Özcan Işıklar'ın inovasyon çabaları...

 Her ne kadar yabancı kelime kullanma hayranlığı olsa da bizlerde, ne yazık ki Türkçe kelimeler, yabancı kelimeler kadar dikkat çekmediği için, çoğunlukla hepimiz bu yola başvuruyoruz.
Daha önce selfie yerine 'görçek' kelimesini kullanalım diye uzun uzadıya yazmıştım.
Aynı şekilde dünkü yazımda da 'Avrasya Tuneli'nin adı Fatih Ürek olsun'' başlığını kullandım ama yazının içeriğinin başlıktan çok farklı olduğunu okuyanlar anlamıştır.
İnovasyon kelimesi de daha 3-4 yıl önce hayatımıza girdi.
Aslında 'yenilikçilik' anlamına gelen bu kelimeyi hayatımıza sokanlar arasında Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar da vardı.
2009 yerel seçimlerinde bu göreve gelen Işıklar 'İnovasyon' dedi de dedi.
Belki ilk başlarda Işıklar'ın ne demek istediğini anında herkes anlayamadı ama biraz zaman geçince görüldü ki; gıda bankası projesi, mahalle evleri projesi, engelliler ve yaşam projesi, 255 bin m2’lik alana kurulmuş olan TÜRAM (Tarımsal Üretim Merkezi) projesi yeni belediyecilik projeleri olarak Türkiye genelinde farkedilir oldu.
*
En son CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bizzat gelerek açılışını yaptığı Silivri Gümüşyaka Mahallesi’nde hayata geçen TÜRAM, bölgemizde geleneksel tarımın yanı sıra alternatif bitki yetiştiriciliğine yönelik araştırmalar yapıp bölge çiftçilerinin topraktan daha fazla yararlanma ve emeğin karşılığında daha çok kazanmasına aracılık etme özelliği ile tek başına ciddi bir 'inovasyon' projesi olarak hayata geçmeyi başardı.
Yardıma muhtaç yurttaşların; kimseler görmeden, duymadan, mahçup olmadan, sıkılıp kızarmadan, sadece bir sanal kart sahibi olarak edindiği gıda ve yardım malzemelerinin dağıtıldığı gıda bankacılığı projesi.
Engelli ve yaşlıların her türlü ihtiyaçlarının sağlandığı hizmet.
Ve tabi buna benzer başka çalışmalar da vardır benim gözümden kaçan.
*
Bütün bunların üzerine bir de üniversite olayı geldi ki; bu günlerde Özcan Işıklar dört köşe dersek abartmış olmayız.
Peki Işıklar'ı dört köşe yapan neydi.
Bu projeleri başlatmış olması mı?
Gelişmelerin çoğunun lehine sonuçlandığı için şanslı oluşu mu?
İnovasyon, İnovasyon, İnovasyon diye çırpınmış olması mı?
Yoksa ortada dört köşe durum yok da bizim abartmış olmamız mı?
Hemen söyleyelim.
Ortada ciddi bir rast gidişler var ki buna siyasi gelişmeler de dahil.
*
Bakın mesela üniversite olayından girelim.
Bölgemizdeki diğer ilçelere baktığınızda; Çatalca'da üniversite yok.
Büyükçekmece'de Beykent Üniversitesi gibi bir marka var ama Beykent Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Adem Çelik ile Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün yıllardır konuşmuyor.
Adem Çelik Avalon diye yaptığı devasa     binayı imar pürüzlerinden dolayı açamıyor, Büyükçekmece'de üniversitenin hiçbir nimetinden faydalanamıyor.
Fatih Üniversitesi FETÖ üyesi olduğu için kapandı.
Arel Üniversitesi TEM yolu kenarında yayla gibi bir yerde ilçeye faydası yok.
Bu günlerde ilçe merkezine Aydın Üniversitesi'nin gelme ihtimali var. Ancak çok küçük bir alan. Umarız ilçeye bir hareketlilik getirir.
*
Beylikdüzü'nde üniversite yok ama lise anlamında Yaşar Acar Fen Lisesi gibi çok önemli liseleri barındırmakla yetiniyor.
Avcılar'da yıllardır var olan İstanbul Üniversitesi'nin pek kaymağını yiyemiyor.
Gelişim Üniversitesi de Avcılar'da ancak ilçeye pek katkısı yok.
Çünkü Avcılar'da okula gelecek öğrenci sadece okula gelip geri ikamatgahına dönüyor.
Oysa Silivri öyle değil.
Silivri'de okuyacak öğrencinin çoğu mutlaka ilçede ikamet edecektir.
Kadir Has Üniversitesi Selimpaşa'da.
Bu sene öğrenci kayıtlarına başlayan ve hedefleri büyük olan Rumeli Üniversitesi Silivri tam merkezde.
Üzerine bir de Fenerbahçe Üniversitesi geldi ki; yeme de yanında yat!
*
Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar'ın göreve geldiği yıllardan itibaren 'Silivri'yi üniversite cenenti yapacağım' diye çırpınışını bilenlerdenim.
Işıklar aslında; inovasyon, inovasyon diye hemen hemen her konuşmasında dile getirirken belki de bunları söylemeye çalışıyordu.
Bu arada dedik ya; ortada ciddi bir rast gidişler de var ki buna siyasi gelişmeler de dahil.
Mesela Işıklar'ın en güçlü siyasi rakiplerinden, daha önce de 3 dönem yardımcılığını yaptığı, eski Silivri Belediye Başkanı Selami Değirmenci'nin önümüzdeki seçimlerde adaylık talebi açacağını zannetmiyorum.
Deniz Baykal'a yakın isimlerden eski CHP Silivri İlçe Başkanı Abdullah Yıldırım'ın da durumu partide Baykalcıların güçlenmesine bağlı.
Başka da aklıma isim gelmiyor.
*
AK Parti Silivri cephesine gelirsek.
Olası bir yerel seçim için belediye başkan adaylıklarında; Metin Karakaş'ın Çatalca için adı geçiyor.
Hüseyin Turan'ın şansı zayıf olduğu söyleniyor.
Milletvekili Tülay Kaynarca en güçlü isim olarak lanse ediliyor.
Üç dönem vekillik yapan bir isim bu görevi ister mi bilmiyorum.
Ama AK Parti'de görev alınmaz verilir diye de biliyorum.
*
Yani demek istediğim aynen şu; bir şeyi çok istiyorsanız o gelip sizi bulmaz, gidip almalısınız.
Hangi işi yaparsanız yapın, hangi görevde bulunursanız bulunun, kısa ve yapay gündemle uğraşmayarak yerine, uzun vadeli ve yapıcı planlamalar yaparsanız kazanmasanız bile kolay kolay kayıp da yaşamazsınız.
Bakalım bekleyip göreceğiz.
2009 yılından bu güne ilçede bulunan bütün aristokratlarla ilişkisini kesen, ekibinin hemen hemen tamamını değiştiren, örgüt ile zaman zaman sorun yaşasa da toparlama gayreti gösteren, Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar'ın 'inovasyon' çalışmalarını ve bazı siyasi hatalarını Silivri nasıl değerlendirecek....

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Mert Arşivi