bizler gençlerle
çıkabilelim...” Sayın Kılıçdaroğlu ve Bahçeli, hiç bunlar aklınıza geliyor mu? Hiç sanmıyorum. Siz bırakın akıllarınıza gelmesini...

Parti bünyesindeki vekillerin dahi partileri hakkında konuşmalarını yasaklayarak demoklesin kılıcı olmaya aday oldunuz. Halk sizi meydanlara ister. Bu halk sizi televizyonlardaki demeçlerinizden bıktı, usandı. Sizler, ancak partiniz mensubu olan ve etrafınızda size yakın olmak isteyenlerin duruşlarıyla mutlu olmaya çalışan birer lider görünümündesiniz. Ama memnun ve mutlu olmayan halk var. Halkınızdan kaçmayın. Kaçarsanız, önümüzdeki seçimlerde çok büyük darbe alırsınız. Bizden söylemesi.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ökkeş Ağaoğlu Arşivi