GELECEK UMUTLA YEŞERECEK

58'incisi düzenlenen Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ödül töreni, 10 bin kişilik spor salonunda koronavirüs tedbirleri kapsamında gerçekleştirildi. Kırmızı halı ve kapanış galasında, her yıl olduğu gibi bu yıl da şıklık yarışı yaşandı. Görkemli geceye festivalde yer alan filmlerin dünyaca ünlü yönetmenleri, oyuncular, Türk sinema ve televizyon dünyasının birbirinden ünlü yıldızları ile Antalyalı sinemaseverler katıldı. Festivalde bu yıl, Cumhuriyet tarihinin en büyük yangını olan Manavgat yangını nedeniyle ‘Gelecek umutla yeşerecek’ sloganıyla yola çıkıldı.

Maskeyle bütünlük sağlandı

Antalya Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın katkılarıyla gerçekleşen festivalin töreni öncesinde galaya katılan sanatçılar, kırmızı halıda maskeleriyle yürüdü. Bazı sanatçıların şıklıklarına maskeleriyle bütünlük sağladıkları dikkati çekti. Film ekipleri ve sanatçılar kırmızı halı sonuna kurulan platform önünde fotoğraf çektirdi. Kırmızı halıdan geçerek salona giriş yapan Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Muhittin Böcek, pandemi kurallarına uygun sinema severlerle filmleri buluşturduklarını söyledi. Böcek, “Oldukça coşkulu sürüyor festival. Biletler tükendi. Tabi bu yıl Manavgat orman yangını nedeniyle biraz buruk haldeyiz. Ciğerimiz, hatıralarımız yandı. Ana temamız bunu konu alıyordu. Yarışmaya katılan tüm sanatçılara başarılar diliyorum” diye konuştu.

Sinerji ortaya çıkıyor

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da eşi Pervin Ersoy ile kırmızı halıda yürüdü. Festivalin tüm özelliklerini koruyarak bugüne kadar gelmiş olmasının önemli olduğunu ifade eden Bakan Ersoy, “Bu tarz etkinlikleri ne kadar köklü hale getirebilirsek ülkemiz adına da o kadar faydalı. Antalyamızın sadece turizmle hatırlanmasını değil, kültürel etkinlikleriyle, faaliyetleriyle de anılmasını en çok isteyen bizleriz. İkisi beraber olduğu zaman çok daha iyi sonuçlar, çok daha iyi sinerji ortaya çıkıyor. Artık yavaş yavaş aşılanmanın da etkisiyle normalleşme sürecine ülkemiz girdi. Normalleşmenin en güzel yanı, halkımız ve bizim için en güzel sonucu da tekrar özlemini duyduğumuz kültürel sanata ulaşabiliyor olmamız, bu tarz etkinliklerin bu açıdan da önemi var. Sadece ülkemize değil, dünyaya da güzel mesaj oluyor bu tür etkinlikler. Hepimiz açısından çok sevindirici buluyorum. Hayırlı olsun emeği geçenlere teşekkürler” dedi.

Artırmayı hedefliyoruz

Bakanlık olarak festival ve festivalde yarışan birçok filme destek sağladıklarını da açıklayan Bakan Ersoy, “Bu kapsamda, pandemi döneminde desteklerimizi arttırarak Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak sinema sektörüne yaklaşık 150 milyon TL’lik destek sağladık. İnşallah bu destekleri gelecek yıllarda daha da arttırmayı hedefliyoruz” diyerek ödül alanları kutladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla Antalya Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen ve Cumhuriyet tarihinin en büyük yangını olarak tarihe geçen Manavgat Yangını nedeniyle ‘Gelecek Umutla Yeşerecek’ sloganıyla gerçekleştirilen 58’inci Antalya Altın Portakal Film Festivali, Antalya Kapalı Spor Salonu’nda düzenlenen kapanış ve ödül töreniyle sona erdi. Ödül töreni Şevval Sam’ın konseriyle başladı. Şevval Sam ve Yekta Kopan’ın sunuculuğunu yaptığı geceye Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Antalya Valisi Ersin Yazıcı, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, çok sayıda davetli ve sanatçı katıldı.

SANAT HAK ETTİĞİ DEĞERİ GÖRMÜYOR

Uluslararası Altın Portakal Film Festivali’nin ülkemizin en önemli sanat ve kültür organizasyonlarından biri olduğunu belirten Bakan Mehmet Nuri Ersoy, “Özellikle kültür ve sanat alanında yürütülen çalışmalarda istikrarın ne denli önemli ve zor olduğunu iyi biliyorum. Maalesef sanat alanında yapılan işler her zaman hak ettiği değeri görmüyor. Bu açıdan, uluslararası bir kültür sanat organizasyonunun ülkemizde 58 yıldır istikrarlı bir şekilde devam ediyor olmasının ne kadar değerli olduğunun bir kez daha altını çizmek istiyorum. Kendine has anlatım gücü ve dili ile sanatsal değerinin yanında aynı zamanda en yaygın ve kitleleri etkileme imkanına sahip iletişim araçlarından da biridir sinema. Bu yönüyle her geçen gün kendini daha da geliştiren sinemamızın gelecekte çok daha iyi yerlere evrileceğine inanıyorum. Atatürk’ün ‘Sanatsız kalan bir toplumun hayat damarlarından biri kopmuş demektir’ veciz ifadesinden ilhamla toplumumuzun bu hayat damarını beslemek en büyük yükümlülüğümüzdür” dedi.