Yüzyıllık ezgiler...!

 
Küçükçekmece Belediyesi’nin aylık kültür sanat faaliyetleri içerisinde yer alan “Geçmişten Günümüze Halk Ozanları” söyleşilerine bir yenisi daha eklendi. Yüzyıllardır unutulmayan halk ozanlarını Küçükçekmeceli öğrencilerle tanıştıran söyleşilerin bu ayki bölümünde birbiriyle sıkça karıştırılan iki halk ozanı Erzurumlu Emrah ve Ercişli Emrah anıldı. Anadolu’da yayılan Emrah hikayelerinin anlatıldığı program, sanatçı Mustafa Tatlıtürk’ün seslendirdiği türkülerle renklendi. 
 
Geçmişten Günümüze Halk Ozanları: Emrahlar” adlı söyleşi, Halkalı Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü Necip Fazıl Kurt’un yaptığı söyleşide, gazeteci yazar Ahmet Özdemir, ayrı dönemlerde yaşamış olan ancak eserleriyle birbirine karıştırılan iki ozan Erzurumlu Emrah ve Ercişli Emrah’ı anlattı. Söyleşiye konuk olan sanatçı Mustafa Tatlıtürk ise sesi ve sazıyla ‘Bad-ı Saba Selam Söyle O Yare’, ‘Ne Feryad Edersin Divane Bülbül’, ‘Bir Sabah Uğradım Göl Kenarına’, ‘Yüzbin Mihnet İle Bir Bağ Yetirdim’ türkülerini yorumladı. 
 GÖNÜLLERDE TAHT KURDULAR
Söyleşiye Erzurumlu Emrah’ın hayat hikayesini anlatarak başlayan Ahmet Özdemir, ozanın doğum yeri ve ölümü hakkındaki söylentilere değindi. Erzurumlu Emrah’ın medrese eğitimi almış bir ozan olduğuna dikkat çeken Özdemir, “Onu yaşatan şiirlere baktığımızda halk diliyle yazıldığını görüyoruz. Ancak ne yazık ki birçok şair gibi o da Divan şiirine yönelerek Baki, Nebi, Nedim, Fuzuli gibi isimlere özendi. Ancak başarılı olamadı.” diye konuştu. Sivas’ın Erzurumlu Emrah’ın hayatında önemli bir yer teşkil ettiğini iddia eden Özdemir, Mahi’ye olan aşkı ve türküleriyle Sivaslıların gönlünde taht kurduğunu da sözlerine ekledi. 
 
İKİ EMRAH DA HALK OZANI
 
Geleneksel Türk ozanları arasında birden fazla aşık Emrah’ın bulunduğuna dikkat çeken Ahmet Özdemir, Erzurumlu Emrah ve Ercişli Emrah’ın öne çıkan isimler olduğunu söyledi. Birçok yerde ismi geçen bu iki ozanı ayıran tek özelliğin dildeki yalınlığın olduğunu vurgulayan usta yazar, Ercişli Emrah’ın aruz veznini kullanmadığını, oldukça arı bir dille şiirlerini yazdığını açıkladı. 17. Yüzyılda yaşayan Ercişli Emrah’ın şiirlerini ayırt etmek için dilin yalın olmasının yeterli olacağını da belirtti. Ercişli Emrah ile ilgili en ciddi kaynağın Selvihan ile yaşadığı aşkı anlatan hikaye olduğunu savunan Özdemir, Selvihan’a kavuşmakta büyük zorluklar çeken Emrah’ın serüvenini öğrencilerle paylaştı.
 
KÜLTÜR VE SANATA BÜYÜK DESTEK
 
Küçükçekmece Belediyesi kültür programlarına verdiği destekle büyük bir iş yaptığını öne süren Necip Fazıl Kurt ise, söyleşiyi su sözlerle noktaladı: “Şu ana kadar Karacaoğlan, Pir Sultan Abdal, Dadaloğlu gibi şairler bu programın konusu oldu. Bu isimler 400 yılın ötesinden teknolojik imkansızlıkların içinden çıkıp bugünlere gelerek kendilerini kuşaklara tanıtabilmişler. Onları anmak geleceğe ilişkin bakışımızı değiştiren yolu çizecektir.”